"yıkmak" - Translation from Turkish to Arabic

    • تدمير
        
    • هدم
        
    • تحطيم
        
    • تهمة
        
    • لتدمير
        
    • لهدم
        
    • إفساد
        
    • بهدم
        
    • هدمه
        
    • لهدمه
        
    • التهمه
        
    • لتلفيق
        
    • فرضه
        
    • الحمل عليك
        
    • أن تحطم
        
    Barnette Newman’ın, modern sanat dürtüsünün burjuva ve bayağı olarak düşünülen güzellik kavramını yıkmak olduğunu belirten ünlü bir sözü var. TED بارنت نيومان له مقولة شهيرة أن مبعث الفن الحديث هو شهوة تدمير معانى الجمال، التى اعتُبرت برجوازية أو مبتذلة.
    Amulet'in gerçek öyküsü haleflerimden birinin... bir Kargid Kralı'na aşık olması... ve Amulet'i yıkmak için onunla işbirliği yapması. Open Subtitles قصة التعويذة الحقيقية هي أن إحدى خليفاتي وقعت بحب ملك كارجيدي واتفقت معه على تدمير التعويذة
    Bu duvarı yıkmak içinse, patlama bizi daha biz buradan çıkamadan öldürür. Open Subtitles مهلًا، إن نويت هدم الجدار بها فسيقتلنا الانفجار قبلما يتسنى لنا الخروج.
    Bu duvarı yıkmak içinse, patlama bizi daha biz buradan çıkamadan öldürür. Open Subtitles مهلًا، إن نويت هدم الجدار بها فسيقتلنا الانفجار قبلما يتسنى لنا الخروج.
    Dağı eski haline getirmek ve madeni yıkmak bir hafta sürer. Open Subtitles سنستغرق أسبوعاً فى تحطيم المنجم وإعادة الجبل إلى سابق عهده
    Zeki bir katil, Mavi Orkide'yi suçu masum bir adamın üzerine yıkmak için kullanır ve küçük elmasları elinde tutardı. Open Subtitles القاتل الذكي سيستخدم الأوركيد الأزرق لتلفيق تهمة قتل لرجل بريء ويحتفظ بالألماس الصغير.
    Böylece onun imparatorluğunu yıkmak için başlatmış olduğunuz panik dalgasından da haberi olmayacaktı. Open Subtitles مما من شأنه أن يبقيها على غير علم بالهلع الذي ألهمت به نفسك لضمان تدمير امبراطوريتها
    Birisinin umutlarını ve hayallerini yıkmak için bir yol arıyorsan, evet öyle. Peki ya senin? Open Subtitles فقط إذا اعتبرتِ تدمير آمال أحدهم وأحلامه ليلة عصيبة
    Minibüsünü ana kirişlerden birinin altına koymuşsun, binayı yıkmak isteyen birinin koyacağı yere yani. Open Subtitles لقد تركتي سيارتك تحت العمود ألاساسي وهو بالضبط المكان الذي كنتي تقصدين لو أردتي تدمير المبنى
    Neden bütün generallerim köprülerimi yıkmak istiyor? Open Subtitles لماذا يريد كل جنرالاتي تدمير جسوري؟
    Komünizm tüm bunları yıkmak için mi çıktı? Open Subtitles أكانت الشيوعية تنوي تدمير كل هذا؟
    Ama zamanla her şey değişiyor, "ve aileye yeni katılanlar olduğu için"... çok sevmemize rağmen, "eski evi yıkmak zorunda kaldık". Open Subtitles لكن الأمور تغيرت مع عائلتي كان علينا هدم منزلنا القديم الذي نحبه
    Bir olduğumuzun farkına varmak için, aramızdaki duvarları yıkmak. Open Subtitles هدم الجدران التي تحول بيننا كي ندرك أننا واحد.
    Bu mahkumlar borçlarını ödemiyor, beni yıkmak için fırsat kollayanlara yardım ediyorlar, bu yüzden de hepsi cezalandırılacak. Open Subtitles . هؤلاء السجناء لا يدفعون سبب طريقتهم , هم يساعدون الذين يريدون هدم سلطتي . لذا ، هم يجب أن يعاقبوا
    Bu duvarı gerçekten de yıkmak istiyorum Helen. Ama... Open Subtitles أريد تحطيم هذا الجدار أريد هذا هيلين ولكني
    Cinayeti üzerine yıkmak için gereken her şeyi verecek. Open Subtitles سيعطيكِ كل ما تحتاجينه لإثباتِ تهمة القتل به.
    Her biri güçlü vücutlarınızı yıkmak için yeterli elektrik voltuna sahip. Open Subtitles كلٌ من هذه الأسلاك يحمل كمية كهرباء كافية لتدمير أجسادكم القوية
    Evet. Turizm o duvarları yıkmak ve insanların birbiri ile iletişimini sağlayabilmek ve arkadaşlıkları oluşturmak için en iyi sürdürülebilir yöntem. TED السياحة هي أفضل طريقة مستدامة لهدم تلك الجدران وإنشاء طريق مستدام للتواصل مع بعضنا وتكوين صداقات.
    Bu evliliği yıkmak istiyorsan neden yetişkin birini bulmadın? Open Subtitles إن أردتِ إفساد زواجنا، فلمَ لم تفعلي ذلك مع راشد؟
    Ve burada bir efsaneyi yıkmak gerekirse birçok kişi bilgisayar virüsü tarafından enfekte edildiğinizde bunun sebebinin bir porno sitesinden kaynaklandığını düşünür. TED و لأقوم بهدم تلك الخرافة هنا العديد من الناس يعتقدون أنه حينما يصاب جهاز الحاسب بفايروس، فالسبب يعود لتصفح بعض المواقع الإباحية.
    Ve bunu yıkmak ve o küçük deliğe yaşayan geri dönün. Open Subtitles ستتمكن من شراء ذلك المبنى و هدمه و تعود للعيش في تلك الحفرة الصغيرة
    Doğru ya. Bu güzelim eski binayı görünce yıkmak istemişsindir. Open Subtitles صحيح ، هذا مبناً جميل ، وأنت هنا لهدمه
    Suçu üzerine yıkmak için yüzünü görmek. Open Subtitles يحاول أن يتفحصه لعله يمكن أن يلقي عليه التهمه.
    Endişeleniyorsan söyleyeyim suçu üzerine yıkmak için tam adamını buldum: Open Subtitles إذا كُنت قلقاً لقد وجدت الرجل المُناسب لتلفيق التُهمة له
    Tüm bu işleri üzerine yıkmak adil değil, değil mi? Open Subtitles أعني ليس عدلاً مني لوضع كل ذلك الحمل عليك ، أليس كذلك ؟
    diyorlar. Yalnız bir kadını yıkmak daha kolaydır. TED من السهولة بمكان أن تحطم امرأة وهي لوحدها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more