"yakalandı" - Translation from Turkish to Arabic

    • القبض عليه
        
    • قبض عليه
        
    • اشتعلت
        
    • اعتقل
        
    • القبض على
        
    • أصيبت
        
    • ضُبط
        
    • إلقاء القبض
        
    • تم أسره
        
    • علق
        
    • قُبض عليه
        
    • قبض على
        
    • الإمساك به
        
    • أصابه
        
    • أعتقل
        
    Pekâlâ, adam burada yakalandı. Yani ülkenin diğer ucundan gelmiş. Open Subtitles حسناً تم القبض عليه هنا هذا يعني بأنه عبر البلد
    Pekala, adam burada yakalandı. Yani ülkenin diğer ucundan gelmiş. Open Subtitles حسناً تم القبض عليه هنا هذا يعني بأنه عبر البلد
    Bu adam boyalı kıyafetler ve küpelerle gösteriş yaparken yakalandı. Eğlence. Open Subtitles هذا الرجل قبض عليه و يضع طلاء و أقراط في الفرقة
    Bu yüzden ilk önce tavuk hırsızları yakalandı ve onlar tutuklandı. Open Subtitles هكذا اشتعلت أولا لص الدجاج وألقينا القبض عليه
    Extasy satmaktan ve bir kişiye saldırmaktan birkaç kez yakalandı. Open Subtitles اعتقل عدة مرات لمتاجرتة بحبوب الهلوسة و اعتداء منذ مدة
    Bir gurup silahlı Şii Terörist, bu gün Madrit'te yakalandı. Open Subtitles تم القاء القبض على جماعة شيعية مسلحة اليوم فى مدريد
    Birkaç yıl öce zatürreye yakalandı ve aile doktorların tedavisine izin vermedi. Open Subtitles سنوات عديدة مضت، أصيبت بالتهاب رئوي، ولم تود العئلة ترك طبيب يعالجها.
    Belki de kurban gerçekten başka bir adamın kızı ile uyurken yakalandı. Open Subtitles ربما الضحية ضُبط نائماً مع فتاة لرجل آخر.
    Adam okul bölgesinde gizli bir polise iki kez ot satmaya çalışırken yakalandı. Open Subtitles لقد تم إلقاء القبض عليه وهو يبيع الحشيش لشرطي مُتخفي بساحة مدرسة مرتين
    2004 yılında, bir FBI muhbir operasyonunun parçası olarak yakalandı. TED تم إلقاء القبض عليه في 2004 من قبل مكتب التحقيقات الفدرالي.
    Kasabadan mı ayrıldı yoksa Moon Il Seok'a mı yakalandı? Open Subtitles هل غادر البلده ، أم قبض عليه مون آيل سوك؟
    Buz gibi soğuk bir gecede genelevde yakalandı. Open Subtitles اشتعلت في منزل من السمعة السيئة ليلة باردة وفاترة واحد،
    Lee Harvey Oswald adında bir adam zanlı olarak yakalandı... sonra da dün Jack Ruby adında biri tarafından öldürüldü. Open Subtitles رجل يدعى لي هارفي أوزوالد اعتقل كمشتبه به ثم قتل أمس على يد رجل يدعى جاك روبي
    Suçlu yakalandı ve bisikletimi geri vermesini ve özür dilemesini sağladılar. TED تم القبض على المشبوه به، وأرغموه على إرجاع دراجتي لي، وأرغموه أيضًا على الاعتذار لي.
    Birlikte gitme niyetinde olduğumuzdan, daha planlamanın başlarındayken beyin tümörüne yakalandı. TED كنت و إياها في المراحل الأولى من التخطيط. و نوينا الذهاب معا. عندما أصيبت بورم في الدماغ
    Kaptan Marvel yakalandı eğer onu kurtarmak istiyorsak, takım gibi hareket etmeliyiz. Open Subtitles , كابتن مارفل تم أسره . ونحن يجب ان نتصرف كفريق لأنقاذه
    Bu kablo yüzünden elektrik akımına yakalandı. Open Subtitles وبسبب هذا السلك علق في ممر تيار كهربائي وتمسك بهذا القطب.
    45'likle yakalandı ki bu kurbanımızdaki iz ile oldukça örtüşüyor. Open Subtitles أجل، قُبض عليه وبحوزته عيار 45. الذي صدف أنّه نفس عيار الرصاص الذي وُجد في ضحيّتنا.
    Üç tanesi eyalet sınırında, çalıntı itfaiye aracında yakalandı. Open Subtitles قبض على ثلاثة منهم في شاحنة إطفاء مسروقة بالقرب من حدود الولاية
    Bu sabah şehir duvarlarının dışından içeri girmeye çalışırken yakalandı. Open Subtitles تم الإمساك به خارج أسوار المدينة هذه الصباح محاولاً العثور على طريقة للدخول
    Aslında hayatının sonlarına doğru bir hastalığa yakalandı ve belki de bunları yapmak için yeterli enerjisi yoktu. Open Subtitles أصابه سقمٌ دفعه لحافة قبره فلعل قواه قد انهارت.
    Kız Öğrenci yurdunda tabancayla yakalandı. Onu nasıl hasta olarak kabul edeceğiz? Open Subtitles لقد أعتقل مع مسدس في سكن الطالبات كيف يمكننا إعتباره مريضاً ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more