Talimatları yerine getirin. Eğer yapmazsanız, kızınız ve oğlum, asla bankadan dışarı çıkamayacaklar. | Open Subtitles | اتبع هذه المعلومات، وإن لم تفعل فلن تخرج ابنتك وابني من المصرف حيّين |
Eğer yapmazsanız, kızınız ve oğlum asla bankadan dışarı çıkamayacaklar. | Open Subtitles | وإن لم تفعل، فلن تخرج ابنتك وابني من المصرف حيّين |
Ben ve oğlum yalnız çalışırız. Ayrıca ben kızlarla maceraya atıImam. | Open Subtitles | أنا و ابني نعمل بمفردنا بالإضافة إلى أنه ليس لدي اية فتيات في عملي |
Yaşamım boyunca burayı bitirmek için çalıştım ki karım ve oğlum kurtulanlar arasında olsun diye. | Open Subtitles | عملت كل يوم في حياتي لإنجاز هذا المكان مع وعد بأنه عندما يكتمل عمله زوجتي و ابني سيكون من بين الناجين |
Hayır, ben ve oğlum arazinizde kestiriyorduk. | Open Subtitles | أنا وإبني كنا نستنشق بعض الهواء في مزرعتك |
Karım Lorraine ve oğlum Sidney de bana tamamen katılıyor. | Open Subtitles | زوجتي و إبني متفقين معي على ... أنك عندما تخرج |
Majesteleri, sizin eşim Monique ve , oğlum Guy ile tanıştırayım. | Open Subtitles | اصحاب الجلاله اسمحوا لي أن أقدم لكم زوجتي مونيك وابني غاي |
Karım ve oğlum hâlâ o adadalar, ve vücutları hızla su kaybediyor. | Open Subtitles | زوجتي وابني لا يزالان هناك على تلك الجزيرة ولديهم جفاف شديد الآن |
Ben ona muhalif senatörlerin lideriyim ve oğlum özel davetlerde, şimdi de ortalık yerde onunla alay ediyor. | Open Subtitles | انا اقود اعضاء مجلس الشيوخ الذين يعارضوه وابني يسخر منه في المادب الخاصة والان يذله علنا |
Sana söz veriyorum karım ve oğlum, bu günün sonunda ölmüş olacaklar. | Open Subtitles | أعدك أن زوجتي وابني سيكونان في عداد الأموات بنهاية هذا اليوم |
Hayır, sadece biz. Dört yatak odalı. Karım ve oğlum. | Open Subtitles | تلك أربع غرف نوم لزوجتي وابني هو فقط الثلاثة منا هناك |
Karım ve oğlum, burada, Birleşik Devletlerde yolda arabayla giderken, sarhoş bir adamın teki, arabasıyla onları biçti. | Open Subtitles | زوجتي وابني كانوا يقودون على الطريق ثم اصطدم بهم شاب سكران |
Lütfen, karım ve oğlum burdalar. Lütfen, sadece sakinleşin. | Open Subtitles | لو سمحت انا معي هنا زوجتي و ابني لو سمحت خذ الامور بسهوله. |
Ben ve oğlum, iki kişilik ekibimizle ortalığın canına okuyoruz. | Open Subtitles | أنا و ابني, الأمور تسير جيداً مع فريقنا المكون من رجلين |
Yolda lastiğimiz patladı ve oğlum Evan beni bekliyor. | Open Subtitles | لدي اطار مثقوب عند نهاية الطريق و ابني ايفان ينتظرني |
Ben ve oğlum. Ben ve Celeste. Düzeltmemiz gereken çok şey var. | Open Subtitles | أنا وإبني وسيليست هناك الكثير من الأشياء التي علينا إصلاحها |
Çok defa merak etmişimdir eğer sen ve oğlum bağlandıysanız zira hiçbiriniz konuşmayı sevmiyor. | Open Subtitles | تسائلت في أغلب الأحيان إذا أنت وإبني أصبحتوا أصدقاء لأنكما لا تحبان |
Aslında biliyor musunuz? Ben ve oğlum, size dünyanın kaç bucak olduğunu gösterecek. | Open Subtitles | ني وإبني سَيَرْفسُ حمارَ كوخِكَ الصَغيرِ. |
Çok şeyimiz yok, ama bizim olan her şey senindir. Karım Lorraine ve oğlum Sidney de bana tamamen katılıyor. | Open Subtitles | زوجتي و إبني متفقين معي على ... أنك عندما تخرج |
Biliyordum. Sen ve oğlum hemen hemen aynı bedensiniz. | Open Subtitles | لقد أصبتُ، إنّكَ وولدي لكما نفس مقياس الزيّ. |
Annem ve oğlum tüm ülke ve burada yaptığınız işler için nasıl bir problem oluşturabilirler? | Open Subtitles | كبف امي وأبني يكونون مشكلة مع كل هذه الأراضي وكل هذه الأعمال المتوفرة هنا؟ |
Dinle.. benim ve oğlum için yaptığın herşeye teşekkür ederim. | Open Subtitles | أود أن أشكرك علي كل شيء فعلته لي و لإبني. |
Kocam ve oğlum oradalar. | Open Subtitles | هؤلاء زوجى وأبنى هم من بالأسفل |
Annesi gittiğinden beri sadece ben ve oğlum kaldık burada. | Open Subtitles | أنا و أبني من نعيش هنا فقط من بعد وفاة والدته |
Bir eşim ve oğlum vardı ama hata yaptım ve onları terkettim.. | Open Subtitles | كان لي زوجة وابن ولكنني اخفقت وأخرجتهم من حياتي |
Karım ve oğlum nerede? | Open Subtitles | اين زوجتى وابنى ؟ |
Senin için güzel. Benim için sadece karım ve oğlum var. | Open Subtitles | بالنسبة لك فهى جميلة أما أنا فليس لدى سوى زوجتى و ابنى الذين أحبهما |
Evin odalarında dolanan sadece ben ve oğlum olduk. | Open Subtitles | وأنا وولدى فقط الذين نتجول فى هذه الغرف |