"tartıştığımız" - Translation from Turkish to Arabic

    • نناقشه
        
    • نتناقش
        
    • ناقشنا
        
    • تشاجرنا
        
    • تناقشنا
        
    • نناقش
        
    • ما ناقشناه
        
    Ama özellik bu yorum bugün burada tartıştığımız konuyu tanımlar nitelikte. TED لكن هذا التعليق يصف نوعًا ما ما نناقشه الآن.
    Birçok insanda kayıp olan şey, tartıştığımız şeyin büyüklüğü. TED ويوجد أمرٌ يغيب عن ذهن الكثيرين وهو الحجم الهائل لما كنا نناقشه.
    tartıştığımız bir adam değil. Bir idol ve yayılıyor. Open Subtitles لا وجود للرجل الذى نتناقش عنه إنه فكره و هى تنتشر
    Şimdi, önceden tartıştığımız gibi bu uyarı etiketleri bilenler için değil, daha çok bilmeyenler için. Open Subtitles الآن، كما ناقشنا في وقت سابق، هذه بطاقات التحذير ليست لأولئك الذين يعرفون، لكن بالأحرى لأولئك الذين لا يعرفون.
    tartıştığımız gece hayatında biri olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد تشاجرنا تلك الليلة وقلتِ أنكِ تواعدين شخصاً
    O tartıştığımız gece konuştuğumuz şeyleri düşündün mü? Open Subtitles لقد اقتربنا من بعضنا كثيرا ذلك المساء هل فكرت فيما تناقشنا حوله؟
    Burada tartıştığımız sorun 14. madde olmadı, ...adaletin engellenmesi oldu. Open Subtitles سوف نناقش أن المشكلة هنا لبست المادة 14 بل إعاقة العدالة
    Afrika'nın problemleri, TED'in ilk günleri boyunca sürekli tartıştığımız gibi büyük problemler. TED المشاكل في أفريقيا، مع ذلك، وكما كنا نناقشه في كامل هذه الأيام القليلة الأولى من تيد، هي مشاكل رئيسية.
    - tartıştığımız profilden hareket ederek alışveriş merkezindeki güvenlik kamerası kayıtlarına yeniden baktım. Open Subtitles حسنا, بناء على السلوك الذي كنا نناقشه لقد عدت والقيت نظرة آخرى على شريط المراقبة من المجمع التجاري
    Bugün tartıştığımız konuya mükemmel bir örnek. Open Subtitles هذا مثال رائع لعدم الاهتمام بالفم الذي كنا نناقشه اليوم
    Daha önce de tartıştığımız gibi, bunlar sert bir disiplin gerektirir. Open Subtitles هذا يتطلب انضباط قوي وهذا ما نناقشه الآن.
    Gerçekten bütün hafta boyunca üzerinde tartıştığımız konuyu anlamıştı; elektronik iletişim çağında seyircinin rolü. TED كان بالفعل يعرف الكثير عن موضوع لازلنا نناقشه طوال الإسبوع ، "دور الجمهور" في عصر الإتصالات الإلكترونية المكثفة.
    Ve tartıştığımız konu seni fazlasıyla heyecanlandıran ailen ve çocukluğun. Open Subtitles نحن نتناقش على ماذا؟ , والديكى, طفولتك, هذا ما سوف يسيرك.
    Anlamadım. Az önce tartıştığımız konu neydi? Open Subtitles الموضوع الذي كنا نتناقش فيه ماذا كان ؟
    - tartıştığımız konu da bu zaten. Open Subtitles هذا هو الموضوع الذي نتناقش بشأنه.
    Hayatımı tartıştığımız için birbirimizi seviyoruz anlamına mı geliyor bu? Open Subtitles أهذا يعني بأننا نحب بعضنا لأننا ناقشنا أمور حياتي؟
    Hayatımı tartıştığımız için birbirimizi seviyoruz anlamına mı geliyor bu? Open Subtitles أهذا يعني بأننا نحب بعضنا لأننا ناقشنا أمور حياتي؟
    Evet, tartıştığımız üzere şef listesinde olmadığını fark ettim. Open Subtitles نعم، لم أستطع تجاهل عدم ورود اسمه في لائحة الإعلان عن الرؤساء كما ناقشنا
    - Eğlendiğimiz, tartıştığımız beni incittiğin ama bozuşmadığımız zamanlar hariç tabii. Open Subtitles باستثناء عندما كان نحظى بالمرح وعندما تشاجرنا عندما كدت أن تؤذيني، ولكن لم تكسرني
    Hayır, tatlım, bu tartıştığımız üçünden biriydi. Open Subtitles لا، يا عزيزي، لقد كان هذا واحداً من 3 تناقشنا فيها
    Ailesi, hastanın durumunu ve yapacaklarımızı tartıştığımız görüşmeye katılmak istedi. Bunun, makul bir istek olduğunu düşündüm, aynı zamanda hasta için ne kadar çabaladığımızı ve onu önemsediğimizi onlara gösterme fırsatını verecekti. TED طلبوا أن يحضروا معنا الجولات السريرية التي نناقش فيها حالته وخطة علاجه، واعتقدت أنه طلب منطقي، سيمنحنا أيضًا فرصة لنريهم كم نحاول، وكم نسعى لنعتني به.
    Dün tartıştığımız şey, gerçekten yaşandı mı? Open Subtitles هل حدث فعلاً ؟ ما ناقشناه بالأمس ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more