"uçağımız" - Translation from Turkish to Arabic

    • طائرتنا
        
    • طائرة
        
    • رحلتنا
        
    • طائرات
        
    uçağımız çok ağırsa, pilot enerji harcarsa, gece boyu dayanamayız. TED فإذا كانت طائرتنا ثقيلةٌ جداً فإن الطيار سيهدر الكثير من الوقود ولن يستطيع الصمود امام الليل
    uçağımız onu getirmek için bir Tracer iblis için olur. Open Subtitles أن نقول للشيطان الراسم أن يحضره إلى طائرتنا
    Sana bir emir veriyorum. O bizim uçağımız! O uçaktaki canlı ve ölü olan her şey Gizli Servis'in kontrolündedir. Open Subtitles هذا أمر مباشر هذه طائرتنا أي شئ حي أو ميت تحت سلطتنا
    "bütün pistler dolu ve havada kalmış üç uçağımız var." Open Subtitles جميع المدرجات كاملة، ونحن لدينا 30 طائرة مكدسة في الهواء.
    Perşembe günü İsveç'e giden bir uçağımız var. - Sizin için yer ayarlayacağım. Open Subtitles هنالك طائرة مغادرة الى السويد يوم الخميس سأحجز لك على متنها
    - Gerçekten mi? - Evet. uçağımız iki saat sonra kalkacak. Open Subtitles رحلتنا سوف تغادر المطار الدولي خلال ساعتين
    Anlamsız, o kadar uzakta uçağımız yok. Open Subtitles . لا تكن أبلة . لم نرى أى طائرات على هذا البعد هكذا
    Evet, ve işleri daha karışık hâle getirirsek uçağımız yarım saat içinde kalkıyor. Open Subtitles نعم ولنزيد من إثارة الأمور طائرتنا ستقلع بعد نصف ساعة
    uçağımız nişanlınızı vurduğunda hepsinin midesi bulanmış. Open Subtitles عندما طائرتنا ضربت خطيبك كانوا مرضى الى المعدة
    Görünüşe göre uçağımız içinde bir çocuğun kaybolmasına yetecek kadar büyük. Open Subtitles يبدو ان طائرتنا كبيرة بما فيه الكفاية لتتوه طفلة فيها
    uçağımız düşmek üzereyken söylediklerini hatırlıyorum da hayatımın aşkısın gibi bir şey demiştin. Open Subtitles أذكر أنه عندما كادت طائرتنا علىوشكالتحطم.. قلت شيئاً لها حيال كونها المناسبة
    Star Laboratuvarları patlamasından sonraki fırtına gecesi uçağımız düştükten sonra yerde canlı bir şekilde uyandım. Open Subtitles في ليلة العاصفة عندما اتفجر مختبرات ستار ببعد ان سقطت طائرتنا
    uçağımız düştüğünde suda fosforesans vardı. Open Subtitles وحينما سقطت طائرتنا.. كان في الماء.. وميضي فوسفوري..
    uçağımız erken indi, biz de taksiye atladık. Open Subtitles هبطت طائرتنا في وقت مبكر لذا نحن فقط اجرنا سيارة أجرة
    uçağımız aylardır toz tutuyor ama bizi ateşe atmaya çalışan o herif yüzünden hâlâ kalkış yapma riskini göze alamıyorum bu yüzden ucuz koltuklarda uçmam gerekiyor. Open Subtitles طائرتنا تجمع عليها التراب منذ شهور لكنني مازلت لا استطيع المخاطرة بالإقلاع مع هذا الرجل الذي يحاول إلقاءنا في النار
    Bu üste 183 devriye uçağımız var, General. Open Subtitles لدينا 183 طائرة مقاتلة . فى هذه القاعدة، سيدى الجنرال
    Sol kanat uçan üçüncü bir uçağımız daha vardı. Open Subtitles كان هناك طائرة ثالثة تطير إلى يسار التشكيل
    Hastalanınca adamlarımızı eve getirmek için izolasyon bölmeli bir uçağımız var, değil mi? Open Subtitles لهذا لدينا طائرة تحتوي على حجرة معزولة لإعادة جماعتنا إلى الوطن من الميدان، عندما يمرضون، صحيح؟
    Üç yıllık bahçe temizliği ve bebek bakıcılığı parası. uçağımız iki saat içinde kalkıyor. Büyükanne Pearl'e ne diyeceğim? Open Subtitles ثلاث سنوات من ساحة العمل وترعى طفل ماليا ستستغرق رحلتنا ساعتين
    Gidelim. Paris uçağımız bir saat sonra kalkıyor. Open Subtitles هيا بنا ، رحلتنا إلى باريس ستغادر بعد ساعة
    Kiev uçağımız üç saat içinde kalkıyor. Open Subtitles رحلتنا القادمة لكييف ستنطلق خلال 3 ساعات.
    Geri döneceklerdir. Burada hala uçağımız var. Open Subtitles سوف يعودوا , لا تزال هناك طائرات علي الارض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more