"yandı" - Translation from Turkish to Arabic

    • احترق
        
    • احترقت
        
    • إحترق
        
    • أحترق
        
    • إحترقت
        
    • حرق
        
    • أحرق
        
    • حرقت
        
    • أحرقت
        
    • أحترقت
        
    • الإشارة
        
    • اشتعلت
        
    • محروق
        
    • محروقة
        
    • حروق
        
    Ama o iskele beş yıl önce yandı, haberi okumuşum. Open Subtitles لكن الجسر احترق منذ خمسة سنوات فلقد قرأت عن الموضوع
    Yağlar parafin vazifesi gördü, yavaş ve yoğun bir biçimde yandı. Open Subtitles الدهن فعل مثل ذوبان الشمعة احترق بشكل حار بطئ شديد
    Zane'in modülü. Devreleri yandı. Oralarda yedek parça var mı? Open Subtitles وحدة زاين، إلكترونياتها احترقت هل لديك أيّ قطع غيار حولنا؟
    George'la tanıştıktan sonra üzerine kusuldu aile kulübesi yandı babasının eşcinsel olduğunu öğrendi ve dolgun maaşlı işinden oldu. Open Subtitles منذ أن قابلته، وقد تُقيأ عليها، إحترق كوخ عائلتها، علمت أن أباها شاذ جنسياً، وفُصلت من وظيفة مجزية
    Tiny çok kötü yandı, kulakları ve derisinin çoğu yok oldu. Open Subtitles لكن تاينى أحترق بشكل سئ أذنيه تدمرت كلها ومعظم جلده
    O parçaları arabanızdan çıkarmam tam dört saatimi aldı, şimdi hepsi yandı. Open Subtitles أعنى لقد اخذ 4 ساعات لأخراج أجزاء السيارة والأن كل الأجزاء إحترقت..
    Ama şunu da düşünün bir ev yandı, hayvanlar öldü ama kimse ölmedi! Open Subtitles لكن يجب أن نأخذ هذا بنظر الأعتبار. أولاً حرق المنزل، قتل الماشية،
    Rory'ni vücudunun yarısı kontrol altına alınamayan bir yangın yüzüdnden yandı. Open Subtitles أحرق نصف الجسم روري في حريق التي حصلت خارج نطاق السيطرة.
    Ajay diri diri yandı ve senin tek düşünebildiğin beni yurt dışına göndermek. Open Subtitles أجاى احترق حيا و كل ما تستطيع أن تفكّر به أن ترسلنى خارج البلد؟ لقد قتلته
    Alex vardı, ama bir deneyde feci biçimde yandı. Open Subtitles أحتاج لشريك في المخبر كنت مع أليكس و لكنك احترق بشدة في تجربة
    Alex vardı, ama bir deneyde feci biçimde yandı. Open Subtitles أحتاج لشريك في المخبر كنت مع أليكس و لكنك احترق بشدة في تجربة
    Önem verdiğim her şey ve herkes 4 hafta önce yandı gitti. Open Subtitles كل شخص وكل شي كنت اهتم به احترق منذ اربعة اسابيع
    Çok çalışmaktan, çok kullanılmaktan. Çok uygulanmaktan, hepsi yandı. TED مجهدة في العمل، استخدمت أكثر من اللازم. متجاوزة الحدود، احترقت.
    Sadece son on yılda, Amerika'da, Oregon eyaletinden daha geniş bir alan yandı ve on binlerce ev tahrip oldu. TED احترقت في الولايات المتحدة مساحة أكبر من ولاية أوريغون في السنوات العشر الماضية فقط وتدمّرت عشرات الآلاف من المنازل
    Okul da yandı... insanlar da. Open Subtitles لكن المدرسة كانت أيضا قد احترقت واحترق الناس
    Yıllar önce yandı. Kimsenin tamir edecek parası yoktu. Open Subtitles لقد إحترق من عدة سنوات ولم يوجد مال لإصلاحه.
    Yıllar önce yandı. Kimsenin tamir edecek parası yoktu. Open Subtitles لقد إحترق من عدة سنوات ولم يوجد مال لإصلاحه.
    Benimki, barımla beraber yandı. Open Subtitles ولكنه أحترق عندما أحترقت الحانه التي أمتلكها
    Yaklaşık 7000 kişi öldü... ...ve buradaki Nagata bölgesi gibi bir şehir... ...depremden sonra tümüyle yandı. TED قتل ما يقرب من 0007 شخص، ومدينة مثل حي نجاتا إحترقت بأكملها في الحريق الذي اندلع بعد الزلزال.
    Bu adam vuruldu, bıçaklandı, yandı, otobüs çarptı, ama hala dimdik yerinde. Open Subtitles هذا الرجل قد أصيب بالرصاص أو طعن أو حرق وصدمته حافلة ، وهو ما يزال هناك
    Siz hapisten çıkış kartı dağıtırken dün gece bir tekne daha yandı. Open Subtitles أحرق مركب أخر ليلة أمس وهذه المرة وجدنا جثة
    Yangın çok çabuk yayıldı. Her şey yandı. - Dr. Laughton'a ne oldu? Open Subtitles كان يقوم ببعض التجارب الغريبة، لم تكن نار عادية بل حرقت المنطقة كلها
    Ona ait herşey ve notları yandı ve kendisi de yanarak öldü. Open Subtitles أحرقت نفسها وكل ما معها، قبل ان تموت من الحريق
    Mahkeme binasında yangın çıktı, tüm belgeler yandı." Open Subtitles لقد أحترقت بكاملها أثر حريق في بناء المحكمة
    Yeşil yandı, hareket etmek üzereydim fakat aniden arabam bozuldu. Open Subtitles فقد تغيَّر ضوء الإشارة المروريَّة .. و عندما كنت على وشك الانطلاق فجأة تعطَّلت سيَّارتي
    yavaşça yandı ve daha önce yaptığım içinde sülfür olan roket yakıtlarına göre hoş bir koku çıktı. TED اشتعلت ببطء نوعا ما، لكنها أصدرت رائحة طيبة، مقارنة بوقود الصواريخ الأخرى التي حاولت، والتي توفرت جميعها على الكبريت.
    Derim yandı ve iz kaldı. Open Subtitles جسدي محروق ومجروح.
    Dışları yandı ama içleri hala donuk, dengeliler yani. Open Subtitles محروقة من الخارج ومجمدة من الداخل ، لذا إنها تسقط للخارج
    O hastaların çoğu çok şiddetli yandı. TED بعض هؤلاء المرضى لديهم حروق شديدة الخطورة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more