| Bu dönem, en iyi öğrencilikten en kötü öğrenciliğe geçmeyi planlıyorum. | Open Subtitles | و هذا الفصل أخطط للانتقال من المنصة الشرفية إلى منصة المراحيض |
| Yemeğimde böcek varmış gibi yapıp beleşten yemek almayı planlıyorum. | Open Subtitles | أخطط لأتظاهر أن هناك حشرة في طعامي وأنال الوجبة بالمجان |
| Bunu ne planlıyordum, ne de bekliyordum fakat buradayız işte. | Open Subtitles | أنا لم أخطط لذلك الأمر الغير متوقع حتى بقينا سوياً |
| Çembere girebilmek çok uzun zamanımı aldı ve orada kalmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | استغرقني الأمر كثيراً من الوقت لأدخل دائرتهم و أخطط للبقاء هناك |
| - Elbette. Her neyse, planım bu noeli hastanede geçirmek. | Open Subtitles | على أي حال، أنا أخطط لقضاء ليلة العيد فى المستشفى |
| Evet ama dürüst olmak gerekirse sana vermeyi planlamamıştım. | Open Subtitles | نعم ، لكن لأكون منصفاً لم أخطط لإعطائك إياه |
| Chloe, planlamıyorum ama, seçime katılsaydım, sence bir şansım olur muydu? | Open Subtitles | لست أخطط لذلك لكن إذا ترشحت ،هل تظني أن لدي فرصة؟ |
| İngiltere'ye dönmeyi düşünmüyorum. | Open Subtitles | أنا لم أكن أخطط للذهاب الى انجلترا مطلقآ |
| İleride, hava gözlemevini oldukça büyütmeyi planlıyorum. | TED | ذهابا للأمام، أخطط لكل أوسع المرصد الطائر. |
| Yani, evet... Temelde bir avukat olmayı planlıyorum | TED | نعم، إذا، مثل، أساسًا، أنا أخطط لكي أصبح محامية. |
| Fırsat buldukça golf oynamaya devam etmeyi planlıyorum. | TED | أخطط لمواصلة لعب الغولف كلما سنحت لي الفرصة. |
| Tabii ki geri dönmeyi planlıyorum. | TED | أنا أخطط قطعاً للعودة. لم أنتهِ من التنس بعد. |
| Dün gece uykunda seni vurmayı planlıyordum. Hiç komik değil. | Open Subtitles | لقد كنت أخطط أن أرديكِ أثناء نومك في الليلة الماضية |
| Önümüzdeki hafta Pentagon'u vurmayı planlıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخطط لإختراق وزارة الدفاع الأسبوع القادم |
| İçinde minik şiirler olan ekmekler ürettiğim bir iş kurmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | أخطط لأنشاء وتسويق خط من المخبوزات المتميزة. مع قصيدة قصيرة داخلها |
| Evet. Her şekilde, L'nin izlenmesi gerekiyor, benim planım için bu gerekli. | Open Subtitles | نعم ، بالرغم من أنه لا داع لمراقبة ال لم أخطط لهذا |
| Kızımın evliliğini bu şekilde planlamamıştım. | Open Subtitles | هذه ليست الطريقة التي كنت أخطط لكي أزوج ابنتي بها |
| Geri kalan günlerimi National Public Radio'da sürünerek geçirmeyi planlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أخطط لقضاء الباقي من أيامي أتجول في قفر إذاعة الراديو العام |
| Burada çok uzun süre kalmayı düşünmüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أخطط للبقاء هنا تماماً لمدة طويلة |
| Bu akşamla ilgili her şeyi planlamadım ama su topu ile başlayabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | لم أخطط لكلّ شيء هذه الليلة لكن ظننتُ أنّه يمكننا البدء بلعبة الكرة المائية |
| Bu bahsettiğim, plan namına bende bulabileceğin tek şey bu arada. | Open Subtitles | و هذا ، بالمناسبه هو أقرب شيء عليك أن أخطط له |
| Ücretsiz izin almayı planlamıyordum... babam ona güvenmeye başlayınca ben... | Open Subtitles | ولست أخطط لترك فراغ مؤقت بالطبع أنني حالما أثق بها |
| Zaten gitmeye niyetim yoktu, zam yapması için blöf yaptım. | Open Subtitles | لم أكن أخطط حقاً للرحيل , كل ما أردته الزيادة |
| Bir ara vakit bulup o işi halletmeyi düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخطط لفعل شيء ما من أجلها في وقت أو آخر |
| Burada tek yaz kalırım diye planlamıştım ama üç sene oldu. | Open Subtitles | لقد كنت أخطط للبقاء هنا لصيفٍ واحد والآن أصبحت 3 سنوات |
| Karınla kızın için öyle bir şey planladım ki... asla unutamayacaklar. | Open Subtitles | أنا أخطط لزوجتك وابنتك شيئاً لن تنسوه أبداً |
| Benim ki çok iyi başladı. Ama hafta sonu planlarım kadar harika değil. | Open Subtitles | ربما سنبدأ هذا الأسبوع بتوقعات كبيرة و لكن ليس كما أخطط لكي يكون |