Ama bu gece, bütün vatandaşlarımız, ...kanunların yanında ve kendilerini savunmaya hazırlar. | Open Subtitles | ولكن الليله, جميع مواطنينا في جانب القانون وعلى استعداد للمقاومه |
Bütün vatandaşlarımız, bu cinayetlerden sorumlu kişinin, detektiflerimizin gayretli çalışmaları sonucu yakalandığını bilmenin huzuruyla rahat olabilir. | Open Subtitles | بإمكان جميع مواطنينا أن يرتاحوا عارفين أن الجاني تم القبض عليه بفضل الجهود الدؤوبة للمحققين |
vatandaşlarımız geçmişteki acılardan kurtulduğumuzu bilmeli. | Open Subtitles | علينا أن نعلم جميع مواطنينا بأننا تجاوزنا هذه المحنة |
Onlar sadece bir sınavı kazanan veya kazanamayan rakamlar değiller, onlar bizim gelecekteki vatandaşlarımız. | TED | هؤلاء هم مواطنونا في المستقبل ليس مجرد أرقام قد تنجح أو لا تنجح في اختبار |
vatandaşlarımız zalimce öldürüldü ve şehirde kalanlar da ya ölü ya da yarı ölü vaziyetteler. | Open Subtitles | مواطنونا جميعهم قتلوا بقسوةأما النصف الباقي من المدينة ربما عاشوا وربما ماتو |
Bakın, bir saldırıda kaybedilmemesi gereken çok değerli olduğunu düşündüğümüz vatandaşlarımız için tertiplenmiş gizli bir tahliye planının parçasısınız. | Open Subtitles | اسمع ، لقد كنتم جزءا من خطة الإخلاء السرية للمواطنين الذين اعتبروا مهمين جدا لإنقاذهم من الهجوم |
Siyasi düşmanlar bu ulusu komünizmden korumaya çalıştığı için Palmer'a saldırdıklarında vatandaşlarımız buna izin verdi. | Open Subtitles | لذا حين قامت الخصوم السياسيّـة بالهجوم على (بالمر)... إزاء محاولته لحماية هذه الأمّة من براثن الشيوعيّـة... سمح المواطنين لذلك بالحدوث. |
Polonya ulusu aidiyet belgesi olanlar kendi vatandaşlarımız gibi yardım göreceklerdir. | Open Subtitles | هؤلاء بشهادة 01' ينتمون الى الأمة البولندية سوف نساعدهم كما لو كانوا مواطنينا |
vatandaşlarımız, canavarların Floransa'nın anasına neylediklerini görmeyi hak ediyor. | Open Subtitles | مواطنينا يستحقون رؤية ما فعلته هذه الوحوش لأم فلورنسا |
Hastaneler dolup taşıyor ve vatandaşlarımız zehirli sülfür dioksit gazı soluyor. | Open Subtitles | المستشفيات مكتظة لأن مواطنينا يستنشقون ثاني أكسيد الكبريت السام. |
Yani siyasetçilerimiz yerel siyasetle sınırlandırılmış durumda. Diğer yandan vatandaşlarımız, her ne kadar büyük kabiliyet görseler de, kontrollerinin ötesindeki güçlerin avı olmaktan öteye gidemiyorlar. | TED | لذلك فإن سياسيينا إقتصروا على سياستهم المحلية بينما مواطنينا ، و على الرغم من إمكانياتهم العظيمة وقعوا فريسة لقوى خارجة عن إرادتهم |
vatandaşlarımız için en iyi kararı vermeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت اعمل لما فيه خير مواطنينا |
vatandaşlarımız güvende olmalı.. ama aynı zamanda ev ve iş sahibi de olmalılar. | Open Subtitles | مواطنونا بحاجة للشعور بالأمان، لكنهم أيضًا بحاجة لبيوت ووظائف. |
vatandaşlarımız bizlerle onlar arasındaki farkı anlamak zorunda. | Open Subtitles | يجب أن يفهم مواطنونا الفرق بيننا .. وبينهم |
vatandaşlarımız, çok çalışkan Amerikalılardır. | Open Subtitles | مواطنونا يعملون بجهد |
vatandaşlarımız, çok çalışkan Amerikalılardır. | Open Subtitles | مواطنونا يعملون بجهد |
vatandaşlarımız Armorica'ya göç etmek istemiyor. | Open Subtitles | مواطنونا يترددون الهجرة إلى Armorica. |
Yaşlı vatandaşlarımız için ekonomik evlerin listesini tutuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحتفظون بقائمة للسكن غير الباهظ الثمن للمواطنين المتقدمين في السن. |
Siyasi rakipleri Palmer'a ülkesini komünizmden korumaya çalıştı diye saldırdığında vatandaşlarımız izin verdi. | Open Subtitles | لذا حين قامت الخصوم السياسيّـة بالهجوم على (بالمر)... إزاء محاولته لحماية هذه الأمّة من براثن الشيوعيّـة... سمح المواطنين لذلك بالحدوث. |