Ve hepimiz yaklaşık buranın yarısı kadar bir yerde uyurduk. | Open Subtitles | وكلنا جميعا نمنا في غرفة واحدة تقريبا بنصف حجم هذه |
Umarım kulağa geldiğinin yarısı kadar da olsa etkili olmuştur. | Open Subtitles | كنت آمل أن يبدو الأمر بنصف الروعة التي يبدو عليها. |
Brian'ın yarısı kadar aileden olsam şunları bilirdim: Chris'in en sevdiği dondurma... | Open Subtitles | لو كنتُ بنصف أبوبته لعلمتُ أن الأيس كريم المفضل لـ كريس هو.. |
Anneliğinin yarısı kadar senatörlük yaparsan, bu ülke gerçekten iyi ellerde demektir. | Open Subtitles | لو كنت كسيناتور نصف ما أنت كأم فهذه البلاد في أيد أمينة |
Aynı strateji, mesaneden çok küçük bir parça alıyoruz, posta pulunun yarısı kadar. | TED | و بنفس الاستراتيجية السابقة نأخذ قطعة صغيرة جدا من المثانه اصغر من نصف حجم طابع بريد |
Bu şekilde muazzam miktarda, öngörülen fiyatın 1/8 maliyetiyle, öngörülenin yarısı kadar petrolü tasarruf edebiliriz. | TED | هناك كمية مهولة من الغاز لادخارها حوالي نصف الغاز المتوقع بحوالي ثمن سعره. |
Sen de baban gibi insana pis pis bakıyorsun ama senin bakışın onun yarısı kadar etkili çünkü yani işte bir gözün yok ya hani. | Open Subtitles | تبدي نظرة أبيك البغيضة عينها، عدا أنها تساوي نصف تأثيرها لأنك تنقصك عين. |
Bana, ona davrandığının yarısı kadar bile nazik davranamaz mısın? | Open Subtitles | أيمكنك أن تكون بنصف هذا اللطف معي كما كنت معها؟ |
Fakat bugünkü adam ve onun sorularının yarısı kadar bile değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بنصف القدر الذي أخافني به هذا الرجل اليوم بأسئلته |
Ama sizin için yeterince iyi değildi, leydim. yarısı kadar bile. | Open Subtitles | لم يكن جيداً بما يكفي لك يا سيدتي, ولا بنصف الجودة |
Eğer benimkini de kendininkinin yarısı kadar güzel yaparsa beni tatmin eder. | Open Subtitles | اذا صففت شعري بنصف جمال ما تصففه لشعرها سأكون راضية تماماً عنها |
Sağlık önlemleri çok kötü ve hatırladığınız gibi bizim eski aşımız olması gerekenin yarısı kadar çalışıyordu. | TED | الصرف الصحي سيء جدا و لقاحنا القديم ، كما تعرفون ، عمل بنصف الإنتاجية المتوقعة له |
Yani, Mars Dünya'nın yarısı kadar da olsa gayet büyük bir yer. | TED | إذا المريخ كوكب كبيرٌ رغم أنه بنصف حجم كوكب الأرض |
Anneliğinin yarısı kadar senatörlük yaparsan, bu ülke gerçekten iyi ellerde demektir. | Open Subtitles | لو كنت كسيناتور نصف ما أنت كأم فهذه البلاد في أيد أمينة |
maliyeti bunun yarısı kadar eder. | TED | فان ذلك المبلغ يعتبر نصف ما سيكلفه خط انابيب ألاسكا |
Ama bu bile benim bugüne kadar etiketlediğim en büyük tunanın yarısı kadar. | TED | ولكن هذا حوالي نصف حجم أضخم سمكة تونة تم وضع بطاقة عليها |
Ayrıca kendinin yarısı kadar kuvvete karşı çok fazla adam kaybetti. | Open Subtitles | فهو فقد العديد من الرجال أمام قوة نصف حجم قوته |
Sen de baban gibi insana pis pis bakıyorsun ama senin bakışın onun yarısı kadar etkili çünkü yani işte bir gözün yok ya hani. | Open Subtitles | تبدي نظرة أبيك البغيضة عينها، عدا أنها تساوي نصف تأثيرها لأنك تنقصك عين. |
Senin olduğunun yarısı kadar baba olabilirsem, yeter bana. | Open Subtitles | حسنا ، إن كان يمكننى أ أصبح فقط نصف الأب اللذى أنت عليه فسأكون أبا لائقا |
Manhattan'ın yüzölçümünün yarısı kadar bir alana küçültebileceğiniz bir cisimden bahsediyoruz. | TED | إنا نتكلم عن جسم نستطيع سحقه إلى نصف مساحة مانهاتن. |
Kariyerimin sizinkinin yarısı kadar onurlu olmasını umabilirim. | Open Subtitles | حسناً، اتمنى فقط ان سيرتي المهنية تكون نصف قدر لمعان سيرتك المهنية |
Ama Kivu'nun yarısı kadar erkekse, hiç zaman almayabilir. | Open Subtitles | لكن لو طلع نصف هذا الرجل كيفو فلن يستغرق الامر طويلا بالمره |
Benim ayaklarım onunkilerin yarısı kadar. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تغيير شكل قدميك |
Henry Terrill'ın yarısı kadar bile değilken asla bir şey yapamazsın! | Open Subtitles | أنت لن ترى اليوم عندما تكون نصف الرجل لهنري تيريل! أَبداً! |
Yetişkinlerin yaptığı işi yarısı kadar sakıza yapıyorlar. | Open Subtitles | يقومون بعمل بالغ مقابل نصف كمية العلكة. |
Annenin yarısı kadar yetenekliysen, üniversiteyi gururlandırmış olursun. | Open Subtitles | و لو أن لديك نصف مواهب أمك ستكونين فخر الجامعه |
Düşündüğünün yarısı kadar detektifsen bu işi bir an önce halledip hepimizin bu işten kurtulmamızı sağlarsın. | Open Subtitles | إن كنت نصف المحقق الذي تعتقده ستحلها بسرعة وتنقذ رقابنا |
Fakat benzer gelişmeyi DNA diziciler ile yarısı kadar zamanda yaptık ve mevcut olduğumuz sürece DNA hiçbir zaman eskimeyecek. | TED | ومع ذلك فقد أحرزنا تقدماً مماثلاً في نصف ذلك الوقت المطلوب لتسلسل الأحماض النووية، وما دمنا نحن موجودون، فالحمض النووي لن يبلى على الإطلاق. |