İnan bana, bu dünyada Coalwood'dan çok daha kötü yerler var. | Open Subtitles | صدقنى يا هومر هناك أماكن أسوأ بكثير من كولوود فى العالم |
Onun yaptığı şey bizimkinden çok daha kötü, değil mi? | Open Subtitles | ما فعله هو أسوأ بكثير مما قمنا به، والحق، ما؟ |
Anlarsın ki, lanet olsun, üç ikiden daha kötü olamaz, tamam mı? | Open Subtitles | تعتقد أن الججيم لا يمكن أن يكون أسوأ بكثير من إثنان، صحيح؟ |
Evet, daha da kötü olabilirdi. En azından hala hayattayız. | Open Subtitles | أجل، ويمكن أن يكون أسوأ بكثير .لكننا أحياء على الأقل |
Yoksa hayvanlardan çok daha kötüsü olurdu. | Open Subtitles | وإلاّ لكان الوضع أسوأ بكثير من مجرّد حيوانات |
daha kötüsünü de yapabilirdin. Sanırım ben de yapabilirdim. | Open Subtitles | حسناً، كان يمكن أن تفعل أسوأ بكثير أظن يمكنني أن أفعل أيضاً |
Çünkü, çok kötü bir şekilde son bulabilirdi. | Open Subtitles | لأن الأمور ربما كانت لتنتهى بشكل أسوأ بكثير |
Dışarıda buz kamyonu katilinden daha beter bir seri katil var. | Open Subtitles | قد يكون هنالك سفّاح جديد أسوأ بكثير من قاتل شاحنة الثلج |
Saygızılık etmek istemem ama efendim çok daha kötü olabilirdi. | Open Subtitles | مع كامل إحترامي، سيدي كان يمكن أن يكون أسوأ بكثير |
Rahatlarım sanmıştım, ama ama bu duygu çok daha kötü. | Open Subtitles | لقد أعتقد أننى سأشعر براحه ولكننى هذا الشعور أسوأ بكثير |
Gölgelerin içine çekildiğimde, ondan daha kötü şeyler olduğunu gördüm. | Open Subtitles | عندما سحبت في الظل رأيت هناك أشياء أسوأ بكثير منها |
Belki de, fakat bu insanlaron yaptığı çok daha kötü, çünkü olabileceğini biliyorlardi. | Open Subtitles | ربما ولكن ما فعله هؤلاء الأشخاص أسوأ بكثير لأنّهم كانوا يعلمون بحدوث ذلك |
Başka izleyecek kimse yok. - Şimdi çok daha kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أنا ليس لدى متفرجون لقد جعلنى هذا أشعر بشعور أسوأ بكثير |
Çünkü birbirimize kemiklerden çok daha kötü şeylerle vuruyoruz adamım. | Open Subtitles | لأننا بالفعل نسحق بعضنا البعض بشيء أسوأ بكثير من العظام |
şapkal sevimli bir ergen olmak ne kadar garip gelse de, hayal kırıklığına uğramış bir tasarımcı olmak ondan çok daha kötü bir şey olduğunu anlarsınız. | TED | كخراقة المراهق الأبله، أسوأ بكثير من أن تكون مصمم محبط. |
Bağımlıyken oğlunuzun durumunun farkına varmasaydınız işler daha da kötü gidebilirdi. | Open Subtitles | لو أننا لم نصل بعد أشياء كثيرة كانت لتكون أسوأ بكثير |
Eğer onunu buraya getiremezsek işler daha da kötü olacak. | Open Subtitles | كان من الممكن أن يكون أسوأ بكثير إذا لم نكن أحضرناة إلى الداخل |
Ancak hikayelerinizi duyduktan sonra anladım ki, çok daha kötüsü olabilirdi. | Open Subtitles | لكن بعد سماعي قصصكم، أدركت أنّ الوضع يمكن أن يكون أسوأ بكثير |
Bay Yerfıstığından çok daha kötüsünü yapabilirsin, dostum. | Open Subtitles | يمكنك أن تبلي أسوأ بكثير من السيد بينات يا صديقي. |
Devler çok daha kötüdür. Yeni soyulmuş derinizden kendilerine elbise yaparlar. | Open Subtitles | أما الأوجر، فهو أسوأ بكثير سيصنع حساء من جلدك المسلوخ |
Yahudi kuzenimin doğum günü partisinde memenin görünmesi kadar kötü değil. | Open Subtitles | إنه أسوأ بكثير عندما برز ثديك في حفلة بلوغ ابن عمي |
Sorun şu ki, Kartopu Dünya boyunca her şey çok daha kötüydü. | Open Subtitles | لكن الأمر أنه أثناء كرة الثلج الأرضية، كانت الأمور أسوأ بكثير. |
daha da beter. Ya birisi gizlice çıktığını görürse? | Open Subtitles | هذا أسوأ بكثير ، خمني لو أن أحدهم رآك تتسحبين من هنا الساعة السادسة؟ |