"ve ikimiz" - Translation from Turkish to Arabic

• وكلانا
• وكلينا
• ولا أحد منّا

Kocam dışarıda bir yerde, yağmur yağıyor ve ikimiz de içiyoruz.
زوجي بالخارج في بمكان ما انها تمطر وكلانا نتناول الشراب الآن

Hayır, ama o genç bir kız ve ikimiz de, Kansas'taki yasal içki içme yaşının 21 olduğunu biliyoruz.
لا لكنها مراهقة وكلانا يعلم أن سن السماح بشرب الخمر في كنساس هو 21

İkimizin de iki köpeği var ve ikimiz de Los Angeles'da yaşıyoruz, ...demek ikimizin de birçok ortak noktası var.
كلانا يمتلك كلب وكلانا يعيش في لوس أنجلوس لذا لنا هذه الأشياء مشتركة

Onunla yattım çünkü birbirimizi önemsiyoruz ve ikimiz de dünyayı korumak istiyoruz.
لقد نمت معه لاننا نهتم ببعضنا وكلينا يريد انقاذ العالم

Bir yıldır evimiz satılık ve ikimiz de köpeği ne yapacağımızı bilmiyoruz çünkü ondan nefret ediyoruz.
وضعنا منزلنا للبيع منذ سنة، ولا أحد منّا يعرف ما سنفعله بالكلب، لأننا نكره كلينا

Yıllardır senin yeteneğinden geçiniyorum, ve ikimiz de bunun farkındayız.
إنزلقتُ مِن قِبل على مهارتِكَ لسَنَواتِ، وكلانا نَعْرفُه.

ve ikimiz de onun polislerle daha fazla konuşursa başının daha fazla belaya gireceğini biliyoruz.
وكلانا نعلم كلما أمضى وقتاً طويلاً بصحبه الشرطه فإنه سيضع نفسه في المشاكل

Sen de biliyorsun. ve ikimiz de biliyoruz ki, bir doktor olarak, sen buna müsaade etmezsin.
تعرفين ذلك، وكلانا يعلم أنّه بصفتك طبيبة، لن تسمحي بوقوع ذلك

Pek değil. ve ikimiz de yalan söylediğini biliyoruz.
ليس في الواقع وكلانا نعرف بأنكِ كنتِ تسرقين

Evet ve ikimiz de en yakın disiplin oturumuna milyarlarca ışık yılı uzaklıktayız.
اجل، وكلانا علي بُعد بليون سنة ضوئية عن اقرب جلسة تأديبية.

ve ikimiz de biliyoruz ki, siz iyi bir komutansınız.
كافٍ فقط حتى يقدر على الإستمرار وكلانا نعرف أنك قائد جيد

ve ikimiz de sonra küllerimizden doğduk ikimiz de geri getirildik.
وكلانا نهض من الرماد، و.. لقد عاد كلانا.. هذا ما في الأمر

Tekrar söylüyorum Christina, bu komik değil, çünkü sen de raporu alamayacaksın, ve ikimiz sinemada çalışıp içecek servisi yapacağız.
هذا ليس مضحكاً أيضاً يا " كرستينا " لأنكِ لن تحصلي على تصريح أيضاً ، وكلانا سنعلق مع الإصابات المتعددة

İllâ "ya bu olacak, ya şu" diye bir şey yok. Ancak bir çocuk böyle düşünebilir ve ikimiz de artık çocuk değiliz.
هذه طريقة نظر طفل إلى الأمور، وكلانا لم يعد طفلاً.

Beraber karar verdik ve ikimiz de buna katlanmak zorunda kaldık.
كلانا قبل بذلك وكلانا يجب ان يعيش مع ذلك

Yani o kendi yöntemiyle yapabilir ben de kendi yöntemimle araştıracağım ve ikimiz de bu şekilde yapmıyoruz gibi davranacağız.
لذلك سوف يقوم بذلك بطريقته وأنا سوف أقوم بذلك بطريقتي وكلانا سوف نتظاهر أنه كلانا لا يفعل ذلك

Seninle tanıştığımda kafası karışmış bir çocuktun ve ikimiz de kaçıyorduk.
عندما قابلتُكِ، كنت فتاةٌ مشوشة، وكلانا كُنا هاربين

Bir kuruş bile çalmadım. Bana tuzak kuruluyor ve ikimiz de bu işin arkasında kimin olduğunu biliyoruz.
أنا لمْ أسرق سنتاً واحداً، يتمّ تلفيق تُهمة لي وكلينا يعرف من يقبع وراء ذلك.

Bundan bir tek sana bahsettim ve ikimiz de onunla konuşmadık.
أنا تحدّثت معك فقَط بشأن هذا ولا أحد منّا قام .بالتحدّث معها