"yardım etmesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • هرعتُ
        
    • لمساعدة
        
    • يساعدك
        
    • مساعدته
        
    • يساعدها
        
    • بمساعدته
        
    • لمساعدتنا
        
    • ليساعدك
        
    • أن يساعد
        
    • أن تساعد
        
    • ليساعدني
        
    • لتساعدني
        
    • ليساعدنا
        
    • ليساعده
        
    • ليساعدها
        
    Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. Open Subtitles هرعتُ إلى أختي (شيفون) لأجل المساعدة.
    Boeing'in baş güvenlik mühendisini bize Yardım etmesi için aldık. TED لقد حصلنا على المهندس سلامة الرائدة لشركة بوينغ الأميركية لمساعدة الولايات المتحدة.
    Aslında, çoğunu kendin yapıyorsun ama birinin sana Yardım etmesi gerekiyor. Open Subtitles تجري معظم العمل بنفسك ثم على أحدهم أن يساعدك
    Kötü bir polisin, ..kendisine Yardım etmesi için.. ...onu zorladığını anlattı. Open Subtitles وقالت أنّ ذلك الشرطي الفاسد لفق لها تهمة وأجبرها على مساعدته.
    Ted i Yardım etmesi için getirdim. Open Subtitles وجدتها عند الوادي واحضرتها لكي يساعدها تيد
    Anlaşılan bir FBI ajanını kendine Yardım etmesi için ikna etmiş. Open Subtitles يبدو أنّه أقنع عميلةً فيديرالية بمساعدته
    Bu görevde bize Yardım etmesi için teknolojiyi kullanmalıyız. TED علينا استخدام التكنولوجيا لمساعدتنا في هذا الشأن.
    O korkunç kocanı ortadan kaldırmana Yardım etmesi için anlaşma yapacaktın. Open Subtitles أنتِ تستأجرينه، ليساعدك في ضرب زوجك الشنيع ذاك
    Tanrı'ya dua edeceğim. Babamın iş bulmasına Yardım etmesi ve... Open Subtitles سأصلي الآن وأدعو الله أن يساعد ابي بالحصول على وظيفة
    Dün gece yemekte bir beyefendinin yanında oturdum ve bana öfkeyle neden şehrimizin bu kendilerine yardımı olmayanlara Yardım etmesi gerektiğini sordu. Open Subtitles الليلة الماضية، جلست بجانب رجل وسيم في العشاء و سألني في غضب لماذا يجب على مدينتنا أن تساعد الذين لا يساعدون أنفسهم.
    Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. Open Subtitles هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للمساعدة.
    Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. Open Subtitles هرعتُ إلى أختي (شيفون) لأجل المساعدة.
    Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. Open Subtitles هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للمساعدة.
    Ama kayıp fonksiyonu yerine getirmek için değil, hayır... Beynin kendi kendine Yardım etmesi için. TED ليس بقصد استبدال الوظيفة المفقودة, لا بل لمساعدة الدماغ بمساعدة نفسه
    Körfez savaşındaki sakatlara Yardım etmesi planlanmıştı. Open Subtitles البرنامج كان لمساعدة مبتوري الاعضاء في الخليج
    Yada size birisinin birkez Yardım etmesi için yapıIan seçim Open Subtitles أو قرار أن تسمح لأحد أن يساعدك ولو لمرّة
    Birkaç saat önce Almeida'nın yakalanmasına Yardım etmesi için duruşmadan affı için bir ihzar emri yayınladık. Open Subtitles نعم سيدي، ذلك صحيح لقد اصدرنا مذكرة عفواً منذ ساعاتٍ قليلة مضت تعفوه من الاستجواب للحصول على مساعدته...
    Daniel'ın ismini temizlemesine Yardım etmesi için hikayesini değiştirmesini istedi. Open Subtitles لقد طلبت منه بأن يغير قصته حتى يساعدها لتبرئه دانييل جريسون
    Zamanla Desmond'uda kendine Yardım etmesi için ikna etti, ve her 108 dakika bir düğmeye basarak birlikte 3 yıl boyunca Dünyayı kurtarmaya devam ettiler. Open Subtitles وبعد فتره وجيزه اقنع ديزموند بمساعدته, ومعا استمروا في انقاذ العالم... بكل ضغطة على الزرار خلال الاعوام ال3 التالية
    Baykuş konusunda Yardım etmesi için birkaç arkadaşı çağırdım. Open Subtitles دعوت بعض الأصدقاء هنا لمساعدتنا لكى نبحث عن البومة
    Güvende olmana Yardım etmesi için sana biraz daha para gönderiyorum. Open Subtitles انا أرسلت لكِ القليل من المال ليساعدك على العيش
    Sonrada yeğenine öncüler hakkında rapor hazırlamakta Yardım etmesi gerekmiş. Open Subtitles ثم كان لا بد أن يساعد أبنة أخته بتقريرها عن الرواد.
    Evet, bilgisayardaki kart kataloğu çökmüş... yine ve onun kütüphaneciye Yardım etmesi gerekiyormuş. Open Subtitles أجل, بطاقة الحاسب التسويقية تحطّمت, مجدداً. لذا عليها أن تساعد المكتبْي المرجع.
    Bana Yardım etmesi için Jim'i çağırmamı istemezsin, değil mi? Open Subtitles أنت لاتريدين أن استدعي جيم ليساعدني في ذلك اليس كذلك؟
    İşi kavrayana kadar mektuplar konusunda bana Yardım etmesi için. Open Subtitles فقط لتساعدني من أجل بعض الرسائل حتى أبرع بها.
    Knuckles, bu tatsız durumdan kurtulmamıza Yardım etmesi için birini çağırdım. Open Subtitles اسمع يا ناكلز, لقد ارسلت فى طلب شخص ليساعدنا على الخروج من مازقنا
    Evet. Sherlock Holmes düşünmesine Yardım etmesi için pipo içiyor. Open Subtitles نعم (شيرلوك هولمز) كان يدخن غليوناً ليساعده على التفكير
    Ama anlıyorsun. Bu yüzden mi Darlton'u Yardım etmesi için gönderdin? Kendi politik desteğimi ortaya koymak zorundaydım. Open Subtitles لكنك تتفهمين لذلك أرسلت دارلتون ليساعدها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more