| Aslında, düşünüyorum da, Sanırım kanserden bir nesne gibi bahsetmek bile hata. | TED | و في واقع الأمر، أظن أننا مخطئون عندما نتكلم عن السرطان كشئ. |
| - Hiç ümit yok. Sanırım, bütün... - ...yolu boşuna geldik. | Open Subtitles | لا حظ على الإطلاق أظن أننا قطعنا كل المسافة بلا فائدة |
| Tamam, Frances. Sanırım sana artık ihtiyacımız yok. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | حسنا يا فرانسيس لا أظن أننا سنحتاجك أكثر من ذلك.. |
| Ama Galiba sürdürmek zorundayız çünkü çoğumuzun yumurtaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكن، أظن أننا نتابع تجربتها لأننا معظمنا بحاجة إلى البيض |
| Benim beklentilerim daha düşük. Bunu geçen bahar hallettik sanıyordum. | Open Subtitles | ـ لكن لدي توقعات أقل ـ أظن أننا حللنا ذلك في الربيع الماضي |
| Tamam, Frances. Sanırım sana artık ihtiyacımız yok. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | حسنا يا فرانسيس لا أظن أننا سنحتاجك أكثر من ذلك.. |
| Sanırım bir dahaki sefer çok daha sıradışı birini seçmeliyiz. | Open Subtitles | أظن أننا نحتاج إلى سلحوف انه أكثر خطورة للمرة المقبلة |
| Dört kişiydik ama birimiz burada değil, yani Sanırım sadece üç kişiyiz. | Open Subtitles | لقد كنا أربعة لكن رابعنا ليس هنا لذا أظن أننا ثلاثة فحسب |
| Sanırım bir süre daha bu davayla ilgili çalışmamız gerekecek. | Open Subtitles | أظن أننا سنكون عالقين بالعمل على هذه القضية لبعض الوقت |
| Ben ve birkaç meslektaşım , Sanırım cevabı bulduk. | TED | الآن أظن أننا وجدنا الجواب ، أنا وبعض زملائي |
| Sanırım biz haritalarımızda bu duruma biraz haksızlık ediyoruz. | TED | أظن أننا نميل إلى رسمه بصورة خاطئة فى الخرائط العادية |
| Sanırım daha önce tanışmıştık. | Open Subtitles | ـ أظن أننا تقابلنا من قبل ـ أنا لا أظن ذلك |
| Eh, Sanırım biraz yürüyeceğiz. Drake ve Allen Galiba hatırlayamamışlar. | Open Subtitles | حسنا ، أظن أننا سنمشى قليلا العجوز درايك وألين لا يبدو أنهما يتذكران |
| Sanırım 25,000 $'lık bir çekten bahsediyorduk. | Open Subtitles | أظن أننا كنا نتحدث عن شيك قيمته 25 ألف دولار |
| Diğer akülere gerek olmayacak Sanırım. | Open Subtitles | لا أظن أننا سنحتاج لربط البطاريات الأخرى |
| Sanırım bu konuda aynı fikirde değiliz. | Open Subtitles | أظن أننا نختلف حول هذا طبعا, كنت فقط أعطيك رأيي |
| - Galiba izimizi kaybettirdik, hah? - Evet, çok dikkatli olmalıyız. | Open Subtitles | ـ أظن أننا قد ضللناه ـ لا يمكننا أن نكون حذرين للغاية |
| Tanrım, ortak olduğumuzu, her şeyi yüzde elli-elli paylaştığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | كنت أظن أننا شريكان نتشارك كل شيء مناصفةً |
| Nede olsa bütün oyları Norman'a vereceğinizi düşünüyorum, değil mi? | Open Subtitles | أظن أننا جميعا سنصوت ل نورمان على كل حال، صحيح؟ |
| Gerçekten korkuyorum. Bunu başaracağımızı sanmıyorum. | TED | أنا خائف فعلا ، لا أظن أننا سنستطيع تخطي ذلك. |
| bence etrafta böyle dolandığımız sürece bize bir şey olmaz. | Open Subtitles | بالإضافة ، أظن أننا بخير مادمنا نتحرّك على هذا النحو |
| Sanıyorum ki -- biz bir çeşit telif hakkı koruma süresi bitmiş kütüphane malzemelerinden yola çıkıyoruz, ve Amazon.com baskıda bulunan bir dünyadan geliyor. | TED | لذلك أظن أننا نخرج من اطار بدون حقوق نشر في المكتبات و أمازون دوت كوم قادمة من عالم الطباعة |