Bir çok gövde hasarı var. yaşam desteği zayıflıyor. | Open Subtitles | لدينا العديد من الثقوب في جسم السفينة دعم الحياة ينهار |
Jaffalar girmeye çalıştığında, bölüm tamamen kapatıldı ve yaşam desteği kesildi. | Open Subtitles | وعندما حاول الجافا دخول القسم أغلق وتوقف دعم الحياة |
Olumsuz, Yarbay. Komuta Odası'nda yaşam desteği yok. | Open Subtitles | لا أيتها المقّدم تعطلت أجهزة دعم الحياة فيها |
Köprüüstü ve kontrol arayüzü odasındaki enerji ve yaşam desteği ölçümlerini alıyorum. | Open Subtitles | حسناً أنا أقرء طاقه دعم الحياه فى كلا القمره وغرفه واجهه التحكم |
Motorlar yaşam desteği... | Open Subtitles | المحركات , الدعم الحيوي |
İlk önceliğimiz yedek güç. Sonra hiper motor ve yaşam desteği. | Open Subtitles | أولويتنا الأولى الطاقة الإحتياطية ثم الدفع الفائق ودعم الحياة |
Yangın söndürme sistemiyle yaşam desteği arasında bir hat yarattı. | Open Subtitles | بين نظام مكافحة الحرائق ونظام دعم الحياة |
Buradaki yaşam desteği olan diğer tek gemiyi parçalamış olursun. | Open Subtitles | ستقوم بتدمير السفينة الوحيدة مع أنظام دعم الحياة القادره |
Bu bir uzay gemisi, bu da demek ki yaşam desteği kaynağımız sonsuz değil. | Open Subtitles | هذه مركبة فضائية أي أنّ أنظمة دعم الحياة محدودة |
Çevresel tarayıcılar düzgün yaşam desteği tespit etti. | Open Subtitles | المجسات البيئية تشير إلى توفر دعم الحياة |
yaşam desteği hala tam güç çalışmıyor ama en azından donarak ölmeyeceğiz. | Open Subtitles | نظم دعم الحياة لا تعمل بكامل القوي لكن على الاقل لن نتجمد حتى الموت. |
yaşam desteği tamir edeceğim ve sonra sen ve ben, ve geri kalan herkes nefes almakta ve düşünmekte daha iyi olacak. | Open Subtitles | سيصلح نظام دعم الحياة وبعدها سيكون انت وانا والجميع قادر علي التنفس |
yaşam desteği sızıntıyı telafi eder ama olması gerekenden daha hızlı oranda enerjimizin düşmesine neden olur. | Open Subtitles | دعم الحياة يقو بالتعويض عن التسريب ولكنه يسبب لنا استنزافاً بالطاقة بمعدل أسرع بكثير مما يجب أن يكون |
yaşam desteği pillere düşündüğümden daha kötü yük olmuştu. | Open Subtitles | كان إستنزاف سلالة دعم الحياة على البطاريات أسوأ مما كنت اعتقد |
Özgüdüm radyofarının tersi rotasına kilitlendi ve seni eve götürene kadar yetecek yaşam desteği var. | Open Subtitles | كانت مؤمنه على منارة التوجيه كي لايتم تغيير اتجاهها وهناك ما يكفي من دعم الحياة متبقي ليعيدك للمنزل |
yaşam desteği sunan biyolojik işlevlerin çöküşü. | Open Subtitles | ومن هو انهيار من الوظائف البيولوجية أن دعم الحياة. |
Şunu demek istiyorum, kendinizi bu odada aniden karanlığa gömülü bir şekilde sadece çıkış yolunu aradığınızı, bazen geniş boşlukta yüzdüğünüzü, bazı zamanlarda ise ince bir kılavuzu takip ederek koltukların altında emeklediğinizi, sadece bir sonraki nefesinizi sağlamak için yaşam desteği beklediğinizi düşünün. | TED | أعني، تخيل نفسك هنا في هذه الغرفة، لو أنك دخلت فجأة في ظلام، ووظيفتك الوحيدة هي إيجاد المخرج، في بعض الأحيان سِباحةً خلال هذه المساحات الكبيرة، و في أحيانٍ أخرى زحفًا تحت المقاعد، متتبعاً خطاً توجيهياً رفيعاً، منتظرًا فقط دعم الحياة لتوفير نفسك التالي. |
- Sürpriz değil, onu gemiye alır almaz yük bölümünden yaşam desteği çektik. | Open Subtitles | ليست مفاجئه إعتِباراً بأننا أبطلنَا أنظمه دعم الحياه فى خليجَ الشحنَ عندما حَصلنَا عليه على السفينةِ |
Gemim pekçok seviyede yaşam desteği kaybetti. İletimi daha fazla koruyamam. | Open Subtitles | لقد فقدت سفينتى نظام دعم الحياه فى العديد من الأماكن، لن يكون بإستطاعتى إصلاح الإرسال |
Eğer yaşam desteği tehlikeye girdiyse, gemiyi tamir için indirmiş olabilirler. | Open Subtitles | إذا فشل دعم الحياه ربما يكونوا هبطوا بالسفينه لإصلاحها |
Motorlar yaşam desteği... | Open Subtitles | المحركات , الدعم الحيوي |
Konum belirleme, yaşam desteği gibi alanlara müdahale ederek karmaşık bir virüs, Anubis'in gemiyi terk etmesine yol açmış olabilir. | Open Subtitles | بالتدخل في الملاحة ودعم الحياة فيروس معقد جعل أنوبيس يترك السفينة |
Her birinin iniş kapsülünde iki yıl yetecek yaşam desteği vardı. | Open Subtitles | كُل حجرة شخص تهبط هُناك تكون كافية لدعم الحياة لعامين. |