Baloda yaptıkları için onu ve karısını affetmeyeceğim. | Open Subtitles | أبداً لن أنسى ما فعله هو وزوجته في الحفل. |
Oymağımız amcam ve karısını... balayını geçirsinler diye nehrin kenarına bıraktı. | Open Subtitles | عشيرتنا تركت عمي وزوجته عند ضفة النهر ليقضيا شهر العسل |
Belki de Noel arifesi olduğu için oğullarını ve karısını görmeye gelmişti. | Open Subtitles | ربّما أتى ليرى أولاده وزوجته بسبب عيد الميلاد |
- Hammond ve karısını o sanayi köşesine getirmek için bunu kullanmış. | Open Subtitles | هذا ما هو كَانَ يَغري Hammond و زوجته إلى ذلك المتنزهِ الصناعيِ. |
Onu ve karısını avukatımdan telefon bekleyin diye uyarmak için spor salonuna gittim. | Open Subtitles | ذهبت إلى صالته لأحذره و زوجته بأن يتوقعوا إتصال من محامي |
Onu ve karısını, bir şeyler içmeye davet etmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن ندعوه مع زوجته لتناول المشاريب. |
Araba geri gitmeye çalışırken genç milliyetçi ileri atılarak Arşidük ve karısını vurdu. | Open Subtitles | ،عندما حاولت العربة الارتداد اقترب القومي الشاب وأرْدَى الأرشيدوق وزوجته |
Aslında Ray ve karısını öldürülmeden bir gün önce gördüm. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد رأيت "راي" وزوجته هذا الصباح مقتولين |
Bir senatörü ve karısını ağırlayacağız. | Open Subtitles | سنَستضيفُ سيناتور أمريكي وزوجته. |
Evet, girmişler. Görüş alanımdalar. Matobo ve karısını kamyonete bindiriyorlar. | Open Subtitles | نعم، هم كذلك، أستطيع رؤيتهم يُحمّلون (ماتوبو) وزوجته بداخل الشاحنة |
Kısacası, Dan çocuklarını ve karısını aldı. | Open Subtitles | قصة طويله انه يحصل على الاطفال ، وزوجته |
Hatırlıyor musun, seçimden hemen sonra televizyonda Lars Hesselboe ve karısını görmüştük. | Open Subtitles | هل تذكرين عندما شاهدنا... ...لارز هيسيلبو وزوجته على التلفزيون... ...عقب الانتخابات؟ |
Adamı ve karısını yatağında öldürmüşler. | Open Subtitles | وقتلوا الرجل وزوجته في الفراش. |
Adamı ve karısını yatağında öldürür. | Open Subtitles | وقتلوا الرجل وزوجته في الفراش. |
Gece vakti evime gelip oğlumu ve karısını götürdünüz. | Open Subtitles | دخلتم بيتي ليلاً، وأخذتم ابني وزوجته |
Peki, uh, bilirsin, bir jentilmen asla kendini ve karısını saymaz. | Open Subtitles | الرجل المحترم لا يحصي نفسه وزوجته |
Önce Fernando Duque'yi öldürdüler. Ardından oğlunu... ve karısını. | Open Subtitles | قتلوا فرناندو دوكي ولكن قتلوا أيضاً ابنه و زوجته |
Hatırlıyorum, bir gün sokakta yürüyordum sokak yeni boyanmıştı ve yeni bir ağacın dikildiği bir yerde bir dükkan sahibini ve karısını dükkanlarına cam bir ön cephe koyarken gördüm. | TED | أتذكر في يوم ما كنت امشي في احد الشوارع التي كانت قد قمنا بطلائها قريبا و التي كنا بصدد غرس الأشجار بها رأيت صاحب محل و زوجته يقومان بتركيب واجهة زجاجية للمحل |
Ron nihayet oğlunu ve karısını işinden çok sevmeyi öğrenmişti. | Open Subtitles | يبدو أن (رون) تعلم أخيراً كيف يحب إبنه و زوجته أكثر من عمله |
Kardeşin seni kurtarmak isterken kızı ve karısını yüzüstü bırakıp kendi geleceğini heba edecek. | Open Subtitles | و شقيقكِ، سيبتعد عن زوجته و ابنته، سيتخلّى عن مستقبله في محاولة إنقاذك. |