| Ve tekrar, bu devasa hava ordusu yola çıkıyor ve her yarasa uçsuz bucaksız Kongo ormanlarındaki kendi yuvasına geri dönüyor. | Open Subtitles | بعدها، مرةً أخرى، يُقلع الأسطول الجوي الهائل، يعود كل خفاشٍ لرقعته الخاصة به من غابات الكونغو الشاسعة. |
| Sonra, bir kez daha, bu muazzam hava filosu havalanır ve her yarasa uçsuz bucaksız Kongo ormanlarındaki kendi bölgesine geri döner. | Open Subtitles | بعدها، مرةً أخرى، يُقلع الأسطول الجوي الهائل، يعود كل خفاشٍ لرقعته الخاصة به من غابات الكونغو الشاسعة. |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| Eskiden uçsuz bucaksız doğada özgürce koşardım. | Open Subtitles | كنت أركض بأقصى سرقة عبر طرق برية لاحدود لها |
| Kumla kaplı, uçsuz bucaksız bir çölün ortasında yolunu kaybetmiş. | Open Subtitles | لقد كان تائهاً في صحراء شاسعة مليئة بالرمال البرتقالية اللون |
| Eğer sonda daha derine inebilseydi uçsuz bucaksız gümüş bir okyanusa ulaşacaktı. | Open Subtitles | لو هبط المكوك أكثر لربما وصل إلى محيطٍ فضي شاسع |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| uçsuz bucaksız zenginlikler... Gizli hazineler... | Open Subtitles | "ثراءٌ فاحش، وكنوزٌ مُخبّئة" |
| Buraya gelir, bu uçsuz bucaksız alana bakardım. | Open Subtitles | لذلك كنت آتي إلى هنا و أنظرُ إلى كلِّ هذا الإتساع، الفسحة التي لاحدود لها |
| Onlar da tıpkı Samanyolu'muz gibi uçsuz bucaksız galaksiler. | TED | هي في الواقع مجرات أخرى و هي شاسعة الحجم كما هي درب التبانة |
| Tesisin ve çitlerin inşa edildiğini gördüklerinde, ...zira en nihayetinde uçsuz bucaksız bir alan çevrelenmişmiş, | Open Subtitles | عندما شاهدنا المباني تشيد والاسوار تقام والتي احتوت على مساحة شاسعة |
| Sarayım, Orta Çağ standartlarına göre bile uçsuz bucaksız. | Open Subtitles | قصري شاسع المساحة حتى بمعايير العصور الوسطى |
| Kimsenin onu tanımadığı uçsuz bucaksız topraklarda kaybolmayı diledi. | Open Subtitles | ضائعا في بلد شاسع سحيق ...حيث لا يعرفه أحد |