"yapmasına" - Translation from Turkish to Arabic

• يفعل
• بفعل
• يفعلها
• بالقيام
• ليفعل
• تفعل هذا و
• بفعلها
• يقوم بما
• فعل هاذا
• بأن يقوم
• تقوم بما
• تقوم بنفسها بغسيل

Buraya gelin, buraya gelin. Bunu yapmasına müsaade edecek misiniz?
تعال هنا ، تعال هنا هل ستتركه يفعل هذا ؟

John; ona, kırkından önce olmaz dediğin ama bu yaşa gelmesine rağmen hala daha yapmasına müsaade etmediğin şeyin akıbetini soruyor.
أن تدعيه يفعل هذا الشيء الذي أخبرتيه ذات مرة أنك ستدعينه يفعله في عيد ميلاده الأربعين، ولكنه لم يفعله حتى الآن.

Hikayesine bağlı kalıyor. Eğer cinsel olarak birlikteyseler bunu yapmasına imkan yok.
إنّه متمسّك بروايته، مُحال أنْ يفعل ذلك لو أنّهما على علاقة جنسيّة.

Ama aynı şeyi, başka kızlara da yapmasına izin veremezsin.
لا يمكنك ان تسمحى لة بفعل هذا مع فتيات اخريات.

Umarım yoktur-- Bütün bu zırvalıklarla beni yapmasına izin veriyorum.
أنا لا أمل ذلك ليس مع الأشياء التي أتركه يفعلها لي على أي حال إنتظر هنا

Ahlaksızlık yapmasına izin vermesi, onun da istediğini yapmasını sağlıyor.
يدعِها تفعل ما تشاء كذلك هي تدعه يفعل ما يشاء

Halkı aydınlatarak küçük çocukların aptalca şeyler yapmasına engel olmakla büyük gurur duyuyoruz.
ونحن فخورون جداً بتقديم المعلومات الى الناس بحيث لا يفعل الأطفال الصغار مثل هذا أفعالاً غبية.

Kendini kaybedebiliyor. İstediğini yapmasına izin vermeliyiz.
أنه مثير للأهتمام حقاً فأننا ندعه يفعل ما يشاء

Beni öldürmek isteseydiniz Fred'in yapmasına izin verirdiniz.
أننى أعتقد أنك لو أردت أن تقتلنى لتركت فريد يفعل هذا

İğrenç bir yer. Hemşireler büyükbabamın hiçbir şey yapmasına izin vermiyorlar.
ذاك المكان سيء، الممرضات لا يتركن جدي يفعل أيّ شيء

Size ne dedim? Lütfen! Bana bunu yapmasına izin vermeyin.
هذا ما أخبرتكم عنه أوه,أرجوكم,لاتدعوه يفعل هذا بى

Benim görevim o çocuğun budalaca bir hata yapmasına engel olmaktı.
واجبي، سيدى،لاحافظ عليه وان ارى ان الشاب لا يفعل حكم خاطىء احمك

Korkunun içime girmesine izin verdim. Kontrolü ele geçirmesine.İşini yapmasına...
بأن أتك الخوف يتملكني و أن يفعل ما يفعله

- Bunu yapmasına izin veremeyiz. - KatıIıyorum, efendim.
نحن لا نستطيع ان ندعه يفعل هذا انت تعلم باني اوافقك يا سيدي

Hayatında önemli biriydi ve canı ne isterse yapmasına izin verdin!
مجرد شخص كبير فى حياتك تركتِه يفعل ما يريد

Bayan! Köpeğinizin bunu yapmasına izin veremezsiniz!
سيدتي , لا يمكنك أن تدعي كلبك يفعل هذا هنا

Bunu yapmasına izin veremeyiz. Hayatımı, sana karşı bir silah olarak kullanıyor.
لا يُمكن أنّ نسمح لها بفعل ذلك، إنها تستخدم حياتى سلاحاً ضدكَ.

Ama bunu kendim halledeceğim çünkü ben asistanların işimi yapmasına müsaade etmem.
ولكنّني سأقوم بفعل ذلك لوحدي لأنّني لا أقوم باستخدام المساعدين للقيام بعملي

Bunu yapmasına izin verirsem, muhtemelen kendisini öldürecek.
الاَن، إن تركته يفعلها على الأرجح سيقتل نفسه

Başkasının yapmasına izin veremezsin, ... yoksa ağabeyin zarar görür.
لا يمكنك السماح للغير بالقيام بذلك وإلا سيتأذى أخيك

Hiçbir devlet başkanının böyle birşey yapmasına, ya da böyle bir poziyonda olmasına güvenlikler tarafından izin verilmez.
لا يمكن لرئيس دولة ان يسمح له بواسطة فريق الامن و لا ان يكون في الموقع ليفعل هذا

yapmasına izin vermelisin.
أتعرف شيئاً، دعها تفعل هذا و حسب.

Ve tekrardan aynı şeyleri bize yapmasına izin veremezdim. Mrs. Kramer, neden dün gece
ولم أستطع السماح له بفعلها مجددا لنا سيدة كرامر, لماذا اقتحمتي

- Ne istiyorsa yapmasına izin ver. Seks kasedi yapmalısınız. - Ben yapardım.
دعيه يقوم بما يشاء، يجب أن تقومي بتسجيل فيديو جنسي إنني أريد ذلك

Ne demek istiyorsun? Birinin bunları kendine yapmasına...
... ماذا، أيعني هاذا بأنه أرادد من شخصٍ ما فعل هاذا

Üzerimde karaciğer ve CAT taraması yapmasına izin verdim.
لقد سمحت له بأن يقوم على مسح الكبد و الطحال لي حتى الأشعة المقطعية

- ...istediğini yapmasına izin vermek - Koy telefonu yerine.
وأدع شخصية " ترايسي جوردون " المضحكة تقوم بما تريده

Olmaz. Müdür yardımcımızın şampuan yapmasına izin veremeyiz.
ان ندع نائبة المدير تقوم بنفسها بغسيل الشعر بالشامبو