"yeraltı dünyası'" - Translation from Turkish to Arabic

    • بالعالم السفلي
        
    • العالم السفلي
        
    • العالم السفليّ
        
    • العالم السُفليّ
        
    • العالَم السفليّ
        
    • بالعالم السفلى
        
    D'Haranlar beni idam ettikten sonra Yeraltı Dünyası'nda uyandım. Open Subtitles بعدأناعدمنيالدهاريون، إستيقظت بالعالم السفلي.
    Ama eğer doğruysa hepimizi sonsuza dek Yeraltı Dünyası'na hapsetmek isteyecektir. Open Subtitles لكن لو كان هذا حقيقي ، فستحاول حصرنا جميعاً بالعالم السفلي أبد الدهر.
    Yeraltı Dünyası aylarca bir bebeğin doğmasını, ve yıllarca büyümesini bekleyemez. Open Subtitles العالم السفلي لا يستطيع أن ينتظرشهوراًكي يولدطفل . وبعدهاسنواتليكبر.
    Kimse Yeraltı Dünyası'na girip de canlı çıkamaz. - Ben hariç. Open Subtitles لا أحد يولج إلى العالم السفليّ ، و يعود حيّاً.
    Yeraltı Dünyası'nın Gardiyan'ı sana bir öneri sunmak istiyor. Open Subtitles الأمربسيطللغاية، حارس العالم السُفليّ. يودّ أن يقدم إليكَ عرضاً.
    Yeraltı Dünyası'ndaki zamanım doldu. Seninki de dolabilir. Dediğimi yap yeter. Open Subtitles نفد وقتي في العالَم السفليّ ووقتك سينفد أيضاً، فنفّذي ما أقوله
    Arayıcı sayesinde canavar öldü ve Yeraltı Dünyası'nda sonsuza kadar çürümeye gönderildi. Open Subtitles الشكرللباحثبأنذلك الوحشقدّمات، ليتعفن أبد الدهر ، بالعالم السفلى. -أجثي للحارس .
    İşleri bittiğinde, Agiel'in dokunuşu Cara için Yeraltı Dünyası'nın bütün ateşlerinden daha acı verici olacak. Open Subtitles حينما ينتهين فلمسته ستكون أقوى عليها من جميع النيران التى بالعالم السفلي.
    Ağaçlar genelde Yeraltı Dünyası ile ilişkilendirilirler. Open Subtitles بالعالم السفلي كنت أعتقد بأن كسرة أنوبيس عبارة عن كتلة صلدة
    Arayıcı sayesinde canavar öldü ve Yeraltı Dünyası'nda sonsuza kadar çürümeye gönderildi. Open Subtitles (الفضل يعود للـ (الباحث أن هذا الوحش قد مات وأنه سيتعفن للابد بالعالم السفلي
    Tamam, daha fazla Survivor : Yeraltı Dünyası oynamaya devam edemeyiz. Open Subtitles حسناً ، نحن لا نستطيع الإستمرار في لعب دور ناجين العالم السفلي أكثر من ذالك
    Topraktaki bu yarık Yeraltı Dünyası'nı, Yaşayanlar Dünyası'ndan ayıran örtüdeki bir yırtık. Open Subtitles هذا الصدع في الأرض، أنه شق في الحاجز الذي يفصل بين العالم السفلي وبين عالمنا الذي نعيش به
    Benimki de Yeraltı Dünyası'nın Gardiyanı ve o, tüm yaşamı hükmü altına aldığında yanında yer alanlar ödüllendirilecek. Open Subtitles سيدي يكون حارس العالم السفلي وعندما يقهر كل الأرواح لهؤلاء الذين وقفوا أمامه، ستتم مكافأتنا
    O yüzden, Yeraltı Dünyası'na gelip de onu burada bulamayınca ne kadar şaşırdığımı tahmin edersin. Open Subtitles لذا تخيل قدر مفاجئتي لآتي بنفسي إلى العالم السفليّ. و أكتشف أنـّه ليس موجوداً هنا.
    Yakalanıp, Yeraltı Dünyası'nın derinlerinde sonsuz işkenceye tabii tutulmak için bu dünyadan sökülürsün. Open Subtitles لتغادر عالم الأحياء ، و لتنتقل إلى عذاب أبدي ، فى أعمّاق العالم السفليّ.
    Yeraltı Dünyası'nın Gardiyan'ı Yaşayanlar diyarına savaş açtı. Open Subtitles ربما سمعت , بأن "صائن" العالم السفليّ يُحضر لشن حرب على عالم الأحياء.
    Yeraltı Dünyası'na geri çağırılıyorum. Open Subtitles و الآن يتم إستدعائي للعودة إلى العالم السُفليّ.
    Annenle olan bağın da öyle. Annenin ruhunu Yeraltı Dünyası'ndan çağırabilirim. Open Subtitles وكذلكالرابطةبينكِوبين أمكِ، يمكنني أستدعاء روحها من العالم السُفليّ.
    Yeraltı Dünyası'yla Yaşayanlar Dünyası arasındaki örtüyü onarmak için ona ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاجه لغلقّ الشقّ بين العالم السُفليّ و عالم الأحياء.
    O kitap, umudun simgesi. Yeraltı Dünyası'nda ise umuttan pek fazla yok. Open Subtitles ذاك الكتاب تجسيدٌ للأمل، والأمل غير متوفّر بكثرة هنا في العالَم السفليّ
    Eski mitolojilerdeki Kayıkçı. - Yeraltı Dünyası'na giden kayığı kontrol eder. Open Subtitles كان قائد العبّارة في الأساطير القديمة حيث كان يبحر بقارب إلى العالَم السفليّ
    - Durduramayız. Yeraltı Dünyası, hayal edemeyeceğiniz kadar korkunçtur. Open Subtitles العالَم السفليّ أسوأ ممّا يمكن أنْ تتخيّلوا
    Sonsuza dek Yeraltı Dünyası'nda kalmak mı yoksa geri dönüp onun yanında olarak Richard'a yardım etmek mi? Open Subtitles البقاء أبداً بالعالم السفلى أو العودة لمساعدة (ريتشارد). لأكونمعه، ربما أتخذت نفس القرار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more