Öyleyse sivil rehber veya tercüman olarak gönüllü yazılırım. Ne olursa. | Open Subtitles | إذآ يمكننى التطوع ككشاف مدنى . او مترجم او اى شيئ |
Yakın arkadaşı, tercüman Hindrick Stick, önceden hazırlanmış nutku okudu. | Open Subtitles | المترجم مترجم هينكل الشخصي قراءة من مخطوطة معدة |
Ama herkes sessizlik dilini konuşuyorsa bir tercüman ne yapabilir ki? | Open Subtitles | لكن الذي جيد مترجم عندما يتكلّم كلّ شخص لغة الصمت؟ |
Zamanla çok çalışan tercüman, hıza ayak uydurmak için çok sayıda püf noktaları iyi bilir, zor terminolojilerle uğraşır ve çok sayıda yabancı aksanla başa çıkar. | TED | ومع مرور الوقت والكثير من العمل الشاق، يمتلك المترجم العديد من الحيل لكي يواظب على سرعته، والتعامل مع المفردات الصعبة، والتعامل مع العديد من اللهجات الأجنبية. |
İyi bir tercüman olmak çeviri yeteneğinden fazlasını gerektirir. | Open Subtitles | الأمر يحتاج أكثر من مهارات ترجمة لتكوني مترجمة جيّدة. |
Sadece, kendini tercüman olarak tanıtan kişiyle konuş. Anladın mı? | Open Subtitles | تكلم فقط للرجل الذي يُعرِف نفسه على أنه مترجم , مفهوم؟ |
Sana bir keşif eri, bir tercüman lazım. Tabur koruma ateşi sağlayacak. -Ne zaman? | Open Subtitles | ستحتاج كشافا و مترجم الكتيبه ستقوم بنيران التغطيه |
Ben Jack Bauer, 21. hangara bir tercüman istiyorum. | Open Subtitles | جاب باور ، احتاج الى مترجم في الحظيرة 21 |
Başka tercüman, ben değil, tamam mı? | Open Subtitles | هم سيمتحنونك مترجم الآخر، لَيسَ انا حسناً؟ |
Eğer bilmiyorsan bir tercüman bulabilirim. | Open Subtitles | هل تتحدث الإنجليزية لأنني أستطيع أن أحضر مترجم |
tercüman aracılığıyla öğrendik ki aileleri asiler tarafından öldürülmüş. Onlar da burada uyumaya başlamışlar. | Open Subtitles | و عرفنا من خلال مترجم أن عائلاتهم قتلت بواسطة متمردين، و حسناً، بدأوا بالنوم هنا. |
Kuzey Buz Denizi'ndeki bir kurtarma operasyonu için bir demotik tercüman tutulmuş. | Open Subtitles | تم ترشيح مترجم لغة ديموطيقية للأنضمام لعملية انقاذ فى بحر الشمال |
Siz demotik tercüman profesör Challis olmalısınız. | Open Subtitles | لابد انك مترجم اللغة الديموطيقية البروفيسور تشاليس |
Öyleyse bir tercüman aracïlïgïyla onayïnï verecek. | Open Subtitles | إذا كانت لا تتكلم الإجليزية فعليها إعطاء موافقتها عبر المترجم |
tercüman, tanık yerine yanıt veriyor. | Open Subtitles | لا, يا سيدى المترجم يجاوب بالنيابة عن الشاهد |
Devriye onu iki blok ötede yakalamış. Bulgarcadan başka dil bilmiyor. tercüman bekliyoruz. | Open Subtitles | دورية أخذته على بعد شارعين إنه يتحدث البلغارية وننتظر المترجم |
Sizden Seo'nun duruşma kayıtlarını ve gelecek 4 ay içinde bir tercüman temin etmenizi rica ediyorum. | Open Subtitles | أتوسل إليكم بتقديم سجلات المحاكمة و المترجم خلال الأربع أشهر المقبلة. |
Sen sorgu memurusun, tercüman değil. | Open Subtitles | استغفلوني - انت محققة ولستي مترجمة لن تعرفي أبدا - "ASH" |
Yalnızca 18 yaşındaydım ve ardıl tercüman olarak çalışıyordum. | TED | لقد كان عمري 18 سنة فقط، وحصلت على وظيفة كمترجم فوري. |
Hepimiz delirmeden önce bir tercüman tutacak mısın? | Open Subtitles | هلا وظفت مترجماً قبل أن نصاب كلنا بالجنون؟ |
tercüman ise, kızın düzgün konuşamadığını söyledi | Open Subtitles | وقالت المترجمة إنها تفقد قدرتها على الحديث |
"tercüman"ın evine ulaşana kadar Hıristiyan uzu birsre yürüdü. | Open Subtitles | ظل المسيحي يمشي لفترة قبل أن يصل في النهاية منزل المفسِّر مرحباً .. |