| Tamam. O dağcılar zirvenin yakınlarındaki zirve tepesindeydiler, burda görebilirsiniz ve bende aşağıda 3. kamptaydım. | TED | حسناً . هنا المتسلقون بالقرب من القمة على طول حافة القيمة التي ترونها هنا وقد كنت أنا هنا في المخيم الثالث |
| Başkan zirve toplantısına birlikte katılmaya karar verdi. Sen neredesin? | Open Subtitles | لقد قرر الرئيس أنهم يجب ان يصلوا الى مؤتمر القمة معا،أين كنت؟ |
| zirve bitene kadar her gece yapıyorlar. | Open Subtitles | يفعلون ذلك كل ليلة لمدة طويلة أثناء انعقاد القمة |
| Zirveye doğru ilerlerken hiç olmadığı kadar çabalamalı ve yeni bir zirve bulmalısınız. | TED | حين تصعد نحو قمة ما، عليك أن تعمل بجهد أكثرلتجد لنفسك قمة أخرى. |
| zirve toplantısı ve rehine durumu arasında, bununla ilgilenecek bir durumda değil. | Open Subtitles | فعلى الرئيس الرئيس معرفة ذلك .. ما بين القمّة و وضعية الرهائن |
| Bu, zirve toplantısı için değerlendirmelerinize nasıl etki edecek? | Open Subtitles | كيف يؤثر هذا على تناولك للتهديدات الأمنية للقمة ؟ |
| Birkaç yıl geriye gidersek, kaçaklık oyunumuzda zirve yaptığımızda birden bire ortaya çıktı. | Open Subtitles | قبل عِدة سنوات , عندما كُنا في ذروة نشاطنا في التهريب ظهرت فجأة |
| Bak, saraydaki zirve için Londra'ya yeni ulaştım. | Open Subtitles | اسمع ، لقد وصلت لندن للتو من اجل مؤتمر القمة بالقصر أعرف القصر. |
| Altı Latin Amerikan ülkesinin uyuşturucuyla mücadele bakanları zirve toplantısı için Miami'ye vardılar... | Open Subtitles | وزراء مكافحة المخدرات من ستة دول من أمريكا اللاتينية وصلوا إلى ميامى فى مؤتمر القمة |
| Altı Latin Amerikan ülkesinin uyuşturucuyla mücadele bakanları zirve toplantısı için Miami'ye vardılar... | Open Subtitles | وزراء مكافحة المخدرات من ستة دول من أمريكا اللاتينية وصلوا إلى ميامي في مؤتمر القمة |
| Onun, zirve toplantısı için güvenlik protokolleri üzerinde hazırlanması gerekiyor. | Open Subtitles | على ان اجتمع معها لنناقش وسائل تأمين القمة الرئاسية |
| Asıl önceliğinizin hâlâ, zirve toplantısının güvenliği olduğundan emin olmamı istiyor. | Open Subtitles | لقد أرادني أن أتأكد أن أولويتك الأولى لازالت تأمين القمة |
| Onun, zirve toplantısı için güvenlik protokolleri üzerinde hazırlanması gerekiyor. | Open Subtitles | على ان اجتمع معها لنناقش وسائل تأمين القمة الرئاسية |
| Asıl önceliğinizin hâlâ, zirve toplantısının güvenliği olduğundan emin olmamı istiyor. | Open Subtitles | لقد أرادني أن أتأكد أن أولويتك الأولى لازالت تأمين القمة |
| Kral Francis ve Kral Henry arasında bir zirve yapılacak. | Open Subtitles | سيكون هناك اجتماع قمة بين الملك هنري و الملك فرانسيس |
| Bayanlar ve baylar bu zirve toplantısının sonucunu sizlere haber vermek benim görevim ve sorumluluğum. | Open Subtitles | أيهاالسيداتوالسادة انهواجبُيومسؤوليتُي لاقدملكمنتيجةِهذه القمّة |
| Havada değişiklik yok. Yani bugün zirve falan yok. | Open Subtitles | الطقس لم يتغيير, لذا، لاتواصل للقمة اليوم. |
| Doğduğum yer burası: Kültür Devrimi'nin zirve noktasında, Shanghai. | TED | هنا حيث ولدت: شانغاي، في ذروة الثروة الثقافية. |
| Kendimizi, gelmiş geçmiş en önemli zirve toplantısı için hazırlayalım. | Open Subtitles | ودعونا نعدّ أنفسنا لأكثر إجتماع قمّة رؤساء الدول أهميّة على الإطلاق |
| Başkanlık Sarayı ve NSS'e kayıtları gönderin ve zirve hazırlıklarını durdurmalarını söyleyin. | Open Subtitles | قم بإرسال التسجيلات إلى منظمة الأمن القومي و البيت الأزرق و أخبرهم بوقف إجراءات انعقاد المؤتمر |
| zirve harikaydı ama çıkarken perişan olduk. | Open Subtitles | كان رائعا بالقمة لكن في الصعود كان بمثابة جريمة قتل |
| Ben Seçkin zirve'nin Maden Yatakları Satış Müdürü, Mike Pankek. | Open Subtitles | أم، أنا المعدنية مدير المبيعات في ودائع أبيكس حدد، مايك فطيرة. |
| Yeni zirve takımı için en güçlülerini seçmemize... yardım etmeni istiyoruz. | Open Subtitles | احتجنا الي مساعدتك في اختيار الافضل من اجل فريق زينيث جديد |
| Hepsi benim gibi köyden gelme zirve için mücadele eden kişiler. | Open Subtitles | جميعهم يأتون من المدن مثلي للقتال من أجل القمم |
| İkinizde Amerikan Rüyası zirve toplantısına ve Teksas savunmasına katıldınız. | Open Subtitles | أنتما الإثنان حضرتما مؤتمر تكساس للدفاع عن قمم الأحلام الأميركية |
| Burada çok yıldız var. zirve 74 derece. | Open Subtitles | الجو مرصع بالنجوم، ستكون الذروة عند الدرجة الـ74. |
| zirve Programı'nı yeniden aktive ediyorum. | Open Subtitles | انا اعيد برنامج زنيث |
| - zirve. - Herkes Max olarak duydu? | Open Subtitles | (ـ (سوميت ـ أسمعت عنها من قبل، (ماكس)؟ |