"yanmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • محترقة
        
    • محروقة
        
    • احترق
        
    • محترق
        
    • المحترقة
        
    • المحترق
        
    • محروق
        
    • حرق
        
    • المحروق
        
    • المحروقة
        
    • أحرقت
        
    • أحترق
        
    • أحترقت
        
    • يحترق
        
    • متفحمة
        
    O bir okul çantası ama içindekiler tanınmayacak derecede yanmış. Open Subtitles إنها حقيبة مدرسية و لكن المحتويات محترقة لا يمكن تمييزها
    İyice açtığımızda, ortaya bedeni ağır şekilde yanmış küçük bir kız çıktı. TED عندما ألزلنا الخرق وجدنا فتاة صغيرة .. كانت محروقة الجسد بصورة بالغة
    Evi yanmış. Yedi çocuğu var ve hiçbir güvenceleri de yok. Open Subtitles لقد احترق ، إن لها سبعة أطفال وليس هناك تأمين لها
    Burada fena yanmış bir kart var. Kimlik tespiti yapılamıyor. Open Subtitles لديّ حبل قصير محترق بشدة هنا، لا يمكنني تحديد الهوية.
    Marketin yakınlarında iki şişe yanıcı madde bulduk ve bazı yanmış bez parçaları. Open Subtitles فلقد وجدوا قرب المخزن زجاجتين تحتويان على مواد قابلة للاشتعال وبعض الخرق المحترقة
    Bir şeyler yaratmış herhangi birisi, o şeyin henüz tam olarak anka kuşuna ya da yanmış kömüre dönüşmediği işte o anı çok iyi bilir. TED أي شخص مبدع يعرف أن هناك مرحلة حيث لا يصبح كطائر الفينيق أو كالفحم المحترق
    Apartmanın karşısındaki mağaza dükkanından bir müşteri 911'i aradı ve yarısı yanmış saçlarımla merdivenlerden aşağıya inip anneme olayı anlattım. TED أحد الزبائن من متجر مقابل للمبنى إتصل على 911 فهرعت جرياً إلى الأسفل لكي أخبر أني و بنصف شعر محروق
    Kötü adam kelepçelenirse kazanmış oluruz Neal, yanmış bir binada kömür olmuşsa değil. Open Subtitles نربح عندما نضع الغلال في الأيادي السيئة ليس عند حرق مبنى و الموت
    Doktor, su kenarında yanmış bir arabanın içinde ceset bulduk. Open Subtitles ايتها الطبيبه,حصلنا على الجسم في سيارة محترقة في الواجهة البحرية
    Bu zaten yanmış olan sahalar gelecekte çıkacak yangınların araziye yayılmasını yavaşlatacaktır. TED سيكوّن رقعاً محترقة مسبقاً على الأرض ستقاوم تدفق الحرائق في المستقبل
    Küllerin içinde yanmış odun parçaları, toz ve çakıl çıktı. Open Subtitles الوعاء إحتوى على قطع خشبية محروقة صلب, غبار و حصى
    Çünkü eğer ulaşmadıysa, hepimiz yanmış tost makinelerine döneriz. Open Subtitles دعنا نأمل ذلك ، لأنه إذا لم يحدث فأننا سنصبح مثل أداة تحميص محروقة
    Yıllar önce yanmış ve terkedilmişti ama içimde onunla ilgili bir his vardı. Open Subtitles لكنه احترق منذ عدة سنوات تركوا للموت لكن كان لدي شعور ما بشأنه
    Gözlerin, gözyaşından öylesine kapanmıştı ki o caddede yerde yatan yanmış cesedin bana ait olmadığını göremedin. Open Subtitles عيناك كانتا ممتلئتان بالدموع كى ترى اننى لم اكن الشخص الذى احترق فى ذلك الشارع
    Bu yanmış,nasırlaşmış ten... ..sıcağa,soğuğa yıllara meydan okuyor.... Open Subtitles هذا الجلد, جلدك محترق, خشن يتحدى الحر, البرد, السنين
    yanmış ağaçlar sonsuza dek kalır_BAR_çünkü çürümezler. Open Subtitles تبقى الأشجار المحترقة واقفة إلى الأبد، لأنها لن تتعفن
    Bu yanmış lastik gibi kokuyor. Open Subtitles رائحة هذه الصلصلة الهولندية كرائحة المطاط المحترق
    yanmış fındık kokusu mu geliyor? Benden mi geliyor yoksa? Open Subtitles هل هُناك رائحة بندق محروق أو ما شابة، يا رفاق؟
    O kadar şiddetli yanmış ki, çimento resmen süngere dönüşmüş. Bu kadın da bardaymış. Open Subtitles رجل الاطفائية قال أن الحريق شديد لدرجة أنه حرق الاساسات و حولها الى اسفنج هذه المرأة كانت في الحانة
    Çocuklarımızın yememesi için biraz yanmış pirincimiz vardı. Ona bile kurt gibi saldırdılar. Open Subtitles كان عندنا بعض الرزّ المحروق الذي لم يأكله أولادنا فأنهالوا عليه مثل الذئاب
    Taji'yi konusunu öğrenmem şöyle oldu, Steve Pink bana bir e-posta yolladı ve içinde o arabanın yanında yanmış cesedin fotoğrafı vardı. TED الطريقة التي علمت بها عن طاجي كانت أن بينك أرسل لي رسالة إليكترونية , وملصق بها صورة للجثة المحروقة خارج السيارة .
    Tamir vagonu efendim, yanmış. İki süvari de ölmüş, Barry ve Williams. Open Subtitles عربة اصلاح الخطوط ، سيدي، أحرقت اثنان من القوات، باري ويليامز، ماتا
    Hatta, o kadar yakın ki, montunuz tüfek ateşiyle hafif yanmış. Open Subtitles قريب جداً، في الحقيقة، حتى معطفك أحترق من نار البنادق
    Çok büyük bir yangın çıkmış ve eski hastane yanmış. Open Subtitles من الواضح أنه شب حريق مريع و أحترقت المستشفى القديمه عن آخرها
    Eğer Boynuzlu Kral geri dönerse yanmış bir parmaktan çok daha fazla şey için endişelenirsin. Open Subtitles ولو الملك ذو القرن عاد سوف يكون لديك أمور أهم تقلق منها عن أصبع يحترق
    Kayıp bir hırsız, kayıp bir kız ve pencereden atlayan bir şüpheli ve morgta yatan kimliği belirsiz, yanmış bir cesetle uğraşıyorum. Open Subtitles وفتاة مفقودة ومشتبه به قفز من النافذة وجثة متفحمة مجهولة الهوية في المشرحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more