"yaşadığında" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما يعيش
        
    • وتعيشى
        
    • عندما تمرين
        
    Oğlanlarla kızlar aynı evde yaşadığında tuhaf durumlar olabilir. Open Subtitles عندما يعيش أولاد وفتيات في نفس المنزل ربما تظهر مواقف غريبة
    Sürünün içinde bir iblis yaşadığında ve onlarla arkadaşlık ettiğinde bütün bir neslin çift cinsiyetliliğe kurban gittiğini söylerler. Open Subtitles ضاعت أجيال كاملة أمام الخنوثة ويقولون أن هذا يحدث عندما يعيش شيطان بين القطيع
    Bir kişi New York'ta yaşadığında filmlerde gösterildiği kadar etkili bir biçimde mafyanın varlığını hisseder mi? Open Subtitles عندما يعيش المرء في (نيويورك) لا معنى واضح بوجود الأشرار من رجال عصابات المافيا كما يتم تمثيلهم في الأفلام؟
    Çalıştığında ve yaşadığında... ve kim olduğunu bildiğinde, hayat kolaydır. Open Subtitles عندما تعملى وتعيشى وتعلمى من أنت حينها ستكون الحياة أسهل
    Çalıştığında ve yaşadığında... ve kim olduğunu bildiğinde, hayat kolaydır. Open Subtitles عندما تعملى وتعيشى وتعلمى من أنت حينها ستكون الحياة أسهل
    Güzel, ama bazen, zor şeyler yaşadığında, düşünme şeklin değişebilir. Open Subtitles جيد لكن أحياناً عندما تمرين بظروف صعبة فتقوم بتغيير طريقة تفكيرك
    Bir kişi New York'ta yaşadığında filmlerde gösterildiği kadar etkili bir biçimde mafyanın varlığını hisseder mi? Open Subtitles عندما يعيش الشخص في (نيويورك) هل يشعر بشكلٍ واضح، بوجود المافيا كما هو في الأفلام؟
    Bu şekilde birin kaybettiğinde böyle berbat şeyler yaşadığında hayatına devam etmek zorundasın. Open Subtitles عندما تفقدين شخص ما بتلك الطريقة عندما تمرين بمرحلة مثل الجحيم يجب ان تثابرين وتستمري
    Gwen böyle bir tecrübe yaşadığında bazen aklın bir şeyler uydurur. Open Subtitles (غوين)، عندما تمرين بتجربة مؤلمة صادمة أحياناً يختلق عقلكِ الأشياء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more