"varlığımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • وجودي
        
    • بوجودي
        
    • حضوري
        
    • ممتلكاتي
        
    • بوجودى
        
    • بضائعي
        
    Varsayımlar ile yüzleşmeyi ve Varlığımı onaylamayı seçti. TED اختارت أن تهاجم الاستنتاجات وتثبت وجودي.
    Erkek egemen saha Varlığımı kesinlikle hoş karşılamadı. TED سيطرة الذكور على هذا المجال جعلت وجودي غير مرحب به على الإطلاق.
    Karşılığında hiçbir şey istemeyen hatta benim Varlığımı bile istemeyen bir aşkla. Open Subtitles . بدونأنينتظرأيشيءبالمقابل.. ليس حتى وجودي.
    Glee kulübünde beraber olmayınca, Puck ve Santana'nın benim Varlığımı algılayacaklarını mı sanıyorsunuz? Open Subtitles سيعترفون حتى بوجودي لمرة و نحن لسنا بنادي غلي مع بعضنا بعد الآن
    El yordamıyla saatini arayan bir kadın ise Varlığımı hissediyordu. Open Subtitles والمرأة المكفوفة التي كانت تتلمس ساعتها وشعرت بوجودي
    Elbette ki, Varlığımı size zorla kabul ettirmek kabalığında bulunmayacağım. Open Subtitles بالتأكيد لن أكون فظاً لدرجة أن أفرض حضوري عليك
    Bütün mali işlerimi ve mal Varlığımı kontrolün altına almanı istiyorum. Open Subtitles أريد منك تولي كافة ممتلكاتي ومادياتي. كل شيء.
    Benim Varlığımı riske atmama ve burada bulunduğumu anlamalarına sebep oldun. Open Subtitles أنت كلفني غالياً وخاطت بجذب الانتباه الى وجودي
    Ve bir şekilde benim Varlığımı kaldıramaz hale geldi. Open Subtitles وبطريقة ما، فإن مجرد حقيقة وجودي على قيد الحياة أكثر مما يمكنه تحمله.
    Ama Varlığımı tehdit olarak görenler var. Open Subtitles لكن يبدو أنّ أحدهم يعتبر وجودي هنا تهديداً.
    Varlığımı tam anlamıyla gizleyip kör noktasından saldırdığım halde kusursuz bir zamanlamayla karşı saldırıda bulundu. Open Subtitles أخفيت وجودي تمامًا وهاجمته من نقطتة عمياء. لكنّه شنّ هجومًا معاكسًا في وقت مثاليّ.
    Varlığımı bir sır olarak sakladığın için br şüphe bırakmayacağım. Open Subtitles وبما أنك أبقيت دائمًا وجودي سرًا فلن يكون هناك أية شبهات
    Varlığımı kabul etmen için, seni durdurup bana baktırdığım zaman bile aklından geçeni yine de bilemezdim. Open Subtitles حتى حينما جعلتِك تلاحظين وجودي وتعترفين بي .. ..لم أستطع معرفة ماتفكرين به
    Wellenbeck'ten kaçtıktan sonra Güney, Varlığımı kendilerine karşı bir hakaret olarak gördü. Open Subtitles عندما خرجت من ويلينبك الجنوب أعتبر وجودي حياً إهانة شخصية
    Buradaki Varlığımı neden bu kadar tehditkâr buluyorsunuz? Open Subtitles لماذا ترى بأن وجودي هنا يمثل تهديداً كبيراً؟
    Hey, kimse bana canavar diyemez ve Varlığımı sorgulayamaz! Open Subtitles لا أحد يسميني وحشاً ويشك في وجودي
    Biri bu kadar uzak bir mesafede olmama rağmen Varlığımı hissetti. Open Subtitles إحداهن أستطاعت أن تشعر بوجودي من هذه المسافة البعيدة
    Varlığımı fark etmezsin bile. Görünmezlik konusunda oldukça başarılıyımdır. Open Subtitles و لن تعلمي حتى بوجودي ، أنا أجيد أن أكون غير مرئي
    Senin sevgili insanların bile benim Varlığımı kabullenmekte daha olgun davrandılar. Open Subtitles البشريون الذين تحبينهم لديهم قدره اقل في التحكم بوجودي
    Yüce aydınlanmanın önderi olarak, Varlığımı belli etmem önemli, özellikle de şimdi, yollara ilk taşlar döşenirken. Open Subtitles كقائده لهذا التنويرِ العظيمِ من المهم أن أُعلنُ عن حضوري خصوصاً الآن عندما تمت الغارات الأولى
    Mal Varlığımı yasal olarak elde ettim. Onlara güvenebilir miyim bilmiyorum. Open Subtitles حصلت على ممتلكاتي بشكل قانوني انا حتى لا اعرف ان كان بامكاني الوثوق به
    "Fakat sen bilmiyorsun benim Varlığımı." Open Subtitles ♪ لكنك لا تعلمين بوجودى
    "Ben, İbrahim Demirci, bütün Varlığımı Musa Schmitt'e bırakıyorum, benim..." Open Subtitles أنا، إبراهيم ديمردجي، بموجب هذه الوصية أهب كل بضائعي إلى موسى شميت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more