Poster ile uğraş. Kazık attın. | Open Subtitles | تعامل أنت مع هذا الملصق ها هي حركتي الوضيعة , يا رجل , تعامل معها |
Salerno'nun ölüm sebebini nihayet biliyoruz. Sadece bununla uğraş. | Open Subtitles | نحن أخيرا لدينا سبب وفاة لساليرنو فقط تعامل مع هذا |
O zaman daha çok uğraş, Yuri. Paramızı istiyoruz. | Open Subtitles | اعمل بجهد أكثر يا يورى نحن نُريد مالنا |
Bu ise kişisel bir konu hakkında yanlış bir hikaye yaratmanın uğraş gerektirdiğini ve farklı bir dil kullanım şekliyle sonuçlandığını ileri sürer. | TED | هذا يشير إلى أن إنشاء قصة خاطئة عن موضوع شخصي يأخذ جهد ونتائج مختلفة النمط في استخدام اللغة. |
Bir çocuğu bulmanın bu kadar uğraş gerektireceği hiç aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | ما زلت أشك بأنهما قد اكتشفا شيئاً أن العثور على طفل يتطلب جهداً كبيراً |
Ama bence kardeşin haneye tecavüzden başka bir uğraş bulacaktır kendine. | Open Subtitles | إني اعتقد وحسب أن أخيكِ الصغير سيجد هواية أخرى إلى جانب اقتحام المنازل |
İnsanlar en az uğraş ile kendilerine en çok kazancı getirecek yolu seçerler. | Open Subtitles | الناس تختار الطريق الذي يوفر لهم أفضل النتائج بأقل مجهود |
Zaten büyük tuvaletimle uğraşıp duruyorum. Biraz uğraş. Gözlerini kapat. | Open Subtitles | انا فقط تعامل مع امور ضخمه الان اغلقي عينيك |
Bak burada bir amacım var. Onlarla sen uğraş. | Open Subtitles | لدى عمل هنا ، تعامل أنت معهم معذرة.. |
Sen onunla uğraş, erkek erkeğe. | Open Subtitles | أنت تعامل معه ، رجل إلى رجل حسناً ؟ |
Gösterilerini mahvettin. Onlarla sen uğraş bakalım. | Open Subtitles | لقد افسدت عرض الفيلم الان تعامل معهم |
- Hadi be biraz daha uğraş. | Open Subtitles | . هيا , حاول بجهد |
Daha çok uğraş. | Open Subtitles | حاول بجهد أكبر. |
Hadi, biraz daha uğraş. | Open Subtitles | هيا، تستطيعين المحاولة بجهد |
Aşkın bedeli vardır. Çaba, uğraş gerektirir. | Open Subtitles | أن تضرب الطفل أكثر من أن تربيه الحب مُـكّـلـف, يتطلب جهد وعمل |
Daha fazla uğraş. O zaman ikinizin de bir babası olur. | Open Subtitles | ابذل جهد أكبر وسيتسنى لكلاكما الحصول على أب |
Hepsi biyogenetik patent kanunu için uğraş vermişler. | Open Subtitles | جهد مكثف لمحاولة التأثير على قانون براءات الاختراع الخاصة بالوراثة الحيوية. |
Anılarından birçoğu fazla derine girmiş. Onları çekip çıkarmak uğraş gerektiriyor. | Open Subtitles | العديد من ذكرياتك كانوا متأصلين بعمق، وتطلب اجتثاثهم جهداً |
Lütfen. Daha fazla uğraş. | Open Subtitles | إبذل جهداً أكبر |
Daha fazla uğraş. | Open Subtitles | فابذلي جهداً أكبر. |
Şimdi ofise gidip... merasimi planlayacağım, sende gidip nakış işle... obez çocukları aşıla ya da yaptığında kendini farklı hissedebileceğin... hangi hastalıklı hobin varsa onla uğraş. | Open Subtitles | الآن, سأخذ أنا المكتب سأقوم بالتخطيط و أنتٍ اذهبي للحياكه أو قومي بتطعيم الأطفال البدناء أو أي هواية سخيفه |
Kendime yeni bir uğraş bulmam gerek. | Open Subtitles | حسنٌ عليّ الحصول على هواية أخرى |
- Neden söz ediyorsun? - Bir uğraş buldum. | Open Subtitles | ماذا تقصد وجدت هواية |
Herkesin saklamak için o kadar uğraş vermesine rağmen, ben gerçeği biliyorum. | Open Subtitles | و بالرغم مِن مجهود الجميع لحجبها عنّي، إلّا أنّني أعرف الحقيقة. |
Daha çok çaba, daha fazla strateji, daha uzun uğraş süreleri ve çok zor sorularla karşılaştıklarında daha çok azim gösterdiklerini gördük. | TED | و حصلنا على مجهود اكثر، استراتيجيات اكثر، اشتراك اكثر على مدى فترات طويلة من الوقت، و مثابرة أكبر عندما يواجهون مسائل صعبة جدا جدا. |