"ve annemi" - Translation from Turkish to Arabic

    • وأمي
        
    • و أمي
        
    • وامي
        
    • وأمّي
        
    • أمي و
        
    • و امى
        
    • ووالدتي
        
    • و والدتي
        
    • وأمنا
        
    • وهناك أمي
        
    Ve sonunda beni ve annemi götürmek için geldi vuruldu ve öldü. Open Subtitles وعندما أتى أخيراً ليأخذني أنا وأمي.. تمّ إطلاق النيران عليه وقُتل
    İnsanlara yardım ediyor, aynı seni ve annemi incitmeye çalışan kadın konusunda bize yardım ettiği gibi. Open Subtitles إنه يمد العون للناس كمساعدته لنا ،ضد تلك المرأة التي أرادت إيذاءك أنتَ وأمي
    Böylece, eve gelip beni ve annemi daha çok görebilirsin ayrıca, Q'nun dediğine göre şutör garda ihtiyaçları varmış. Open Subtitles بتلك الطريقة، تستطيع أن تأتي للمنزل كثيرا لتراني أنا و أمي إضافة إلى ان كيــو يقول أنك تحتاج إلى حارس رمي كيــو، هاه؟
    Dava yaklaşırken babam beni ve annemi terk etti. Open Subtitles عندما بدأت المحاكمة قام والدي بهجرنا أنا و أمي
    Beni ve annemi öldürmeye kalkan o ucubeler öldüler, değil mi? Open Subtitles اولئك المجانين الذين حاولو قتلي انا وامي انهم اموات اليسو كذالك؟
    Her fırsatta beni ve annemi döven bir babayla büyümekten kat kat iyiydi. Open Subtitles بل كان ذلك أفضل بكثير من النشوء مع أب يضربني وأمّي في كلّ فرصة تسنح له
    Ya hala beni ve annemi terkeden çöp torbasıysa? Open Subtitles ماذا لو أصبح كما هو ذلك الحقير الذي هجر أمي و هجرنا
    Beni ve annemi oraya kadar sürükledi sonra bir gemide göreve çıktı. Open Subtitles اخذنى انا و امى طوال الطريق لهناك ثم اخذ مهمة على سفينة
    Babanı ve annemi, beni zorladığın konusunda ikna etmek benim için hiç zor olmaz. Open Subtitles لم تستطع الأنتظار حتى تشغله لي سيكون من السهل لي لو أعترفنا ووأقنعنا والدك وأمي
    Babanı ve annemi, beni zorladığın konusunda ikna etmek benim için hiç zor olmaz. Open Subtitles كان سهلا جدآ بالنسبة لي لأقناع والدك وأمي
    Bu evde öldüğünde, evden çıkamıyorsun. Bu yüzden gitmeli ve annemi güvenli bir yere götürmelisin. Open Subtitles حالما تموت في هذا البيت لا يسعكَ مُغادرته، لهذا عليكَ الذهاب وأمي إلى مكانٍ آمنٍ.
    Babamın cansız bedenini arabanın arkasına koyduğumda daha 14 yaşındaydım, ve annemi de yanıma alarak Hastaneden eve doğru sürmeye başladım. TED كان عمري آنذاك 14عاماً فقط، وضعت جثة والدي في المقعد الخلفي للسيارة، وأمي إلى جانبي، ثم بدأت بالقيادة من المستشفى إلى المنزل.
    Gemi. Sence beni ve annemi iyileştirebilir mi? Open Subtitles المركبة، أتظنها يمكنها شفائي وأمي ؟
    Ölmeden önce büyükannemi ve annemi görmeyi başaramadı, değil mi? Open Subtitles جدي لم يتمكن من رؤية جدتي و أمي قبل أن يموت، أليس كذلك؟
    Seni küçüklüğümden hatırlıyorum. Hmm. Seni ve annemi,beraber? Open Subtitles أنا أتذكرك منذ كنت صغيراً أنت و أمي معاً كان ذلك ، كان ذلك بعد القفص
    Güvenli bölgeyi yöneten adam, ...kız kardeşimi, yeğenimi ve annemi kapı dışarı etti, ...hasta oldukları için değil, Open Subtitles الرجل الذي أدار المنطقة الآمنة أخرج شقيقتي و إبن أختي و أمي ليسلأنهمكانوامرضى..
    Babam beni ve annemi terk ettiğinde kendinden başkasını... düşünüyor muydu sanıyorsun? Open Subtitles أتظن ان والدي كان يفكر في احد غير نفسه عندما تركني وامي
    Tabii bu beni ve annemi terketmesinden önceydi. Open Subtitles هذا كان قبل ان يهجرنا انا وامي
    Tabi aynı zamanda beni ve annemi bırakıp.. ..birlikte kaçtığı striptizcinin adı da Kiraz'dı. Open Subtitles بالطّبع، (كرز) كان اسم الرّاقصة الّتي اصطحبها عندما تخلّى عنّي وأمّي.
    - Bri ve annemi geç. Open Subtitles - بريانا وأمّي يَمتصَّانِ
    Seni ve annemi dinliyorum... Derslerimde başarılıyım. Open Subtitles أستمع لكلامك و كلام أمي و نتائجي في المدرسة جيدة
    Sen ve annemi konuşurken duydum. Open Subtitles سمعتك انت و امى تتحدثان
    Havai fişeklere olan takıntın, ki bunu arkadaşın olarak söylüyorum beni ve annemi endişelendiriyor. Open Subtitles أنت مهووس بالألعاب النارية، و أقول هذا بدافع الصداقة، هذا يُقلقني أنا ووالدتي.
    Beni ve annemi bütün ailemi aptalın da aptalı gösteriyor. Open Subtitles هذه الاختبارات تصورني انا و والدتي و جميع أفراد عائلتي كمجموعه من الحمقى
    Seni, beni ve annemi. Open Subtitles أنتِ، وأنا، وأمنا.
    Sonra kalkıyor... ve annemi, huzur içinde yatsın, ... bir sandalyede kafasına bir poşet geçirilmiş halde otururken görüyorum. Open Subtitles ثمنهضت. وهناك أمي .. راقدةبسلام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more