Ama seni sevemediği için depresyonda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لكنه أخبرني بأنك في عذاب لأنه ليس بإمكانه أن يُحبك |
Büyükbabam bana bir 12-adım programında olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جدي أخبرني بأنك تقومين ببرنامج تشافي من إدمان الكحول |
Mak'ın babası bana söyleyeceğiniz birşey olduğunu söyledi? | Open Subtitles | والد ماك أخبرني بأنك عندك شيء تريد أن تقوله لي؟ |
- Haydi ama bana o tip insanlardan olduğunu söyleme. | Open Subtitles | -اوه ، أرجوك أخبرني بأنك لست واحداً من هؤلاء القوم |
İyi haberlerin olduğunu söyle bana. | Open Subtitles | أخبرني بأنك قد جلبت أخبار سارة |
Ana sistemi çevrimiçi duruma getirecek adamın sen olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأنك من سيُعيد، إتصال أجهزتنا المركزية بالإنترنت. |
Bana hepsini uydurmadığını söyle evlat bana onun Lenny olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأنك لم تجعله صبي تافه أخبرْني بأن هذا ليس ليني. |
Ne yapıyorduysanız böldüğüm için özür dilerim ama torunun burada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أسف على المقاطعة... مهما كنتم تفعلون لكن, حفيدك أخبرني بأنك هنا |
Babam, hizmetime ihtiyacınız olduğunu söyledi. | Open Subtitles | والدي أخبرني بأنك بحاجة لخدماتي. |
Mak, Bay Rreecha Rhrakanong'daki evin çok uygun fiyatlı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ماك، السيد (بريشهي) أخبرني بأنك أشتريت بيت في (بهراكانونج). |
Bay Chivery bana yazdı ve burada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | "كتبليالسيد"شيفري، و أخبرني بأنك هنا. |
Kasım gerçek lambaların olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قاسم" أخبرني بأنك تحب المصابيح كثيراً" |
Mako bana senin harika bir polis şefi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ماكو) أخبرني بأنك ِ رئيسة للشرطة ممتازة) |
Lütfen güreş takımına katıldığını söyleme. | Open Subtitles | ارجوك أخبرني بأنك لن تنظم إلى فريق المصارعة |
Hacı lütfen bana bunu devam ettireceğini söyleme. | Open Subtitles | يا صاح , أخبرني بأنك . لن تستمر بهذه العلاقة جدياً |
Lütfen bana alışveriş merkezine gittiğinizi söyleme. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني بأنك لا تذهب للمجمع التجاري |
Bir hedef bulduğunu söyle bana. | Open Subtitles | فقط أخبرني بأنك وجدت هدفًا لنا |
Şaka yaptığını söyle bana. | Open Subtitles | . أخبرني بأنك تمزح الآن |
söyle bana. Bana yardım etmek zorundasın. | Open Subtitles | أخبرني بأنك ستُساعدني |
Hey Darryl, lütfen bana burada karınla romantik bir yemek için olduğunu söyle. | Open Subtitles | مرحباً" داريل" أرجوك أخبرني بأنك هنا من أجل موعد رومانسي مع زوجتك |
Bana sende epinefrin olduğunu söyle! | Open Subtitles | -قلت أخبرني بأنك تملك الإيفرين في هذه العلبة |
Kayıp bir genci bana bildirmek için burada olmadığını söyle lütfen. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني بأنك لست هنا لتبلغ عن مراهق مفقود |