Gerçek aşkı arayışım sizlere bu kadar rahatsızlık verdiği için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف أن بحثي عن الحب الحقيقي كان مصدر إزعاج لكم يا رفاق |
Rahatsız ettiğim için özür dilerim efendim. Neler olduğunu anlatabilir misiniz acaba? | Open Subtitles | إنني آسف أن اُزعجك سيدي , لكنني أتساءل اذا كان باستطاعتك أن تخبرني عما يحدث الآن ؟ |
Eski seks partnerim, hastalığımın seni cinsel karizmamın bir kurbanı yaptığı için özür dilerim. | Open Subtitles | كشريك جنسي سابق أنا آسف أن مرضي جعلت منك . ضحية لقوة جاذبيتي الجنسية |
Bu işi sana verdiğim için üzgünüm ama başka kimi arayabileceğimi bilemiyordum. | Open Subtitles | آسف أن أضع هذا على عاتقك لكن لم أعرف بمَن أتصل غيرك |
Ben Paul. Boudreaux'u kaçırdığımız için üzgünüm... Ne? | Open Subtitles | أنا آسف أن بودريكس اذوا بالفرار الليلة الماضية، |
Edepsizliğim için kusura bakma, iki dakika içinde çıkmam gerekiyor. | Open Subtitles | آسف أن كنت وقحة يجب أن أكون بالخارج خلال دقيقتان |
Seni kemerle bağladığım için kusura bakma. Ama yolculuğun son bölümü hep biraz sarsıcı olur. | Open Subtitles | آسف أن اضطررت لربطك لكن الجزء الأخير من الرحلة يكون وعراً دائماً |
İşe yaramadığı için üzüldüm. Bay Clamp'ın teklifi çok cömertçeydi. | Open Subtitles | آسف أن هذا لم ينجح سيدي أظن عرض السيد كلامب سخي جدا |
Her şey sorunsuzca ve maceralı bir şekilde gittiği için özür dilerim. | Open Subtitles | إنه أمر رائع وبسيط تعلم ، أنا آسف أن الأمور تجري بشكل سلس وغاية في المغامرة |
Anlatmadığım için özür dilerim. Bu bir daha olmayacak. | Open Subtitles | أنا آسف أن هذا لم يحدث ذلك لن يحدث مرة أخرى |
Sanki burada değilmişsin gibi konuştuğum için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أن يكون الحديث كما لو أنكِ لم تكوني هنا. |
Benim işimin seninkinden zor olduğunu düşündüğüm için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف أن اعتقدت كانت مهمتي أصعب من يدكم. |
Bu kadar uzun süre beklettiğim için özür dilerim, ama buna değdi. | Open Subtitles | آسف أن الأمر إستغرق وقتاً طويلاً لكنه كان يستحق. |
Beyler, sizi beklettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | ♪ ♪ ايها السادة، آسف أن ابقيتكم في الانتظار. |
Peki. Çocuğunun beyni ölü, kokuşmuş bir peynir olduğu için özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً، أنا آسف أن إبنك مغفل ومعاق ذهنياً! |
Henüz bir gündür içindeyim. Hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama ben Richie Rich değilim. | Open Subtitles | آسف أن اخيّبك،يا عزيزي، لكن ريتشي غني و أنا لست كذلك. |
Ve son olarak buraya gelme ihtiyacını duyduğun için üzgünüm. | Open Subtitles | وأخيرا، وأنا آسف أن شعرت الحاجة إلى النزول هنا. |
Duymak istediğin bu değilse kusura bakma. | Open Subtitles | فوق المعدل آسف أن هذا أمر لا تريد سماعه |
Duymak istediğin bu değilse kusura bakma. | Open Subtitles | فوق المعدل آسف أن هذا أمر لا تريد سماعه |
Golf sopanın bükülmesine üzüldüm, Ray. | Open Subtitles | أنا آسف أن حصلت على عازمة مضرب الخاص بك، وريمون، |