"yılanı" - Translation from Turkish to Arabic

• الثعبان
• الأفعى
• ثعبان
• أفعى
• الافعى
• الثعابين
• أفاعي
• افعى
• ثعابين
• الأفاعي
• أصلة
• بثعبان
• ثعبانين
• ذباب
• الأفاعى

Laboratuvarından getirdiğim yılan yerli bir yılanı alt edebilecek durumdaydı.
الثعبان الذي احضرناه من مختبرك تزاوج مع ثعبان يتوطن الجزيرة

Nadir bulunan bir türdür. Onu da götürüyordum. Brezilya cam yılanı.
انها نوع نادر من الثعبان البرازيلى الزجاجى

Sonra sen elinden geleni yapıp yılanı dışarı çıkartıp Sarah'ı kurtarabilirsin.
ثم أن يمكن أن تفعل ما بوسعك لإخراج الأفعى وإنقاذ سارة

Geriye kıvrık yüzlerce dişle yılanı ganimetinden vazgeçirmenin hiçbir yolu yok.
بمئات الأسنان المعقوقة للخلف فلا مجال أن تتخلّى الأفعى عن غنيمتها

Sizi temin ederim adamlarımdan hiçbiri bir yılanı yada başka birşeyi çalmaz.
أؤكد لك بأن لا أحد من رجالي سيسرق أفعى مجلجلة أو اي شيء أخر

yılanı, flütün müziği çekmiş olmalı.
الثعبان لابد أنه قد جاء عند سماعه عزف الناى.

Ağaçtan inmemi istedi ve bana vermek istediği bir yılanı hipnotize etti.
أرادت مني أن أنزل من الشجرة و لقد قامت بتنويم الثعبان الذى أرادت إعطائى إياه

Demiryolunu inşasını hatırlamak istedim... demir yılanı.
اردت ان اتذكر بناء السكة الحديدية الثعبان الحديدى

En azından piyanonun içindeki yılanı çıkarabilirsin.
وهلا أخرجت ذلك الثعبان من البيانو على الأقل؟

Tabutun altında bir delik olacak ve oradan yılanı içeri göndereceğim.
سأفعل بـ 5000 دولار كفن به ثقب سفلي ندخل منه الأفعى

Pekâlâ, yılan barınağına gidelim, müdürü bulalım, o da bize doğru yılanı bulsun.
حسناً، إذاً نصل إلى مأوى الزواحف، نجد الأمين، ونجعله يحضر لنا الأفعى الصحيحة.

Yani, dans eden vücudunuzla yılanı çağrıştırmak o zamanlar yeryüzünü kesen nehirlerin görüntüsünü yansıtıyordu; suyun akışını canlandırmak için.
لذلك تمثيل حركة الأفعى عبر جسدك الراقص هو إستحضار صورة الأنهار المتدفقة عبر الأرض و إلهام طاقة المياه الواهبة للحياة

Hayvan kontrol, ağaç yılanı diyor.
مراقبة الحيوانات الرجل يعتقد انها ثعبان شجرة.

Tam karşılığı, Bir Boiga cyanea, kedi yılanı olarak da bilinir.
لأكون مُحدداً، ثعبان العيون الخضراء المعروف أيضاً باسم الثعبان القط

Bilirsin bu çok cıvık. Kimse bunu istemez. Şimdi kendini küçük, meraklı bir bahçe yılanı olarak farzet.
أتعلم ، هذا ردئ جداً ، لا أحد يريد هذا الآن لندعي أنك ثعبان حديقة فضولي ..

Bir dilim bataklık yılanı atıp, karıştıralım kazanı.
شريحة أفعى مستنقع لزجة فورنها وحمصنها فى المرجل

Ufak bir fark, Birisi çok zehirli bir Afrika yılanı iken diğeri Karayiplere özgü bir festival dansıdır.
قليل جدا.. غير ان واحدة هى أفعى سامة قاتلة و الأخرى هى رقصة كاريبية مبهجة

Ya oradan Mercan yılanı diye özel bir operasyon grubu?
ماذا عن الواحدات الخاصة التى تدعى الافعى المرجانية

Genellikle keme yılanı gibi büyük yılanları tüketirler; hatta kobraları bile yerler.
وعادة ما يأكلون الثعابين الكبيرة مثل الثعابين الفئران، او حتي الكوبرا نفسها

Niue'deki bu Pasifik adası, evrende kendine has özelliği olan bu deniz yılanı türüne ev sahipliği etmektedir.
تعتبر جزيرة نيوي في المحيط الهاديء موطناً لجميع أفراد هذا النوع من أفاعي البحار

- İki bacaklı bir boa yılanı terbiyecisi. - Gitseniz iyi olacak.
انه افعى بساقين من الافضل أن تغادرى المكان

Şuan en büyük sıkıntımız saklanabilecekleri binlerce delik buldukları zaman. o dört yılanı bulmak olacak.
اكبر مشكلة تواجهنا الان هي العثور علي اربعة ثعابين علي متن غواصة عندما يكون هناك الاف الاماكن ليختبئوا فيها

Çok fazla Belarus yılanı var. Hangisinin olduğunu bilmeye imkân yok.
هناك الكثير من الأفاعي البيلاروسية، من المستحيل أن نعرف من المنشودة.

Şimdi, bu Belle, üç yaşında bir boğa yılanı.
هذه الأفعى تسمى بيل و هي أصلة عاصرة عمرها 3 سنوات

Hem şovda olamayacağım hem de yılanı kaçıracağım.
انا لن اكون بالعرض وسوف يتم ابدالى بثعبان

Bir anda boğdu hiç acımadan canı Gurur ve Şüphe adlı iki müthiş yılanı.
وأولى فصوله* أن يتعقب ثعبانين... الكبرياء والـ*... *اللا يقين

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır dedim ya, yanılmışım.
ما قلته بشأن الحصول على ذباب أكثر بوجود العسل

ELLE DRIVER Ölümcül Engerek yılanı Ölüm Timi Üyesi
ايلى درايفر - أحد أعضاء فريق الأفاعى للاعدام