"yattığı" - Translation from Turkish to Arabic

    • يرقد
        
    • ينام معها
        
    • يكمن
        
    • نامت
        
    • ضاجعها
        
    • ينام مع
        
    • نام مع
        
    • نومه مع
        
    • يضاجعه
        
    • كان يستلقي
        
    • كانت تنام
        
    • له شريكات
        
    • عاشر
        
    • تنام معه
        
    Diyelim ki onun yattığı odaya girdik ve kulak kabarttık. Open Subtitles فلنفترض أننا ذهبنا إلى الغرفة التى يرقد فيها وأنصتنا
    Ivan'ın yattığı orospu beni arama cüreti gösterdi. Open Subtitles تلك العاهرة التى ينام معها إيقان .. جرؤت على الاتصال بى
    Bu hayat ile ilgili çok düşündüm anne ötesinde ne yattığı ile ilgili. Open Subtitles ولكنني أفكر كثيراً في هذه الحياة يا أمي بالنظر في ما يكمن وراءها
    Kaç adamla yattığı umurumda değil, o rolü asla alamaz. Open Subtitles لا أهتم كم رجلًا نامت معه، فلن تحصل على ذلك الجزء أبدًا.
    Kardeşimin yattığı nedime sen misin? Pişti olmayı hiç sevmem de. Open Subtitles هل أنتِ من ضاجعها أخي لأني لا أحب أن أفشي سره
    Ben de... Mitch burada bir başkasıyla yattığı için. Open Subtitles جئت لأنه عندما كان ميتش هنا معك كان ينام مع أمرأة آخرى
    Ayrıca Chloe'nin yattığı biri olmayacak ki böylesini bulmak cidden zor. Open Subtitles (ولا يمكن أن يكون قد نام مع (كلوي وهو من الصعب إيجاده
    Bir cesetle yattığı için diploması alınmıştı. Open Subtitles لقد سحبت منه رخصته الطبية بسبب نومه مع جثة
    - Bilirsin, ara sıra yattığı kişi işte. Open Subtitles ..... تعرف شخص يضاجعه فى وقت فراغه
    - Baloo'nun yattığı bu yer, doğanın en soylu yaratıklarından birinin yattığı yer olarak daima kutsal kalacaktır. Open Subtitles وفي هذا المكان الذي يشعر فيه بالوا المكان المقدس في الأدغال حيث هنا يرقد عظماء ونبلاء الأدغال
    İşte şurada yatıyor kardeşin. Üzerinde yattığı topraktan farkı yok. Open Subtitles هنا يرقد أخوك و ليس نصيبه أكثر من الأرض التي يتمدد عليها
    "Kont Drakula gün doğumundan önce bütün gün boyunca çaresizce yattığı tabutuna geri dönmek zorundadır." Open Subtitles "الكونت دراكولا يجب أن يعود لتابوته قبل الشروق" ثم يرقد بلا حركة طوال اليوم
    Bekle, cidden onunla yattığı kastetmiyorsun, değil mi? Open Subtitles يكذب على مهلاً , أنت لست جاداً في ظنك أنه ينام معها , صحيح؟
    Ne yapabilirdi ki, yattığı her kadına annesi olup olmadığını mı soracaktı? Open Subtitles حسناً، ما الذي كان يجب عليه ان يفعله؟ أن يسأل كل امرأة ينام معها إذا ما كانت هي أمه؟
    Antonio: İşte şurada yatıyor kardeşin. Üzerinde yattığı topraktan farkı yok. TED أنطونيو: وهنا يكمن أخيك و هو ليس أفضل من الأرض التي يكمن عليها.
    İkisinin arasındaki denge büyünün yattığı yer ve bu denge ile her gün uğraşıyoruz. TED التوازن بين الاثنين هو حيث يكمن السر، وهو توازن نتعامل معه جميعنا كل يوم.
    Her neyse, bugün buraya geldi ve Omaha'da yattığı her oğlan hakkında dedikodu etti. Open Subtitles على أية حال، ستصل اليوم وتأتي إلى شقتي و تثرثر لي عن كل شاب نامت معه في أوماها
    Eski nişanlımın yattığı o "En iyi arkadaş" ondan önceki nişanlımdı ve iş ortağımdı ve o işi benim paramla kurmuştuk. Open Subtitles أعز أصدقائي التي نامت معه خطيبتي السابقه كانت ما قبل خطيبتي التي قبلها وكانت شريكتي في العمل وبدئنا العمل بنقودي
    Einstein'ın yattığı bir karısı vardı. Open Subtitles كان لديه زوجة و التي ضاجعها بالمناسبة
    Einstein'ın yattığı bir karısı vardı. Open Subtitles كان لديه زوجة و التي ضاجعها بالمناسبة
    Pete'in kiminle yattığı umurumda değil. Open Subtitles أنا لا أهتم مع من ينام بيت ينام مع كل شخص
    Ned'in yattığı kişi Tj'in oda arkadaşı. Open Subtitles - (نيد) ... - نام مع ... - زميلة ...
    Karısıyla yattığı için son bir ceza olacaktı. Open Subtitles انتقام أخير من أجل نومه مع زوجته
    Ara sıra yattığı kişi mi? Open Subtitles شيئ يضاجعه وقت فراغه
    Siz oynaşırken, hiç öylece yattığı oldu mu? Open Subtitles عندما تعبثون معاً , هل كان يستلقي فحسب ؟
    İddia makamının teorisi, müvekkilimin, eşini başka birisiyle yattığı için öldürdüğüydü. Open Subtitles نظرية الإدعاء ، أن موكلي قتل زوجته لأنها كانت تنام مع شخص آخر
    yattığı kadınlardan kapmış. Bunu fotoğraflarla birlikte bas. Open Subtitles له شريكات متعدّدات، اطبعي هذا، واعرضي صوراً
    Fakat annesiyle de yattığı gerçeği onun için sürpriz oldu ama bence onların iki günlük evliliğinin başına gelen karşılıklı suçlama ve şiddet kabusu tamamen raslantısaldı. Open Subtitles حقيقة أنه عاشر أمها كانت مفاجأة، أعتقد أن كابوس الإتهامات والعنف... هو ما أودى بزواجهما القصير...
    Yanında yattığı adamı tanımıyordu bile. Open Subtitles هي حتى لم تعرف الرجل الذي كانت تنام معه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more