Maalesef tenim yüne karşı da hassas. | Open Subtitles | أخشى أنّ جلدي لا يزال غير مؤهّل لارتداء الصوف |
Bu sinir bozucuydu çünkü selüloidim ve tenim üzerindeki güneşten tiksinmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كان هذا محبطاً لأنني أكره أشعة الشمس حينما تكون على شريط سينمائي وليس على جلدي. |
Kusura bakma. tenim çok hassastır da. | Open Subtitles | أنا آسف ، و لكنّ جلدي حسّاسٌ جداً |
Benim de bir tenim vardı fakat pembe değildi. | TED | اذ انني انسانة ايضاً ولكن لم تكن بشرتي زهرية |
Güneşten uzak durdum ki tenim çok fazla yanmasın, saçımdaki lüleleri itaate zorlayıp düzleştirdim. | TED | بقيت بعيداً عن الشمس لكي لا تصبح بشرتي سمراء أكثر من اللازم، ملست شعري المجعد، |
Losyonu da karışık bir tenim olduğu için kullanıyorum. | Open Subtitles | و انا استعمل مُرطب البشرة فقط لأن لدى بشرة مُختلطة |
tenim parçalanmış olmasına rağmen etimde Tanrı'yı göreceğim." | Open Subtitles | "وبعد أن يفنى جلدي هذا" "وبدون جسدي ارى الله" |
tenim ne zaman yanmaya baslar? | Open Subtitles | بعد كم من الوقت سيبدأ جلدي بالاحتراق؟ |
Tanrım, tenim gerçekten yanıyor. | Open Subtitles | يا إلهي جلدي يحترق فعلا |
Tanrım, tenim yanıyor. | Open Subtitles | يا إلهي أن جلدي يحترق |
"Kalbim senin sesini duyunca, atışları aksıyor tenim senin parmaklarının dokunuşuyla ısınıyor. | Open Subtitles | "قلبي يتوقف عن الخفقان عندما أسمع صوتك، جلدي... يدفأ بلمسة أصابعك. |
"Kalbim senin sesini duyunca, atışları aksıyor tenim senin parmaklarının dokunuşuyla ısınıyor. | Open Subtitles | "قلبي يتوقف عن الخفقان عندما أسمع صوتك، جلدي... يدفأ بلمسة أصابعك. |
Gerçekçi ol, anne. Kömür yiyorum. Peki ya tenim? | Open Subtitles | كوني حقيقية يا أمي ، أتناول الفحم و جلدي ، يمكن أن تطلقي عليه (يقطين) |
Sadece krem sürmeme rağmen tenim pürüzsüz parlak pirinç keklerine benziyor. | Open Subtitles | بالرغم من إني لا أطبق إلا العينات بشرتي تبدو مثل كعكة الأرز لزج بدون عيوب |
Sence tenim keçi derisinden yapılmış çanta gibi mi? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن بشرتي مثل جراب من جلد الماعز؟ |
Bak artık tenim seninkinden çok daha koyu. | Open Subtitles | هل تعلم بأن بشرتي .أغمق من بشرتك |
Melek sarısı. Ve tenim, çok beyaz. | Open Subtitles | أشقر ملائكي و بشرتي بيضاء جداً |
Benim tenim ve gözlerim fırtınalara dayanıklıdır. | Open Subtitles | بشرتي و عيوني متأقلمة على العواصف |
O kadar canlı hissediyorum ki tenim bu hisle karıncalanıyor. | Open Subtitles | أشعر بذلك على قيد الحياة. بشرتي الأشواك معها. أنا... |
Çok güzel bir tenim vardır ve en büyük korkum ise birinin beni kesip derimden çanta yapmasıdır. | Open Subtitles | لدي بشرة رائعة وخوفي الكبير أن يقطعني احدهم ويصنع بدلة مني |
Burada uzun süre yatsam bile tenim bronzlaşmaz. | Open Subtitles | حتى إن تمددت هنا بما فيه الكفاية لا زلت لن أحصل على بشرة سمراء |
Beni tanımadı çünkü saçım daha uzundu, tenim daha açıktı. | Open Subtitles | لم يتعرف علي لأن شعري أطول وبشرتي أجمل |
Dudaklarım bal kadar tatlı, ...tenim bir çiçeğin, yaprakları kadar yumuşak olsun. | Open Subtitles | اجعل شفتاى حلوة كالعسل اجعل بشرتى ناعمة و عطرة مثل وريقات الزهور |