"yetimhanede" - Translation from Turkish to Arabic

    • دار الأيتام
        
    • الميتم
        
    • ميتم
        
    • ملجأ الأيتام
        
    • دار للأيتام
        
    • في الملجأ
        
    • دار أيتام
        
    • بدار أيتام
        
    • بدار الأيتام
        
    • منزل رعاية
        
    • نشأتك
        
    • في الملجا
        
    • الايتام
        
    • بالميتم
        
    • بملجأ
        
    Bu kadın, yetimhanede çalışıyor. Onun da oğlu evlat edinilmiş. TED هذه سيدة تعمل الآن في دار الأيتام وكان ابنها قد تم تبنيه.
    Bazen, seni o yetimhanede başının üzerine attıklarını düşünüyorum. Open Subtitles أحياناً أظن أنهم في دار الأيتام. أوقعوك على رأسك
    yetimhanede, birbirimize ailelerimizi bulmakla ve bu tarz partilerle ilgili masallar anlatırdık. Open Subtitles في الميتم كنا نروي قصصاً خرافية عن إيجاد عائلات وإقامة حفلات كهذه
    En azından yetimhanede kalmayacak. Open Subtitles على الأقل بهذه الطريقة لن ينتهي حاله في ميتم
    yetimhanede iki Bulgar vardı. Open Subtitles كان لدينا طفلين بلغاريين في ملجأ الأيتام
    Bunlar, 2006 yılında Kamboçya'da yetimhanede gönüllü olduğum zamana ait fotoğraflar. TED هذه بعض الصور من فترة تطوعي في دار للأيتام في كومبوديا عام 2006.
    Bu yetimhanede bu isimde kardeşler yoktu. Open Subtitles لم يكُن هناك أُختَـان بهذا الإسم في الملجأ
    2006'da, ilk tanıştığımızda yozlaşmış ve istismarcı yetimhanede yaşıyordu, hiç okula gitmemişti. TED لكن في العام 2006 عندما قابلتها لأول مرة كانت تعيش في دار أيتام فاسدة ومسيئة، لم تذهب للمدرسة قط.
    Burada, yetimhanede kaldığın sürece bu keman senin olacak. Open Subtitles هذه كمانك طوال فترة وجودك في دار الأيتام
    Geceyi yetimhanede geçirdim. Ve arşive girdim. Open Subtitles لقد كنت أمس في دار الأيتام ونظرت في الأرشيف
    yetimhanede anlatılan bir efsaneye göre kötü çocukların duvarların içine kapatıldığı söylenirdi. Open Subtitles أسطورة مدنية في دار الأيتام خاصتي اعتاد قول أنّ الأطفال السيئين يتم إسكاتهم على الجدران
    yetimhanede büyümenin nasıl bir his olduğunu anlatırsın. Open Subtitles مازلتِ يمكنك أخباري عن نشأتك في دار الأيتام
    yetimhanede birbirimize alışmıştık, ve şu an çok zor durumda. Open Subtitles لقد قضينا وقتاً طويلاً معاً في الميتم ومن الصعب عليها فراقي
    Sana yetimhanede yardım ettim. Open Subtitles كما أني ساعدتك أيضاً عندما كنا في الميتم
    yetimhanede sizi kiliseye götürmediler mi? Open Subtitles ألم تكونوا تذهبون للكنيسة عندما كنتم في الميتم ؟
    En azından yetimhanede kalmayacak. Open Subtitles على الأقل بهذه الطريقة لن ينتهي حاله في ميتم
    Görünüşe göre, 10 yaşından beri yetimhanede büyümüş. Open Subtitles اتضح انها نشأت فى ميتم منذ كانت فى الـ10
    yetimhanede en sevdiğim geceydi. Film gecesi. Open Subtitles لقد كانت تلك ليلتي المفضلة في ملجأ الأيتام ليلة الفيلم
    Peki neden bu çocuklar yetimhanede yaşıyorlardı yetim olmadıkları halde? TED إذن لماذا يعيش هؤلاء الأطفال في دار للأيتام إذا لم يكونوا أيتاما؟
    yetimhanede doğdu. Yerel bir köye götürüldü. Open Subtitles ولد هنا في الملجأ إنتقل إلى المزرعة الأبرشية
    Delhi'de bir yetimhanede tanıştığım bu kız ve arkadaşı bir şırınga yüzünden HIV pozitifti. TED هذه الفتاة الصغيرة وصديقها الذين إلتقيتهم في دار أيتام في دلهي، مصابين بالإيدز عبر الحقنة.
    O koruyucu aile benim, bu koruyucu aile senin, dolanıp durdun ve sonra gerçekten yetimhanede büyüdün. Open Subtitles انتقلتِ بالأرجاء من بيت تبنّي لآخر وأنه تم تربيتكِ حقاً بدار أيتام
    O yetimhanede sıkışmış olduğun anı, ve buradan çıkıp gitmen yardımcı olmayacak. Open Subtitles بشأن كونك عالقاً هُناك بدار الأيتام ذلك والخروج من هُنا لن يُساعدك
    Bu kelime, gönderildiğim her ürkütücü yetimhanede söylenirdi. Kötü bir kelime. Open Subtitles تلك الكلمة كانت مُرتبطة بكلّ منزل رعاية تمّ إرسالي إليه، إنّها كلمة سيئة.
    Gidip yetimhanede çocuklara kukla gösterisi yapmam lazım. Open Subtitles علي ان اذهب لعمل عرض دمى للاطفال في الملجا
    yetimhanede, yetersiz sayıda yatak vardır ve kıyafetler de yeterli değildir. TED هناك نقص في أسرة النوم في دار الايتام وملابس الدفء غير كافية.
    Ben de yetimhanede kalırken tıpkı senin gibiydim. Open Subtitles أوتعلم؟ كنت مثلك تماماً عندما كنت بالميتم.
    Kore'de yetimhanede büyüyen ise Hee Joo'ydu. Open Subtitles التي تَـربّت بملجأ في كوريا "هي "تشا هي جو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more