"uğraştı" - Translation from Turkish to Arabic

    • جاهداً
        
    • مجهوداً
        
    • بذل
        
    • لقد عمل بجد
        
    O adamları alıp götürmemek için çok uğraştı. Çünkü bunun korkunç olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles لقد حاول جاهداً أن يترك الرجلين فى منزلهما لأنه كان يؤمن أنا ما يفعله أمر فظيع
    Ve o, çok üzgündü benimle arasını düzeltmek için çok uğraştı ve o kız dışında kimse bunu bilmiyordu. Open Subtitles وكان أسفاً للغاية وحاول جاهداً أن يصحح الأمور وأن لا يعرف أي شخص حول ذلك
    Birileri beni korkunç bir şey yapmış gibi göstermek için çok uğraştı. Open Subtitles مع أنّ أحدهم بذل مجهوداً كبيراً لأبدو أنّي ارتكبتُ أمراً فظيعاً.
    Zelena doğmamış bebeğimize yakın olabilmek için çok uğraştı. Open Subtitles بذلت (زيلينا) مجهوداً كبيراً للاقتراب مِن الجنين وهو ما تسعى خلفه
    İtfaiyelerin bütçesini kısmak için niye bu kadar uğraştı? Open Subtitles ولماذا بذل كل هذا الجهد لخفض ميزانية المطافى ؟
    Zavallı at çok uğraştı, ama şimdi gösteriye bile katılamıyor. Open Subtitles لقد بذل الحصان المسكين جهداً كبيراً والآن لن يستطيع حتى التباهي بقدراته
    İçindeki karanlık tarafın üstesinden gelmek için çok uğraştı, ve kardeşleriyle. Open Subtitles لقد عمل بجد كبير لسنوات عديدة حتى يتغلب على جانبه المظلم... إنهم إخوته.
    Buna dayanmak için çok uğraştı. Open Subtitles وسعى جاهداً ليهدّئ أعصابه تلكَ حقيقة
    Belki de onu ikna etmek için o kadar uğraştı ki, DKK'den birisi onun bağlılığını sorgulamaya başladı. Open Subtitles ربما حاول جاهداً إقناعها, وأحد أفراد الـ "دي كيه كيه" بدأ يشكك في ولائها
    - Hadi, söylüyorum işte Kahrolası Todd Köprüleri bununla uğraştı. Open Subtitles "هيا ، إن "تود بريدجز عمل جاهداً ليطهوها
    Beni aslında tam tersi olduğuna ikna etmek için oldukça uğraştı. Open Subtitles عمل جاهداً لإقناعى بأن العكس هو الصحيح.
    Bay Kresteva almak için çok uğraştı. Open Subtitles سيد كريسيتفا عمل جاهداً لينالها
    Ayrıca AV kulübü kar için çok uğraştı. * Yollandı bütün kutlama kartları * Open Subtitles بالإضافة, نادي المسرح عمل جاهداً على الثلج Greeting cards) (have all been sent
    Zelena doğmamış bebeğimize yakın olabilmek için çok uğraştı. Open Subtitles بذلت (زيلينا) مجهوداً كبيراً للاقتراب مِن الجنين وهو ما تسعى خلفه
    Baban bu işi sana ayarlayabilmek için çok uğraştı. Open Subtitles والدك بذل الكثير من الجهد ليقدم لك هذا العمل
    Babanız bu kahvaltıyı hazırlamak için çok uğraştı, sevgiyle. Open Subtitles انظروا، بذل والدكم جهوداً كبيرة ليعد لكم هذا الافطار مع حبّ
    Güvenimi kazanmak için çok uğraştı. Open Subtitles لقد عمل بجد ليكسب ثقتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more