"أرى في" - Traduction Arabe en Turc

• görmemiştim
• baktığımda

- Hiç bu kadar seksi bir kemancı görmemiştim. Gerçekten.
لم أرى في حياتي عازفة فيولين بهذا الجمال من قبل

Şimdiye kadar hiç bu kadar kendini önemseyen birini görmemiştim!
أنا لم أرى في حياتي شخصاً قط بهذا التفاخر بالنفس.

Hiç bu kadar ilginç bir hayvan görmemiştim.
لم أرى في حياتي نوعية ممتازة من الليمور كهذه

Aynaya baktığımda, bu üniformayı giyen herkesin arkamda durduğunu görüyorum!
أرى في المرآة أن كل الناس الذين يرتدون هذا الزي سينالون مني

Ama yine de, o güzel gözlerinize baktığımda çok çok cömert bir hanımefendi olduğunuzu görüp, sizi tebrik ediyorum.
لكنّي أرى في عينيكِ الجميلتين أنّكِ امرأة سخيّة جدّاً، جدّاً وأحيّي فيكِ ذلك

Majesteleri, daha önce hiç bu kadar mavi peri tozu görmemiştim.
جلالتك، لم أرى في حياتي مثل هذه الكمية من الغبار السحري الأزرق في الواقع

İnsanları hiç yalnız olduklarında bu kadar mutlu görmemiştim.
لم أرى في حياتي هذا العدد من الأشخاص سعداء لكونهم عزباء

- Hiç bu kadar gübre görmemiştim.
لم أرى في حياتى هذا الكم من الروث مخلفات 27 عربة

Erica'yı hiç böyle süt dökmüş kedi gibi görmemiştim.
لم أرى في حياتي أحداً يستطيع مجاراة إيريكا والتفوق عليها

Hayatımda hiç bir adayın bu kadar medya saldırısına uğradığını görmemiştim
لم أرى في حياتي مرشح تعرض لهجوم أكبر من ذلك من الإعلام الليبرالي

Beyaz bir oğlanda böyle dudak hiç görmemiştim.
لم أرى في حياتي شفاه مثل هذه لدى ولد أبيض

Ve bir filmde daha önce hiç iç çamaşırlı bayan görmemiştim.
ولم أرى في تلك اللحظة أي سيدة في ملابسها الداخلية في فيلم من قبل

Görmeden, adamın eldivenine bir tür yakan sakız doldurmuştum. Evet, ben yetişkin birinin o kadar bağırıp, sonra ağladığını görmemiştim. Ve adam seni hiç oynatmasa bile hiç vazgeçmedin.
لقد وضعت شوكة كبيرة في قفازة عندما لم يكن ينظر نعم لم أرى في حياتي شخصا بالغا يصرخ بعلو صوتة و من ثم يبكي 723 00:

Hiç böyle bir şey görmemiştim. Kimse görmemiştir. Tıbben eşine rastlanmamış bir olay.
لم أرى في حياتي شيئا كهذا، ولا أحد رآه لا توجد سابقة طبّية لما حدث

Daha önceki vakalarda, bu şekilde bir mektup gönderip... cesedin yerinin verildiğini hiç görmemiştim... çünkü bu mektubu gönderen kimse... nispeten kendini ele veriyordu.
..لم أرى في حياتي شخص يرسل رسالة كهذه .. في قضايا سابقة، ويقرّ بأن هناك جيفة كما وصفها، في مكان معين

Bunun yanındaki metan. Daha evvel hiç metan volkanı görmemiştim.
وقريباً من تلك الأحواض وجدنا غاز "الميثان". لم أرى في حياتي براكين من الميثان.

Hiç böylesini görmemiştim.
لم أرى في حياتي كلها مهارة كهذه

Her ne kadar Jimmy'nin sağı solu belli olmasa da ona baktığımda yemin ederim o adamla geçireceğim yılları görebiliyorum.
حتى لو كان جيمي شخص مشكوك به، عندما انظر له أقسم أنني أستطيع أن أرى في السنوات القادمة المستقبل مع هذا الفتى

Gözlerine baktığımda ne görüyorum biliyor musun?
أنت تعرف ماذا أرى في عينيك؟

# Kalbime baktığımda gördüğüm sensin. #
عندما يكون لك أرى في قلبي

Keats'ten: "Gece yıldızlı yüze baktığımda..
هو بيت شعر لـ(كيتس) "أرى في وجه المساء المرصع بالنجوم...