"tozla" - Translation from Turkish to Arabic

    • الغبار
        
    • المسحوق
        
    • بالغبار
        
    • الى غبار
        
    Eski güzel tozla iz alma işine ne oldu? Open Subtitles ماذا حدث للطريقة القديمة الجيدة بنفض الغبار لجمع البصمات؟
    Ama uyarı ve bant tozla kaplanmış durumda bu da asansörün kayda değer bir süredir kullanım dışı olduğunu göstermekte. Open Subtitles لكن التنبيه مع الشريط غطتهم طبقة من الغبار, مما يدل على أن المصعد كان لايعمل المهم هو مقدار الوقت.
    Ve üstü, siyah metalik bir tozla kaplıydı. Open Subtitles والمكونات تم تغطيتها جميعا بنوع من الغبار المعدني الأسود
    Angela Carlos'un burnundaki beyaz tozla ilgili bir sonuç çıktı mı? Evet. Open Subtitles هل حصلت على نتائج من المسحوق الابيض الذى وجدناه بداخل انف انجيلا؟
    Bu tozla çok dikkatli olmalısın. Open Subtitles مع هذا المسحوق . يجب أن تكون حذراً للغاية
    Ve şu şömineye de bakın. tozla kaplanmış. Open Subtitles وإنظروا لهذه المدفأة إنها مغطاة بالغبار
    Virüs onun türünü tozla bir edecek. Open Subtitles الفايروس سيحول جنسهُ الى غبار.
    Pete, aslında tozla molozu tüm yataklardan temizlemen lazım. Open Subtitles في الواقع، بيت، كنت أحتاج لمسح الغبار والحطام من كل أسرة،
    Beyazışıklılar bir tür özel tozla insanların hatıralarını silebilirler mi? Open Subtitles Whitelighters يمكن أن يمحو ذكريات الناس مع نوع من الغبار خاصة؟
    - Buralar her ne kadar düzenli temizlense ya da çocuklar düşünülse de böyle bir yer tozla doludur. Open Subtitles الغبار - مهما كان - ضبط التنظيف وإنضباط الأطفال مكان كهذا مليء بالغبار
    Çünkü uzayın çoğu bölgesi basitle tozla, ölü yıldızların enkazları ile dolu, ve bu toz görüşü engelliyor, biraz yardımla görünür spektrumdaki görebileceğimiz sınır hemen hemen burası. Open Subtitles لكن ما يزال هناك مناطق تظهر في ظلام دامس. ويرجع السبب في أن معظم الفضاء ممتلئ بالغبار أساساً، حطام سماوي ناتج عن النجوم الميتة، وهذا الغبار يحجب رؤيتنا،
    Mutfağım bir parmak tozla kaplı. Open Subtitles هناك طبقة من الغبار تغطّي مطبخي بالكامل
    Herşeyin üstü tozla kaplı. Open Subtitles الغبار يغطي كل شيء
    Evet hayatım ve bir yığın tozla birlikte. Open Subtitles أجل حياتي ، وكومة من الغبار
    Bağları kopartma, onları kapatma, birbirleriyle bağlantılarını kesme, çünkü tozla başa çıkabiliriz, değil mi? Open Subtitles لتكسير روابطهم, لإغلاقهم, و فصل وصلاتهم الواحدة بالأخرى, لأننا نستطيع التعامل مع الغبار, أليس كذلك؟ (رودني)...
    Kurbanın kurşun yarasından çıkan metalik tozla ilgili bir gelişme var mı? Open Subtitles أية تقدمات عن المسحوق المعدني من جرح رصاصة الضحية ؟
    Birazcık beyaz tozla başlamaya ne dersin? Open Subtitles ماذا عن القليل من المسحوق الأبيض لنبدأ به؟
    Hemen test yaptım ve Blair'in elinde bulduğumuzla tozla aynı çıktı. Open Subtitles اختبرتُه .. وهُو ذات المسحوق الموجود على يدّ (بلاير).
    Virüs onun türünü tozla bir edecek. Open Subtitles الفايروس سيحول جنسهُ الى غبار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more