Kendine oda için hazırlık yaptın mı? Hayır. | Open Subtitles | هل أجريت نوعا من التركيبات للحصول على غرفة؟ |
Görünüşe göre öyle. Seni aşan bir antreman mı yaptın? | Open Subtitles | هكذا إذن, هل أجريت بعض التمارين المرهقة؟ |
Hamile kalamıyorum. Doğurganlık testi yaptırdım zaten. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أحمل كما أنني أجريت اختبار خصوبة |
Herife 38 kalibrelikle penis ameliyatı yapılmış. | Open Subtitles | جثة رجل أجريت له جراحة لعضوة التناسلي بمسدس عيار 38 |
Siz bir günlüğüne ayrılıyordunuz. Bir bavul hazırladınız ve üç arama yaptınız. | Open Subtitles | كنت راحلاً ليوم واحد حزمت حقائبك و أجريت ثلاث مكالمات |
Tüm sistemleri kontrol ettim, her şey yolunda. Radar normal. | Open Subtitles | لقد أجريت فحص للنظام والرادار أكد أن كل شئ طبيعى |
Kesinlikle, iki hafta önce bir köpek üzerine başarılı bir operasyon yaptım. | Open Subtitles | قطعاً. لقد أجريت بنجاح عملية تحويلة إلى كلب منذ أسبوعين مضى فحسب. |
Bahse girdin, çok para kazandım ama şimdi tüm ailen karıştı. | Open Subtitles | أنتَ أجريت الرهان و أنا ربحت مالاً طائلاً -و الآن انظر، عائلتك كلّها منزعجة |
Bir keresinde mutfak lavabosunda boğulan bir adama otopsi yapmıştım. | Open Subtitles | ذات مرة أجريت تشريحاً على رجل غرق في حوض مطبخه |
Demek daha önce kalp ameliyatı yaptın. Kan akıtabileceğini sanıyorsun. | Open Subtitles | أنت أجريت جراحة على قلب مؤخراً ألا تظن أنه بامكانك أن تأخذ عينة دم |
Ya iki tane sol bacağı var ya da yanlış bacağa anjiyo yaptın. | Open Subtitles | إما أن يكون لديها قدمان يسرتان أو أجريت الفحص للساق الخاطئة |
Merak ediyorum acaba çoktan bir tane yaptın mı? | Open Subtitles | فعندي تساؤل إن لم تكن أجريت واحدةَ أصلاَ |
Daha önce hiç benden yaşlı biriyle röportaj yaptın mı? Hayır. | Open Subtitles | ـ هل سبق لك أن أجريت مقابلة مع شخص أكبر مني... |
Demin ona daha 13 yaşındayken cinsel yolla bulaşan hastalık testi yaptırdım. | Open Subtitles | أنا للتو فقط أجريت اختباراً للأمراض التي تنتقل عبر الجنس على ابنتها ذات الثلاثة عشر عاماً |
Kas terapileri, egzersizler, gevşeme hareketleri yaptırdım ama daha derinlere inmem gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | أجريت علاجاً عضلياً، تدريبات، استرخاء، ولكن كنت أعلم بأن عليّ التعمّق أكثر. |
Telefonunuzdan bir arama yapılmış bazı teröristler hakkında. | Open Subtitles | لقد أجريت مكالمة هاتفية من تليفونك متعلقة بجماعة إرهابية |
Bu, üssünüzden son 24 saat içinde yapılmış tüm telefon konuşmalarının kaydıdır. | Open Subtitles | هذا سجل لكل المكالمات الهاتفية التي أجريت من قاعدتك في الـ24 ساعة الماضية |
Avusturya'daki G.L. Bankası'yla hiç iş yaptınız mı? | Open Subtitles | هل أجريت أية عمليات مع بنك جى ال فى النمسا ؟ |
Gerçek gangsterlerle görüşme mi yaptınız? | Open Subtitles | هل أجريت مقابلات مع رجال عصابات حقيقيون؟ |
Sen kol ağrısı dedin, ben de kolunu ameliyat ettim. | Open Subtitles | لقد قلت أنه الم في الذراع لذا أجريت عملية لذراعه |
Biraz araştırma yaptım ve ne yaptığımızı biliyoruz... - ...gibi. | Open Subtitles | , أجريت بعض الأبحاث و نحن نعرف ما علينا فعله |
Sen de psikolojik değerlendirmeye girdin mi? | Open Subtitles | هل أجريت اختبار التقييم النفسي أيضًا؟ |
Onunla birkaç yıl önce röportaj yapmıştım. Ayrıca o manyak değil. | Open Subtitles | لقد أجريت مقابلة معه من أجل قصة لديه قبل عدة سنوات ، وهو ليس مهرج |
Bugün bir kaç telefon görüşmesi yaptım ve Segretti'nin kayıtlarına- | Open Subtitles | هذا صحيح.. لقد أجريت اليوم بعض المكالمات و لقد حصلت على سجلات سيجريتي لمدة عام |
Daha bu yıI bir zeka testine girdim. Bunları gördüğümü hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أجريت إختبار الذكاء هذه السنة لا أذكر أنى أجريت أحد هؤلاء |
Edindiğimiz bilgiye göre, cinayet gecesi buldozer çocukları su bendine gömerken sen bir konuşma yapmışsın. | Open Subtitles | الأسلوب الذي لدينا في ليلة الجريمة أجريت خطاباَ لماعاَ كما البلدوزر التي دفنت الصبي في الحضيرة |
Her şeyi. 1946'dan günümüze kadar yapılan tüm çalışmaları özetlemeni istiyorum. | Open Subtitles | كل شيء، أريد ملخص كل الدراسات التي أجريت منذ عام 1946، |
1998'de Manhattan, Bovery'deki düşkünler oteli ile ilgili bir belgesel yaptım. | TED | و في سنة 1998 أجريت حلقة وثائقية عن الفنادق الرديئة في شارع بوري بمنهاتن. |
Kurbanın üzerinde bazı çocuk boyamaları bulduğunuzu duydum ve biraz araştırma yaptım. | Open Subtitles | إستناداً على الأثر الفني والحرفي الذي وجدته على الضحية أجريت بعض التحقق |
Sorun, epidemiyolojik çalışmaların doğasından kaynaklanır. En özenle yürütülen çalışma bile kusurludur. | TED | المشكلة أنه حتى أفضل الدراسات الوبائية التي أجريت فيها أخطاء متأصلة. |