"uzun bir yol" - Translation from Turkish to Arabic

    • إنه طريق طويل
        
    • رحلة طويلة
        
    • انه طريق طويل
        
    • طويلة لنقطعها
        
    • أنه طريق طويل
        
    • من مكان بعيد
        
    • والطريق
        
    • وقتٌ طويل
        
    • من طريق طويل
        
    • هذه طريق طويلة
        
    • قطعت شوطًا طويلاً نحوه
        
    • قيادة طويلة
        
    • طريق طويل جداً
        
    • طريق طويل من
        
    • علي السير أميالاً
        
    Şehir dışına uzun bir yol var. Bence en hızlısı metroya binmek. Open Subtitles إنه طريق طويل في المدينة أعتقد أن المترو ربما يكون أسرع شيء
    uzun bir yol ama; kesin bir yol. Open Subtitles إنه طريق طويل للغاية، لكنه يوصلك لمبتغاك.
    Bir mesaj için oldukça uzun bir yol, değil mi? Open Subtitles انها رحلة طويلة من أجل توصيل رسالة، ألا تظن ذلك؟
    Sadece kesilmek için uzun bir yol değil mi? Open Subtitles انه طريق طويل لتذهب فقط لكى يتم تقطيعك... ألا تعتقد ذلك؟
    Yapmak zorundasınız çünkü önümüzde yürüyecek uzun bir yol var. Open Subtitles ستفعلون هذا لأن أمامنا مسافة طويلة لنقطعها
    Fırtına sığınağımızdaki şeyle, nüfus kağıdında yazanın arasında çok uzun bir yol var. Open Subtitles لنقل أنه طريق طويل بين ما هو في قبونا وما هو مكتوب في شهادة ميلادك
    Doğru kişilerle Fransa'da çok uzun bir yol katedebilirsin Open Subtitles انتي يمكن ان تاتي من مكان بعيد في فرنسا تحتاجين للدعم الصحيح
    Pacific Vista'ya dönmek uzun bir yol biliyorsun. Open Subtitles إنه طريق طويل للوصول إلى مشهدَ المحيط الهادي.
    - Evet. - uzun bir yol. Güvenli kapıların içinden bir yol bulmam lazım. Open Subtitles إنه طريق طويل وسيكون عليك أن تجتاز العديد من الأبواب الأمنية
    Günlük yolculuğa çıkmak için uzun bir yol. Open Subtitles إنه طريق طويل للقيادة من أجل يوم عطلة.
    Setauket ve York arasında uzun bir yol var ve o yolda da pek çok bela var. Open Subtitles "إنه طريق طويل بين "ستوكيت" و"نيويورك وهناك الكثير من المتاعب على هذا الطريق
    İşimizin ilk kuralı, önümüzde çok uzun bir yol var. Open Subtitles أول أمر في هذا العمل أن لدينا رحلة طويلة بأنتظارنا.
    uzun bir yol olacak Jonathan, başaracağız. Open Subtitles ستكون رحلة طويلة يا جوناثان لابد لنا من النجاح
    Gidelim arkadaşım. uzun bir yol. Open Subtitles -هيا بنا ايها الاصدقاء انه طريق طويل
    Yapmak zorundasınız çünkü önümüzde yürüyecek uzun bir yol var. Open Subtitles ستفعلون هذا لأن أمامنا مسافة طويلة لنقطعها
    Yukarı kadar epey uzun bir yol varmış gibi görünüyor. Open Subtitles بالتأكيد يبدو أنه طريق طويل للصعود إلى هناك
    Araba altında kaldı. Bunu söylemek için uzun bir yol aldım. Open Subtitles لقد اصطدمته سيارة أتيت من مكان بعيد لإخبركِ بهذا
    Büyüdüğüne şüphe yok, ama gökyüzünde özgürce uçan genç bir atmaca ile karşılaştırabilmen için önünde uzun bir yol var. Open Subtitles مازال يكبر والطريق أمامه طويلاً قبل أن تقارنه بصقر يحلق حراً فى السماء
    Ve hapishaneye kadar çok uzun bir yol olacak bebek! Open Subtitles لعام 1963 المختص بأفعال . البث الإذاعى وهناك وقتٌ طويل للوصول إلى . ذلك السجن , أيُها الصغار
    İyi haberler var. Öncelikle, uzun uzun bir yol katettik. TED هناك بعض الأخبار الجيدةأولاً دعوني أقول نحن حضرنا من طريق طويل
    Annen için ziyeret günlerinde oldukça uzun bir yol, Open Subtitles هذه طريق طويلة تقطعها والدتك في يوم زيارة السجناء
    Bunu dile getirmek isterim ki, şey... aradığın affedilme meselesi için... bayağı uzun bir yol var. Open Subtitles لا بدّ أن أقول أنّ ... موضوع العفو هذا الذي كنت تسعى خلفه لقد قطعت شوطًا طويلاً نحوه
    Gecenin bu vaktinde uzun bir yol. Open Subtitles سوف تكون قيادة طويلة في هذا الوقت من الليل
    Son üç yüzyıldır, çok uzun bir yol katetmiştir. Open Subtitles أتى من طريق طويل جداً .خلال الثلاثة قرون الأخيرة
    Hastanın iyileşmesi için önünde uzun bir yol var. Open Subtitles لا يزال امام المريض طريق طويل من النقاهة امامه
    Blue Ridge'e ulaşana dek önümde çok, çok uzun bir yol var. Open Subtitles علي السير أميالاً وأميالاً وأميالاً وأميالاً قبل الوصول ل"بلو ريدج"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more