"yeri ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • والمكان
        
    • ومكان
        
    • و المكان
        
    • أين و
        
    • أو المكان المناسب
        
    • أو المكان المناسبين
        
    • و مكان
        
    • و الأرض
        
    • ولا المكان
        
    Saklandı ve doğru kurbanları, doğru Yeri ve zamanı bulana dek bekledi. Open Subtitles ،وكان صبوراً اختبأ وانتظر حتى يحصل على الضحايا المناسبين والوقت والمكان المناسب
    Hayır, araç ayarladım, Yeri ve zamanı için seni ararım. Open Subtitles كلا، لدي سيارة، سأتصل بك وأبلغك عن الزمان والمكان لاحقاً.
    Her işin bir Yeri ve zamanı vardır. Bu gece şunu söyleyebilirim. Open Subtitles أنت تعلمين بأن هناك زمان ومكان للعمل والليلة أريد القول فقط بأن
    Adresinizi, çalıştığınız Yeri ve annesi hakkında verebileceğiniz bilgileri isteyeceğim sizden. Open Subtitles انا بحاجة لعنوانك ومكان إقامتك أية معلومات يمكنك إعطاءنا عن والدتها
    Charlotte, belki şimdi Yeri ve sırası değil ama... Open Subtitles شارلوت, لا أعتقد بأنه الوقت و المكان المناسب
    Olacağım Yeri ve zamanı biliyorsunuz. O yüzden silahlarımı kaybedebilirim. Open Subtitles ، تعرفون أين و متى سأكون أنا عُرضة لأن أفقد أسلحتي
    Yeri ve zamanı değil biliyorum ama birine anlatmak zorundaydım. Open Subtitles أنه ليس الوقت والمكان ولكن عليً أن أخبر أحدً بالحقيقة
    Burada suçlanan benim. Yeri ve zamanı seçme hakkım var. Open Subtitles أناالمتهم، لدى حريه أختيار التوقيت والمكان
    Yeri ve zamanı seçmek sana kalmış. Open Subtitles الامر يرجع لك لتختار الزمان والمكان المناسبين
    Ne yazık ki birçok insan, ...Yeri ve zamanı geldiğinde hatalar yapabilecekleri gerçeğini kabul edemiyorlar. Open Subtitles في الوقت المناسب والمكان المناسب، مؤهلون لفعل أيّ شيء.
    Nezaket ile adaletin bir Yeri ve zamanı olabilir ama bu kesinlikle değil. Open Subtitles قد يكون هناك زمان ومكان للطيبة والعطف، لكن لا هذا الزمان ولا المكان.
    İnanıyorum ki... ..her şeyin Yeri ve zamanı vardır. Open Subtitles .. الآن أعتقد بأن هناك وقت ومكان لكل شىء
    Ben sana detaylı olarak anlatırdım ama burası Yeri ve zamanı değil. Open Subtitles حسناً, سوف اوضح ذلك لكى بالتفصيل. ولكن هذا وقت غير مناسب ومكان ايضاً.
    Birine paranoyak demenin bir Yeri ve zamanı vardır. Open Subtitles هنالك زمان ومكان لإتهام رجلٍ بجنون العظمة
    Zamanı, Yeri ve tüm detayları biliyoruz. Open Subtitles نعرف الزمان و المكان و كل التفاصيل اللازمة
    Yeri ve zamanı belirle dostum. Open Subtitles الوقت و المكان , يا طفل , الوقت و المكان
    Tamam. Sen Yeri ve zamanı bildir, ben gelirim. Open Subtitles حسناً , اتصلي بي لاعلامي بالوقت و المكان و ساكون هناك
    Benim çocukları hazırlayacağım, General. Sadece Yeri ve zamanı söyleyin. Open Subtitles سأجعل رجالي جاهزين جنرال فقط أخبرني أين و متى
    - Ben, Yeri ve zamanı değil! - Geri çekil. Sakinleşmen gerekiyor. Open Subtitles "هذا ليس الوقت أو المكان المناسب يا "بين- أبقي بالخلف و اهدئي-
    Şu an Yeri ve zamanı olmayabilir ama bence ailenle yemeğe çıkmasam daha iyi. Open Subtitles قد لا يكون هذا الوقت أو المكان المناسبين... لكن أعتقد أنّه من الأفضل إن لم أذهب إلى العشاء معك ومع والديك.
    Güzel çünkü her şeyin bir Yeri ve zamanı var ve şimdi iş yapma zamanı. Open Subtitles جيد، لأن هناك زمان و مكان لكل شيء وهذا زمن و مكان العمل
    Tanrı Yeri ve gökleri yaratandır. Open Subtitles الله مبدعُ مِنْ السماءِ و الأرض التي الأرواح الواحدة في كُلّ الأشياءِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more