"volk" - Translation from Turkish to Arabic

    • فولك
        
    Dediğine göre Volk paranoyakmış. Korumaları varmış. Bir dakika içinde girip çıkıyormuş. Open Subtitles يقول أنّ (فولك) متخوّف، فهو يصطحب حرّاساً شخصيّين، ويدخل ويخرج في دقيقة
    Eğer o suikastçı bizi Volk ile birlikte gördüyse sizin anlaşmayı bozduğunuzu Open Subtitles إذا كان هذا القاتل شهد لنا مع فولك... وهذا يعني أن المحكمة يعلم مسبقا
    CİNAYET DAVASI SÜRÜYOR. Harry Volk Cinayetten YargıIanıyor. Open Subtitles "محاكمة القاتل مستمرة (هاري فولك) يحاكم بتهمة القتل"
    Nedeni bu değil. Harry Bollston'ın gerçek adı Harry Volk'muş. Open Subtitles لم يكن هذا السبب، اسم (هاري بولستون) الحقيقي هو (هاري فولك)
    Harry Volk'un 1945'te kullandığı yöntemin aynısı. Open Subtitles هذا نفس أسلوب (هاري فولك) الذي استخدمه عام 1945
    Owens'ın dediğine göre Volk son üç ayda dört kere bankaya gelmiş. Open Subtitles أخبرني (أوينز) بأنّ (فولك) جاء الى البنك أربع مرّات خلال الثلاث أشهر المنقضية
    Ya Franzine, Volk'un kasasının içindekini istiyorsa ama Volk çıkarmayı planlamıyorsa? Open Subtitles ماذا لو أن (فرانزين) أراد ما بداخل خزانة (فولك) ولكن (فولك) لا يخطّط لإظهارها؟
    Kasadan çıktılar. Franzine, Volk'u aldı. Open Subtitles لقد غادروا القبو، (فرانزين) إصطحب (فولك)
    Bu Volk'la ilgiliydi. Onun hakkında bildiğiniz her şeyi bana anlatmanızı istiyorum! Open Subtitles كان هذا عن (فولك)، عليك أن تخبرني بكلّ شئ، الآن!
    Peki. Warren Volk, Tarık isimli biri için çalışıyor. Open Subtitles حسناً، (ورين فولك) يعمل لحساب رجل يدعى (طارق)
    Volk onla bir anlaşma yaptı. Onu patronuna karşı döndürmek istedi. Open Subtitles (فولك) أتمّ معنا صفقة، أراد أن ينقلب على رئيسه
    Volk bize bilgi getirmek için içeri girdi ve Tarık'a karşı bilgi topladı. Open Subtitles لذا ذهب (فولك) للخفاء، فجاءتنا أنباء بأنّه يجمع أدلّة ضدّ (طارق)
    Bu da Dr Volk. Open Subtitles وهذا هو الدكتور فولك.
    - Doktor Werner Volk. Open Subtitles الدكتور فيرنر فولك.
    Harry Volk hakkında bunları bulabildim. Open Subtitles هذا كل ما وجدته عن (هاري فولك) نشرت (ليدجر) قصصاً عن المحاكمة...
    Bunun içinde hem bankanın, hem de Volk'un anahtarlarına ihtiyacı var. Open Subtitles فكان ليحتاج مفاتيح البنك ومفتاح (فولك)
    Volk burada. Owens onu kasaya götürüyor. Open Subtitles (فولك) هنا، (أوينز) يأخذه للقبو
    Tarık, Franzine'i Volk'u bulması için tuttu. Open Subtitles استأجر (طارق) (فرانزين) ليجد له (فولك)
    Volk'u öldürmek isteselerdi çoktan yapmışlardı ama yapmadılar. Open Subtitles لو أرادو (فولك) ميتاً كان بوسعهم قتله هناك... لكنهم لم يفعلوا
    FBI, Volk'u alıyor, L.A.P.D. Franzine için övgü alıyor. Open Subtitles المكتب الفدرالي يحصل على (فولك)... شرطة (لوس أنجلوس) تُمتدح للإمساك بـ(فرانزين)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more