İnsanları, yanlış bilgilerle temsil edilme ihtimallerine karşı uyarmak da faydalı olabilir. | TED | تحذير الناس أنه تم تقديم معلومات مظللة لهم قد يساعد أيضاً. |
Mahkemenin uygunsuz hiçbir harekete tolerans göstermeyeceği konusunda seyircileri uyarmak istiyorum. | Open Subtitles | إننى أريد تحذير المشاهدين أن قاعة المحكمة لن تتحمل أي اضطراب لا لزوم له في أي وقت |
Ama sizi uyarmak zorundayım, yine de Kilise ile baş etmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | رغم أنني أشعر بأن عليّ تحذيرك أنه لا يزال أمامك الكنيسة كذلك. |
Cevap vermeden önce, Bayan Helm, sizi bu ülkede yalancı şahitlikle ilgili kanunun çok ciddi cezalar öngördüğü konusunda uyarmak isterim. | Open Subtitles | قبل الاٍجابة يا مسز هيلم أحب أن أحذرك أن القانون فى هذا البلد يكون قاسيا جدا تجاه شهادة الزور |
UU, Sizi uyarmak İsterim, Annem Kendi Söylediklerini Duymaktan Hoşlanır.. | Open Subtitles | يجب ان احذرك ، هي تحب ان تسمع نفسها تتحدث |
Siz insanları uyarmak istedim... ancak çok geç kaldım. | Open Subtitles | أردت تحذيركم أيها الناس ولكني وصلت متأخرا |
Dükkanda beni uyarmak istediğin başka bir ürünün var mı? | Open Subtitles | أهناك أي منتوج آخر في المتجر ترغب في تحذيري عنه؟ |
Bu arada kredi kartınla ödemesi yapılan çiçekler yüzünden hayatında başka bir kadın olduğunu sanmaması için El'i uyarmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | ما يذكرني علينا أن نحذر إل الورد الذي تم شراؤه ببطاقتك ليس من أجل امرأة أخرى في حياتك انه من أجل شيء أقوم أنا به |
Sürüdeki erkekler onu arar bulur ve.... ... sürüyü uyarmak için saldırırlar. | Open Subtitles | وسيسعى الذكور الدخيلة للوصول إليهم ومهاجمتهم لتوجيه تحذير لمجموعتهم |
İstersen anneni arayıp uyarmak için benim telefonumu kullanabilirsin. Sadece dikkatli olmak için. | Open Subtitles | بإمكانك استعمال هاتفي .إن أردت تحذير والدتك. |
Her neyse, yüzen insanları uyarmak için, bilirsin, etraftaki anadan üryan kovboyları, ya el çırparlardı, ya da bağırırlardı... | Open Subtitles | على أية حال ولغايه تحذير من يسبح من الناس تعرف، العراة منهم فرعاه البقر المارين |
Sizi uyarmak zorundayım söyledikleriniz aleyhinize delil olarak kullanılacaktır. | Open Subtitles | لابد من تحذيرك فيما سوف تقوله الآن سيؤخذ كدليل ضدك. |
Sizi uyarmak zorundayım: | Open Subtitles | يجب علي تحذيرك هذه الرسالة بها كلام غير لائق |
Biraz acelemiz var. Fare hakkında sizi uyarmak isterim. | Open Subtitles | نحن متعجلين قليلاً أريد تحذيرك من هذا الفـأر |
Kötü durumda. Görecekleriniz konusunda sizi uyarmak istedim. | Open Subtitles | إنه بحالة صعبة, أريد أن أحذرك فقط أن ما سترينه |
No, Sadece sizi uyarmak istedim. Yarattığı şey serbest kaldı. | Open Subtitles | لقد أردت فقط أن أحذرك ذلك الشئ الذي كانت تحاول استحضاره. |
Bayan, bir kanun adamı olarak görevim sizi uyarmak: | Open Subtitles | كظابط قانون , فانه من واجبى ياسيدتى ان احذرك, |
Sizi hakkında uyarmak istediğim konu bu değil. | Open Subtitles | لا أعلم، لكنَّ هذا ليس ما أردتُ تحذيركم منه |
Ama senin beni uyarmak için gelmenden çok çok etkilendim | Open Subtitles | ولكنيكنتمندهشةجداً... من إصرارك على تحذيري |
Ses kaydını yayınlamadan önce izleyicileri uyarmak istiyoruz. | Open Subtitles | قبل أن نعرض هذا الفيديو نريد أن نحذر المشاهدين |
Onu uyarmak gibi bir şey düşünüyorsan. Yapmamanı öneririm. | Open Subtitles | فى حالة محاولتك تحذيره,أنصحك بعدم فعل هذا |
Hazır dikkatiniz bendeyken, tüm bayanları uyarmak istiyorum şeytani ve tehlikeli evli bir adamla ilgili alt katta yaşıyor. | Open Subtitles | و الآن أرجو الإنتباه أريد أن أحذر كل فتيات و سيدات نيويورك من رجل شرير خطير و متزوج مرعب و يسكن في الطابق السفلي من مسكني |
Belki de ailemizi uyarmak için önceden haber verebilirdi. | Open Subtitles | ربما من الافضل ان يخبرنا اولا لماذا لم يحذر جماعتنا |
Diğer Üçboynuz lar ile beraber olabilirdim, ama seni uyarmak için geri geldim. | Open Subtitles | أنا يجب أن أكون مع ذو الثلاثة قرون الأخرون لكنى رجعت لتحذيرك |
Karşımızda neyin olduğunu biliyoruz ama onları uyarmak zorundayız. | Open Subtitles | نعلم ما الموجود هناك ولكن يجب أن نحذرهم. |
Aranızdan herhangi biri, bir başkasını uyarmak ya da aramak istiyor mu? | Open Subtitles | هل يريد أحد منكم مكالمة عائلته او تحذيرها |
Aslında tam sizi uyarmak için geliyordum ama artık bir önemi yok. | Open Subtitles | فى الحقيقة , كنت اتى إلى هُنا لتحذيركم . ولكن هذا لا يهم الآن |
Ateş etme ki onu uyarmak için bir fırsatın olsun. | Open Subtitles | لا تطلق النار وسيكون بإمكانك الحصول على فرصةٍ لتحذيره |