"yoksa bir" - Translation from Turkish to Arabic

• أم أنه
• أو لن
• أم أحد
• أم أن
• أم أنها
• أم مع
• وإلا لن
• مكانك وإلا
• أَو أنت سَتَتغيّبُ
• أو ستكون
• أو مجرد
• أم فأر
• أم لديك

Her şey doğuştan bellidir, diye mi; Yoksa bir kas gibi geliştirilebilirler diye mi inanıyorsunuz?
هل تعتقد أنها ثابتة كما هي منذ أن وُلدت، أم أنه يمكن تنميتها مثل العضلات؟

Acaba bu iltifatlar o anın etkisiyle içinizden gelerek mi Yoksa bir ön çalışmanın ürünü mü oluyor?
هل يمكننى أن أسألك أن كان ذلك المديح المفرح وليد اللحظة أم أنه ناتج عن دراسة مسبقة

Yoksa bir çok kırık kaburgadan daha çok şey için endişelenmeliyim.
أو لن يكن هناك شيء أقلق حياله سوى بعض العظام المتكسرة

Pekala, burada ne olduğunu bilmiyorum, aklımı mı kaçırıyorum Yoksa bir tanrı veya tanrıça bana sinirlendi ve bir şeytan mı yolladı bilmiyorum.
حسنًا، لا أعرف ما الذي يحدث هنا إذا كنت قد فقدت صوابي تمامًا أم أحد الآلهة غاضب علي وأرسل لي شيطانًا

Sence büyük bir saldırı mı planlıyorlar Yoksa bir tedbirsel eğitim mi?
هل تعتقد أنّهم يعدون لشنّ هجوم كبير أم أن هذا تدريب وقائي؟

Yoksa bir kadeh şarapla iyi gitttiği için yatağının yanındaki komidinde mi duruyorlar?
أم أنها في المنضدة بجانب سريرك

Ödeme bölümüyle mi konuşmak istersiniz Yoksa bir temsilciyle mi?
هل تود التحدث مع قسم المبيعات أم مع عميل؟

Programın sürmesi için, kasetlerin bütün şehir ve kasabalara ulaştırılması lazım. Çünkü programın aralıksız sürmesi lazım, Yoksa bir işe yaramaz.
أعني نقل الأشرطه من مدينه إلى بحيث يتم البث بصورة متواصلة طوال الوقت وإلا لن ينجح الأمر

Bu gerçek mi Yoksa bir az suiistimal mi?
هل هى الحقيقه أم أنه بعض التلاعب الأنثوى؟

Yoksa bir şekilde, benim hatalı olduğumu ispat etmeye çalışmak mı?
أم أنه كان ببساطة لإثبات أنني كنت على خطأ؟

Bana mı öyle geliyor Yoksa bir federal şerifin burada bulunması bu insanları tedirgin mi ediyor?
هل هو حضوري فقط أم أنه وجود ماريشال هنا يجعل هؤلاءا لناس غير مرتاحين ؟

Kötü bir şiir mi yazmış Yoksa bir anlamı mı var?
هل هذا شعر سئ أم أنه من المفترض أن يعني شئ ما؟

Bi hacker falan mı Yoksa bir çete üyesi mi?
هل يعمل لحساب نفسه أم أنه عضو فى عصابة؟

Yeni oyuncağın Hayley'i mi görüyordun? Yoksa bir başkası mı?
أكانت دميتك الجديدة (هيلي) أم أحد غيرها؟

Hep bu kadar iyi miydin? Yoksa bir gecede mi böyle oluverdin?
أكنت دائماً بهذه البراعة، أم أن هذا حدث لك بين عشية وضحاها؟

Yoksa bir dans stüdyosu mu?
أم أنها استوديو للرقص؟

Şu an konuştuğum kişi bir FBI ajanı mı Yoksa bir anne mi?
هل أتكلم مع عميلة فيديرالية أم مع أم؟

Çocuklar, kesin artık Yoksa bir daha gelmek yok.
توقفوا عن هذا يا أطفال وإلا لن نحضركم مرة أخري

Kımıldama yabancı, Yoksa bir daha hiç hareket edemezsin.
إثبت مكانك وإلا لن تتحرك ثانية

Evet, evet, haklısın Bayan Purdy, ama acele etmelisin Yoksa bir sonraki dersini kaçıracaksın.
نعم، نعم، أنت صحيح، الآنسة بوردي، لَكنَّك أفضل مَرةِ على طول أَو أنت سَتَتغيّبُ عن صنفِكَ القادمِ.

Köpeğimize tasmasının geri takılmasını istiyorum, doktor Yoksa bir sonraki deneyim siz olursunuz.
أريد إستعادته يا دكتور أو ستكون تجربتي القادمة

güçlü bir kadın mı Yoksa bir erkek için üzülen o kızı mı?
امرأة قوية , أو مجرد فتاة حصلت على رجلاً ؟

Erkek misin Yoksa bir tavuk mu?
هل أنت رجلٌ أم فأر ؟

Yoksa bir şeye gerek yok mu? - Bir şeyler sipariş ederiz herhâlde.
وأنا قادم أم لديك كل شيء؟ أعتقد أنه ربما يمكننا طلب شيء