| Sen, ben, Aruba, Teknem, bu hafta sonu, ne dersin? | Open Subtitles | أنت, أنا, في أوروبا, على قاربي, هذه العطلة, ما رأيك؟ |
| Bunun son işim olması gerekiyordu. Yani Teknem için kapora bile yatırmıştım. | Open Subtitles | يفترض بهذه المهمة أن تكون الأخيرة لي أعني انيقد دفعت عربوناً لشراء قاربي |
| Benim Teknem de orada yapılmıştı, Tornstrom'un sereninde. | Open Subtitles | كان لدي مركبي الخاص، صُنع في ساحة تورنستورم |
| Sen küçük bir kızken bu Teknem var diye beni balıkçı zannederdin. | Open Subtitles | أتعلمين، عندما كنتِ فتاة صغيرة، أعتدتِ أن تخاليني صياد سمك فقط لأني أملك قارباً. |
| Bu benim Teknem ulan. | Open Subtitles | هذا زورقي اللعين. |
| Şimdiye kendi Teknem, kendi arabam... kendi golf saham olmuştu. | Open Subtitles | .. لكان لدىّ قاربى الخاص , سيارتى الخاصة و نادى جولف خاص بى |
| Bu benim imzamı atacağım ve asla satmayacağım Teknem olacaktı. | Open Subtitles | و كان هذا سيكون توقيعى على شكل مركب الوحيد الذى لم نستطع بيعة |
| Kahvaltı ettim. Sadece sahil güvenliğin Teknem için gelmesini bekliyorum. | Open Subtitles | أريد قتل الوقت حتى يصل حرس الشاطئ ليقطروا قاربي |
| Fırtınalı bir sudan geçiyordum, Teknem kayalara çarptı. | Open Subtitles | لقد كنت أمر ببعض المياة العنيفة و أصطدم قاربي بالصخور |
| Teknem battığında, ya sürüklenmiş ya da batmıştır. | Open Subtitles | عندما غرق قاربي, كان إما البدله أو الغرق |
| Benim Teknem burada kaza geçirdi. Tek kurtulan bendim. | Open Subtitles | أجل، تحطّم قاربي هنا، وكنتُ الناجي الوحيد. |
| - Teknem limanda yatıyor. - O halde başka birininkini kullan. | Open Subtitles | لكن قاربي أنا أقوم بإدخاره - إذاً إستعنْ بشخص آخر - |
| Çalışmalıyım Julie. Teknem southport'ta. Seni anlıyorum. | Open Subtitles | يجب أن أعمل، جولي مركبي في الميناء الجنوبي، تذكري، لكنه بارد |
| Ona ilk Teknem demişti. | Open Subtitles | وسماه مركبي الأول؟ |
| Teknem iplere dolanıp oturdu. Bana yardım edin! | Open Subtitles | مركبي محصور في الحبال ساعدني |
| Aramızdaki onca su, Teknem de yok. | Open Subtitles | و كانت كل هذه المياه تفصل بيننا؟ لا أملك قارباً. |
| Şimdi bir Teknem var. | Open Subtitles | لقد كنت أعمل بحانة والآن أمتلك قارباً |
| Tanesi 20 binden günde 4 tane göğüs işi yapıyorum. Tabii ki bir Teknem var. | Open Subtitles | كل منها كلفته 20000 بالطبع املك قارباً |
| - Teknem batıyor! | Open Subtitles | - زورقي يغرق ! ِ |
| Bu benim Teknem. | Open Subtitles | هذا زورقي. |
| Teknem için biri lazım, güçlü bir köle. | Open Subtitles | أحتاج شخصا آخر للتجديف من أجل قاربى ... عبد قوى |
| Teknem için biri lazım güçlü bir köle. | Open Subtitles | أحتاج شخصا آخر للتجديف من أجل قاربى ... عبد قوى - |
| Bak, küçük bir Teknem var. Seni şehre kolayca götürebilirim. | Open Subtitles | انظري، لدي مركب صغير يمكنني إيصالك بسهولة للبر الرئيسي |
| Ah, Teknem görülemeyecek kadar küçük. Ve buraya kabuk toplamaya hep gelirim. | Open Subtitles | مركبى صغير جدا لكى يلاحظ و أجئ فى أغلب الأحيان هنا للحصول على المحار |
| Tahminimce yola çıktım ve Teknem kendini bir fırtınanın ortasında buldu. | Open Subtitles | كلّ ما يُمكنني أن أُخمنه هو أنّي أقلعتُ و انتهى المطاف بقاربي داخل عاصفة ما ، لذا فقدتُ وعيي و أن آخر شئ أتذكره |