"آخير" - Traduction Arabe en Turc

• son bir
• daha var

Eğer orada bir sayborg varsa, son bir savunma hattına gereksinimimiz olacak.
،لو أنّ هناك رجل آلي في هذا المبني فسنحتاج لخط دفاع آخير

Hem ayrıca bunlara bağımlı olan birinin son bir kez daha heyecanı hissetmek istediğini duymuşsunuzdur.
ألم تسمعوا قصة المدمن الذي تشبع بتذوق آخير للمخدر؟

Görmen gereken son bir şey daha var. - Ne oldu Garcia?
هناك شيء آخير ترغبين برؤيته ما الجديد غارسيا؟

Yapmam gereken bir şey daha var sonra tamamen geçmişten kurtulacağım.
شىء آخير على فعلة وبعدها سأتحرر من الماضى

Efendim, aslına bakarsanız hikayenin duymanız gereken bir bölümü daha var.
حسناً، سيّدي، بالواقع هنالك جزءاً آخير من القصة ينبغي عليك أن تسمعه.

Belki de size son bir uyarıda bulunmak istiyordur Bay Kaplan.
ربما يحاول إعطائك "تحذير آخير سيد "كابلن

son bir soru Louise.
سؤال آخير, لويز

"O dudaklar son bir sızlama için yalvarmıştı."
"تلك الشفاه توسلت لأنين آخير"، فهو شيء عظيم...

Sana söylemem gereken son bir şey daha var.
هنالك آمر واحد آخير سأخبرك به

Ona sadece son bir uyarı verin.
فقط أعطي له إنذار آخير

son bir İlahî bedel.
سأقومُ بإنجازُ عظيمُ آخير. هيا...

son bir şey daha var.
و شيء واحد آخير من أجل التأكد

son bir şey daha söyleyebilir miyim?
أيمكنني قول شئٍ آخير ؟

son bir zafer.
انتصار واحد آخير

Peki, son bir şey.
بقي شيء واحد آخير

- son bir kanıt var.
هناك دليل آخير.

Bir şey daha var.
هناك عنصر واحد آخير

Bir şey daha var.
وإليكِ أمرٌ آخير