Iyi giyinmeni soylemistim Charlie. tuzluk ve biberlik gibi gozukuyoruz. | Open Subtitles | اخبرتك ان تلبس جيداً، اصبحنا نبدوا كمرشّة الملح و البهارات |
tuzluk iyi bir açıdan görüntü veriyor, değil mi? | Open Subtitles | أعطتنا زجاجة الملح زواية ممتازة للرؤية, أليس كذلك ؟ |
Şu karatahta tam şuradaydı, ve sanırım tuzluk ve biberlik de yenilenmiş. | Open Subtitles | تلك السبورةِ كَانتْ هناك، وأعتقد بأن هزازات الملح والبهار قد تغيرا |
Evet o, dedemin verdiği tuzluk. | Open Subtitles | أوه، إنها مملحة أعطانيها جدّي. |
rahatsız edici bir tuzluk karabiberlik canlandırması olacak. | Open Subtitles | هذا سيكون اعادة تمثيل غير مُريح بواسطة علب الملح و الفلفل |
Masum insanlar vampirler tarafından öldürülürken tuzluk doldurmayacağım. | Open Subtitles | لن أملأ رجاجات الملح بينما أبرياء يُعتدى عليهم من طرف مصاصي دماء |
Hala o tuzluk ve biberlik seti yanında, değil mi? | Open Subtitles | لا زالت علب الملح والفلفل معك, أليس كذلك؟ |
Seninle birlikte bedava kek dağıtıp, dantel, tuz biber ve tuzluk satan iPad kölesi hippilerle sıkışıp kalacağız. | Open Subtitles | انا وانت نوزع كب كيك مجانا محشورين بين بياعو موسيقى الجاز واكمام الايباد و الملح والفلفل وعلب الملح والفلفل |
Yemek takımını getirdim. tuzluk ve baharatlığı da. | Open Subtitles | حسناً , جلبت الأطباق , الملح والبهار وهي مطابقة جميعها |
Ayrıca mantar şeklinde tuzluk ve biberlikler vardı. | Open Subtitles | لكن ليست جميعها أشياء قذرة. لديهم ايضا تلك رجاجات الملح و الفلفل التي شكلت على شكل فطر صغير. |
tuzluk ve karabiberliğimi alıp tatlı kaşığımı da unutmayım ve gideyim. | Open Subtitles | ساخذ زجاجة الملح والفلفل الخاصة بي وعلبة السكر وأغادر |
tuzluk ve biberlikle bir şeyler yaptığını söyledi. | Open Subtitles | -قالت أنك فعلت شيئا بحمالة الملح و الفلفل |
Adam bazı şeyler ima ediyor, Russell detay veriyor ve tuzluk ve karabiberlikle canlandırma yapıyor. | Open Subtitles | و يقوم بتمثيلها بعلب الملح و الفلفل |
Sorun sadece tuzluk değil. | Open Subtitles | ليس الأمر بشأن زجاجات الملح والفلفل |
tuzluk olmayı yeğlerim. | Open Subtitles | أفضل كثيراً أن أكون علبة الملح |
Biz de oradan Tuz-Biber'in tuzluk ve biberliğini almıştık. | Open Subtitles | من هناك اشترينا حاويات الملح والفلفل "سالت إن بيبر". |