"yaralanmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • مصاب
        
    • أصيب
        
    • مصابة
        
    • مجروح
        
    • جرح
        
    • تأذى
        
    • تأذت
        
    • إصابة
        
    • مُصاب
        
    • إصابته
        
    • جرحت
        
    • مصابه
        
    • إصابتها
        
    • بجروح
        
    • جرحى
        
    Sarı saçlı, kahve rengi gözlü, gözünden yaralanmış bir erkek görüp görmediklerini sordum. Open Subtitles سائلة عن اي شخص ذو شعر اشقر وعينان بنيتان جاء اليهم مصاب بعينه
    - İki denizci yıldızı. Demek ki savaşta üç kez yaralanmış. Open Subtitles نجمتان من البحرية، هذا يعني أنه أصيب 3 مرات خلال المعارك
    Geçen gün, çok kötü şekilde yaralanmış 21 yaşındaki bir kızın annesiydim. Open Subtitles في ذلك اليوم كنت والدة لبنت في الـ21 من العمر مصابة بشدة
    İbrahim'in annesi, içeride bir adam var ama tanınamayacak kadar yaralanmış. Open Subtitles الشخص الي بالجامع هوة مجروح جروح بليغة ومشوه بحيث لايمكن معرفته
    Sadece derisi biraz yaralanmış. Ufak bir operasyonla düzelir. Bir şeyi yok. Open Subtitles انه جرح سطحي صغير بحتاج لعملية صغيرة , و هذا كل شيء
    O görev başında yaralanmış bir gardiyan, sense Tanrı'yla konuşan bir mahkûmsun. Open Subtitles و هوَ ضابط و قد تأذى أثناء قيامه بالواجب و أنت، سجين معروف عنك أنكَ تتكلّم معَ الرَب
    Doktor, bu enkazdan bir mahkum arıyoruz. yaralanmış olabilir. Open Subtitles دكتور،نبحث عن سجين هرب من الحادثة، يحتمل أنه مصاب
    Okkoto ağır yaralanmış ama Kurt Kız'la birlikte Ormanın Ruhu'na doğru gidiyorlar. Open Subtitles اوكوتو مصاب بشده .. ولكنه مع فتاة الذئاب متجهين الي موقع روح الغابة
    DeForest öyle kötü yaralanmış ki, Wade'e göre havada 500 km uçmuş! Open Subtitles ديفروست عاد مع ويد وهو مصاب بشدة ، يقول .. إن بجسده مائة ثقب
    Bir kaza haberi aldık, çim biçme makinesiyle yaralanmış bir çocuk. Open Subtitles لقد تلقينا نداء حول حادث أصيب به صبى بواسطة جزازة العشب
    Video kaydında komutan Swenson ve arkadaşının boynundan silahla yaralanmış bir askeri taşımasını gösteriyor. TED أظهرت الصور القائد سونسون ورفيقه وهما يحملان ذلك الجندي المجروح الذي أصيب بطلق ناري في رقبته.
    Babun Kral ile yapılan büyük savaştan sonra baban çok kötü yaralanmış ve ölüme terk edilmişti. Open Subtitles بعد معركة فضيعة مع ملك الربّاح أصيب والدك بالجروح وترك ليموت
    O kötü yaralanmış. Hemen buraya gel ve telefonu kullan. Open Subtitles يا صاح، إنها مصابة بشدة، هلا نزلت وإستخدمت الهاتف؟
    Lynne Kresge yaralanmış. Merdivenlerden düşmüş. Open Subtitles لاين كريسج وقعت من أعلى الدرج وهي الآن مصابة
    Bİr anne için daha sıkıntılı ne olabilir kimin kucağında oğlu yaralanmış yalan söylüyor ve o bir şey yapabilir mi? Open Subtitles ما الذى يمكن أن يسبب مشكلة لأى أم أكثر من أن يكون إبنها مجروح وهو فى حضنها؟
    Park'ın acil servisinden. Az önce bacağından bıçakla yaralanmış bir adamı tedavi etmişler. Open Subtitles غرفة الطوارئ، إنهم يعالجون الفتى الذي جرح بالسكين في ساقه
    Biri yaralanmış olabilir. Cep telefonumu bulup yardım çağır. Open Subtitles ربما أحدهم قد تأذى جدّ هاتفى الخليوى و أحضر المساعدة
    Çok kötü yaralanmış. Yardım çağırmaya gidiyorum. Open Subtitles لقد تأذت بشدة , أنتم يا رفاق سأذهب لأجلب المساعدة
    Bir motosiklet kazası sonucu... kötü yaralanmış görünüyor. Open Subtitles أعتقد أنه أصيب إصابة بالغة فى حادثة دراجة نارية
    Dağlardaki kereste fabrikasında adamın biri yaralanmış. Open Subtitles هناك رجل مُصاب من مصنع الأخشـاب في الجـبال
    Çok kötü yaralanmış. Open Subtitles إصابته خطيرة، لست متأكدة إن كانت حالته تسمح له بالكلام
    Önemli bir şey yok ufak bir kaza, yaralanmış ve Open Subtitles لاشيء خطير مجرد حادث سيارة بسيط لكنها جرحت , لذا
    Battaniyeyi kaldırdım. Karnından ağır yaralanmış ve organları dışarı çıkmıştı. Open Subtitles و ما أن نزعت البطانيه عنه حتى لاحظت أن أحشاءه مصابه بشده وظاهره للعيان
    Çok kötü yaralanmış ve onu iyileştirememişler. Open Subtitles كانت إصابتها سيئة جداً ولم يستطيعوا علاجها
    Birkaç kişide sıyrıklar var, birkaç kişi de kaçmaya çalışırken hafif yaralanmış. Open Subtitles والشكر للرب، لم يصاب أحد بضعة اشخاص إنهاروا ، وقليلاً من الناس أصيبوا بجروح طفيفة أثناء محاولة الخروج
    Ateş edenler, topçular, yaralanmış insanlar, çığlıklar... Open Subtitles إطلاق نار ،مدفعية أناس جرحى يصرخون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more