"yanına kâr" - Translation from Turkish to Arabic

    • تفلت
        
    • يفلت
        
    • بفعلتك
        
    • بجرمكَ
        
    • يهرب بفعلته
        
    • ويفلت
        
    • عقاب من
        
    • بالإفلات
        
    Gezip dururken yaptıkların yanına kâr kalır. Open Subtitles أن تسافر لكل مكان يمكنك أن تفلت من أي شيء
    Çünkü ben de senin yaptıklarının yanına kâr kalmasına izin vermem. Open Subtitles لأنني بدوري لن أتركك تفلت بدون عقاب أيضاً
    En büyük zararı kendine verdi bence çünkü bu yanına kâr kalmadı. Open Subtitles أعتقد بأنه عرّض نفسه لأذي كبير لأنه لن يفلت بفعلته هذه
    Nasıl bir insan bunun yanına kâr kalacağını düşünebilir? Open Subtitles أي نوع من الاشخاص يظن أنه يفلت من فعلة كهذه ؟
    Bu kasabadaki pek çok kişi oğlum olduğundan cinayetin yanına kâr kaldığına inanıyor. Open Subtitles و لكن هناك العديد في هذه البلدة يظنّون بأنّك من إرتكبها و فريتّ بعيداً بفعلتك لأنّك ابني
    Sonra benim yaptığımı yapabileceksin ve hepsi yanına kâr kalacak. Open Subtitles وبعدها ستتمكّن من فعل ما أفعل، والنجاة بجرمكَ
    Eh bu yanına kar kalmayacak. Ben bir avukatım. Open Subtitles هو لن يهرب بفعلته انا محامية وسوف اتظاهر انه متهم
    Dışarıda 10 Emir'i mazeret gösterip cinayetleri yanına kâr kalan bir katil var. Open Subtitles هناك قاتل في الخارج, يقتل ويفلت من العقاب , يستعمل الوصايا العشر كمبرر.
    Yani, yaptığın yanına kâr kalsaydı anlatır mıydın? Open Subtitles أقصد، إن كان بإمكانك أن تفلت بالأمر هل كنت ستخبر أحداً ؟
    Çünkü bu boktan şeyin yanına kâr kalması için iyilik yapıyor gibi davrandığına inanmıyorum Walker. Open Subtitles لأنني لا أعتقد أنك تتظاهر بأنك تفضل أموراً طيبة حتى تفلت بفعلتك
    Ve şimdi de bu. Bu yanına kâr kalmayacak. Open Subtitles والآن هذا، حسنا، إنك لن تفلت بهذا
    Bunun yanına kâr kalmasına izin vereceğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles هل تتوقع مني أن تسمح لك تفلت من كل هذا؟
    Yani bunu yapanın yanına kâr mı kalacak? Open Subtitles هناك فقط هذا القدر الذي نستطيع فعله إذاً سنتركه يفلت بهذا ؟
    Diğer çocukların aileleri yaptıklarının yanına kâr kalmasına göz yumdular çünkü polis yerine Tanrı'ya bel bağladılar. Open Subtitles والدا الاطفال الآخرين سمحوا له ان يفلت ولم يقولوا لاي احد
    Kaybolan sizin kızınız olsaydı siz de yapanın yanına kâr kalmasını istemezdiniz. Open Subtitles ‫لو كانت ابنتك هي من اختفت ‫فستود التأكد من ان الجاني ‫لن يفلت بفعلته
    Bu pisliğin onun yanına kâr kalacağına inanamazsın. Open Subtitles لن تصدق المصائب التي يفلت منها ذلك الرجل
    Sonra benim yaptığımı yapabileceksin ve hepsi yanına kâr kalacak. Open Subtitles وبعدها ستتمكّن من فعل ما أفعل، والنجاة بجرمكَ
    - Hayır, bunun yanına kar kalmasından korkuyorum. Open Subtitles أنا أخشى أن يهرب بفعلته
    Kimse adamlarımdan birini vurup, bunun yanına kâr olmasını bekleyemez. Open Subtitles لا احد... يضرب أحد من رجالي ويفلت بها لا احد
    Sadece onu yakalamadan önce yaptığının yine yanına kar kalmasını istemiyoruz. Open Subtitles نحن فقط لا نريد له الفرصة للإفلات بدون عقاب من هذا ثانيةً قبل أن نمسكه
    Bu daha ziyade, bir şeyin yanına kâr kalması hissi, yakalanma korkusu, herhangi bir zamanda birisinin bunu anlayacağı. TED إنه شعور بالإفلات من العقاب، والخوف من أن يُكشف أمرك، وأنه في أي وقت، سيكتشف شخص ما ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more