| Bütün ihtiyacım olan sana ödeme yapmamı anlayacak birilerini bulmam ve yeniden seçim çalışması yapmak. | Open Subtitles | كل ما أحتاج إليه هو إعادة الإنتخاب ثم يكتشف شخص أنني أدفع لك |
| Bu yüzden sana para ödüyorum. Biraz girişken olman lazım. | Open Subtitles | هذا ما أدفع لك لكي تفعله يجب أن تظهر المبادره |
| Temsilci olan sensin, sana bu yüzden para veriyorum. Beni koru. | Open Subtitles | حسناً، أنت مدير أعمالي و لهذا أنا أدفع لك قم بحمايتي |
| Sana nakit olarak 34 dolar ve 18 sent ödeyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أدفع لك 34 دولار و 18 سنت نقدا |
| Hesabı ödemek için buradayım. Ve senden bir şey isteyeceğim. | Open Subtitles | إنني هنا حتى أدفع لك و أحتاج لشيء آخر منك |
| su ana kadar olan terapilerim ve tabii ki bu terapi için ödeme yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أدفع لك عن جلساتي حتى الآن بالإضافة إلى هذه أيضاً |
| Dinle, babam sana ne ödiyorsa, sana iki misline ödeyeceğim. | Open Subtitles | الاستماع، أيا كان والدي يدفعون لك، سوف أدفع لك مزدوجة. |
| Bu dışarıda yaptığın için sana para ödemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أدفع لك لتفعل ما تفعل بالخارج هنا. |
| sana ödeme yapmayacağım demiyorum, artı kalanları evine götürebilirsin. | Open Subtitles | لا أقصد أنني لن أدفع لك كما سيتسنى لك أخذ بقايا الطعام |
| Bana bir süre iyi davranman için sana ödeme yapsam olur mu sence? | Open Subtitles | أتظنين ان بامكاني ان أدفع لك لتكوني لطيفة معي فقط لفترة قصيرة؟ |
| Eğer para kazanamazsam, sana ödeme yapamam, anladın mı? | Open Subtitles | وإذا لا يمكن كسب المال، لا أستطيع أن أدفع لك. أنت تعلم؟ |
| Lütfen, param var. sana para veririm. On kere, iki kere, ne kadar istersen... | Open Subtitles | أرجوك يا سيدي أستطيع أن أدفع لك ما تريد حدد الرقم الذي تريده |
| Yalanı sürdürüp, susman için sana para vereyim, hı? | Open Subtitles | و أستمر فى الكذب و أن أدفع لك لتبقى فمك مغلقاً؟ |
| Sana birinci kaleye çıkasın diye para veriyorum, ikide çıkartılasın diye değil. | Open Subtitles | أنا أدفع لك لتبقى في القاعدة الأولى لا أن ترمي إلى الثانية |
| Kasaya geçmeni istiyorum. Bu yüzden sana para veriyorum. Tamam. | Open Subtitles | احتاجك عند المحاسبة, لهذا السبب أدفع لك. |
| hayatımdaki en kötü eğitim deneyimi. - Ama her ay size biraz ödeyebilirim. | Open Subtitles | أسوأ تجربة تعليمية على الاطلاق ولكن أستطيع أن أدفع لك قليلا كل شهر |
| Ne kadar iyi görünürsek size ödemek için o kadar çok para kazanırım. | Open Subtitles | كلما ظهرت بشكل أفضل كلما أدفع لك مال أكثر |
| Bunun için ödeme yaptık. Ortadan kaldırasın diye sana teslim etmemi bekleme. | Open Subtitles | ــ لقد دفعنا من أجل ذلك ــ كان من المفترض أن أدفع لك من اجل دفنه؟ |
| Bu kadar yeter. Size değerlerinin iki katını ödeyeceğim. | Open Subtitles | توقفي عن هذا الهراء سوف أدفع لك أكثر مما يستحقون |
| Oi, sana bu "flap" sesleri için para ödemiyorum. Git birkaç bira getiriver hadi! | Open Subtitles | أنا لا أدفع لك حتى تلعب، اذهب وأحضر لنا علبتيّ بيرة |
| Hey, bu ne şimdi? Ciddi ol. Arkadaşlık etsin diye yanımıza bir piliç almak için sana ekstra Ödeme yapmam. | Open Subtitles | لن أدفع لك المزيد من المال لتأخذ معك إحدى النساء لمرافقتك |
| Arabamda kalem var adresini alayım, sana daha sonra öderim. | Open Subtitles | مهلا، ألديذ قلم في سيارتي سوف أكتب عنوانك سوف أدفع لك |
| Normal kira ücretinden 100 dolar daha fazla ödemeye hazırım rahatsızlık yüzünden. | Open Subtitles | وساكون سعيداً أن أدفع لك مائة دولار زيادة عن ثمن القطعة تعويضاً عن الإزعاج |
| Sana televizyon seyredesin diye mi para ödediğimi sanıyorsun. | Open Subtitles | هل تعتقد بأني أدفع لك المال لتشاهد التلفاز ؟ |
| Sana paranı geri ödemenin bir yolunu bulabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | رُبما أجد طريقة لكي أدفع لك المال |
| Sana bilgi getirmen için para ödüyorum, güvenmek için değil. | Open Subtitles | أنّي أدفع لك مقابل المعلومات، وليس الثقة. |