| Bu petri kabındaki bakterilere göre diyebiliriz ki Whitman Price'ın cesedinin etrafında bulunan Toprakla Central Park'taki toprak uyumlu. | Open Subtitles | لذلك، استنادا إلى المستعمرات البكتيرية في هذا طبق بتري، يمكننا أن نستنتج التي وجدت التربة حول الجسم ويتمان برايس |
| Herhalde üşüdü ve üstünü tekrar Toprakla kapattı. | Open Subtitles | يجب أن تكون حفرت بالمساء ثم ارجعت التربة لمكانها |
| Araştırmacılar senin arabanın lastiğinin içine girmiş olan Toprakla uçurumun kenarından aldığımız toprağın birbirine uyduğunu buldular | Open Subtitles | والمعمل الجنائي وجد آثار التربة على إطار سيارتك والتي توافق عينات التربة المأخوذة من مكان الحادث |
| Bunu anlamak bizim için zor ama kırsal babushkaların tüm evreni ev ve Toprakla olan bağları ortada. | TED | ولذلك فمن الصعب علينا أن نفهم، أما الوطن هو الكون بأكمله بالنسبة للجدة الريفية، واتصالها بالأرض محسوس. |
| O beşini şurada, üzeri Toprakla kaplı bir brandanın altında bulduk. | Open Subtitles | وجدنا الخمسة هناك تحت القماش المشمّع مغطاة بالأرض |
| Yani içeride bölmeler vardır... ...bölmelerin duvarlarını bir çeşit nemli Toprakla inşaa ederler... ...ve bu kuruduğunda bir çeşit kerpiçvari yüzey oluşur. | TED | هذا يعني أن هناك دوائر بالداخل، يخطون الجدران بالتربة الرطبة ويجف إلى نوع أشبه بسطح أدوبي. |
| Hollywood Hills bölgesinde killi Toprakla dolu bir koşu yolu var. | Open Subtitles | هناك درب في منطقة تلال هوليوود تلك مليئة بالتربة الطينية |
| Killi Toprakla çevrelenen bazı Güney Kaliforniya kumsalları var ayrıca bölgedeki bazı parkların etrafında killi toprak bulunuyor. | Open Subtitles | هناك تربة طينية تحيط ببعض شواطئ كاليفورنيا الجنوبية و ايضا تربة طينية حول بعض الحدائق في المنطقة |
| Kazağındaki toprak lekesi, cesetin atıldığı Toprakla aynı. | Open Subtitles | التربة على القميص متوافق مع موقع الإلقاء |
| Büyük ihtimalle kutuplardaki donmuş Toprakla korunmuş. | Open Subtitles | السبب على الأغلب، هو الحفظُ في التربة المتجمّدة |
| Mezarda bulduğumuz Toprakla... veya keten tohumu yağıyla bir eşleşme bulamadık. | Open Subtitles | لم يتطابق مع التربة ولا الزيت الذي وجدناه في القبر |
| Burayı kanımızla sulayıp Toprakla bir olup bizi bu topraklara sonsuza dek bağlı tutacağım! | Open Subtitles | سأنقع هذه الأرض بدمائنا سأدعها تمتزج مع التربة واقيدنا بهذه الأرض.. |
| Brick bir bitki ve öfkenizin zehirlediği Toprakla büyümesi gerekiyor. | Open Subtitles | بريك كالنبتة ومرعى غضبكما يسمم التربة التي يحتاج أن ينمو فيها |
| Eski kemikteki kimyasalları ve Toprakla su tabakasını analiz edersiniz diye düşünmüştüm ama tabi sizin yapamayacağınız... | Open Subtitles | ويمكنك أن تحلّل مكونات التربة والمياه، لكن إن كان هذا أكبر منك... |
| Toprakla iyice karıştırılmış su. Bu kadar mı? | Open Subtitles | انها مياه آبار مختلطة مع التربة |
| Bunun Toprakla alakalı oldugunu biliyorsun, intikamla degil. | Open Subtitles | تعلم أن هذا يتعلّق بالأرض ليس الانتقام. |
| 'Dharamcol. o Toprakla sopa yapabilirsiniz! | Open Subtitles | دارامكول'. أنه يجعل' السماء تلتصق بالأرض! |
| Katran kumlarının petrolü katıdır. ve Toprakla karışıktır. | TED | ان النفط هناك .. صلب فهو مختلط بالتربة |
| Timsah, taze kırmızı Toprakla kaplanmış hâlde geri dönüyor. | Open Subtitles | لقد عاد التمساح و هو مغطى بالتربة* *.الحمراء |
| "Kim bilir, hangi Toprakla beslediler Aç susamış köklerini?" | Open Subtitles | "من يعلم بأي تربة يغذون جذورهم الجائعة و المتعطشة" |
| Yüksek ve sakin bir yer. Kuru Toprakla kaplı. | Open Subtitles | مكان مرتفع ومنعزل ذو تربة جافة... |