Söylemekten nefret ediyorum ama lisede hamile kalmak duyulmamış bir şey değil. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا لكن حمل الفتيات في الثانوية ليس بأمر مستغرب |
Söylemekten nefret ediyorum ama Rupert'la daha çok sigortası için birlikteyim. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك , لكنني غالبا مع روبرت بسبب تأمينه |
Bunu Söylemekten nefret ediyorum ama görünüşe göre babalara geldin. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا يا صاح، ولكن يبدو بأنّ حلولك. |
Sana söylemek istemezdim, fakat ben nötron reaktörün nasıl kapatıldığını bilmiyorum, ve şayet kurs almadıysan, senin de bilmediğinden eminim. | Open Subtitles | أكره أن أقول لك هذا يا جايسون ولكن لا أعرف كيفية إغلاق المفاعل النيترونى إلا أذا كنت أخذت دوره تدريبيه لا أعرف بها |
söylemek istemezdim ama Dramamin almamıştım bugün. | Open Subtitles | أكره أن أقول لك أن أقراص الدرامامين قد نفدت منى |
Bunu söylemek istemiyorum ama Jerry artık olmayacak. | Open Subtitles | و إلا_و أكره أن أقول هذا_ فلن يكون جيرى متاحاً |
Bunu söylemek hoşuma gitmiyor millet ama bu ilişiğimizi kesmekten kaçınmakla ilgili. | Open Subtitles | أنا أكره أن أقول لكم هذا و لكن كان ذلك ليتجنب القطع |
Bunu söylemek hiç hoşuma gitmiyor ama içinde bulunduğumuz durumu da düşünürsek düğünü ertelemeye ne dersin? | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا، لكن ربما وفقًا لهذه الظروف هل تري أن نؤجل الزفاف؟ |
Bunu Söylemekten nefret ediyorum, ama onları günah çıkartırken bir duymanız gerek. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا لكن يجدر بكم الاستماع لهم عند الاعتراف |
Bunu Söylemekten nefret ediyorum, ama hoşuna gitse de gitmese de sen bir erkeksin ve bundan kurtulamazsın. | Open Subtitles | أنا أكره أن أقول لك هذا، ولكن ما إذا كنت ترغب في ذلك أم لا أنت رجل وانت متمسك بهذا |
Söylemekten nefret ediyorum efendim, ama sanki biraz güvercin sorunları varmış gibi. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك , سيدي ولكن يبدوا أنها آثار حمامة |
Bunu Söylemekten nefret ediyorum, ama bence o hapsi hak ediyor. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك، ربما مكانها الحقيقي خلف القضبان. |
Söylemekten nefret ediyorum ama, eğer Ajan Kardeş kendi bokunu toparlamassa, bu ADAM2 karşı kaybedebileceğimiz bir savaş olabilir. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك و لكن إذا لم يستجمع الصديق الخفى قواه مرة أخرى فربما تكون هذة هى أول معركة نخسر فيها مع هذا الرجل |
Neredeydin? Söylemekten nefret ediyorum ama yanlış yerdeydin. | Open Subtitles | أكره أن أقول لك هذا يا جيم و لكنك كنت مخطئ |
Bunu sana Söylemekten nefret ediyorum, fakat bu açıklamayı yeterince gerçekçi bulmadım. | Open Subtitles | أكره أن أقول لك ِ هذا، لكن أنا لا أعتقد أن هذه تعكس الواقع كثيرا |
Bunu söylemek istemezdim, ama sen ve kız arkadaşın sanırım birbirinize uygun | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك لكن يبدو لي أنت و صديقتك فقط.. |
Bunu söylemek istemezdim ama bir süre görüşmesek iyi olabilir. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا ولكن أظن أنه علينا أن نبتعد عن بعضنا لفترة |
Bunu sana söylemek istemezdim ahbap ama şuradaki kız arkadaşın var ya birinci sınıf bir aldatma geni taşıyor. | Open Subtitles | حقاً؟ أكره أن أقول لك هذا لكنك فتاتك تلك مخادعه من الطراز الأول |
söylemek istemezdim ama hayat lise gibidir. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا لكن الحياة مثل الثانوية. |
Bunu söylemek istemezdim ama yasal açıdan bakarsak kuşkulanmadığınız için şanslısınız. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا، لكن من وجهة نظر قانونية، من حظنا أنك لم تعرف. |
Bunu söylemek istemezdim ama sanırım ilacın etkisi geçiyor. | Open Subtitles | أنا أكره أن أقول لكم هذا، طفل. لكنني أعتقد أن بيوت وتضمينه في الخفوت. |
söylemek istemiyorum ama eden bulur. | Open Subtitles | أكره أن أقول هذا، لكن، الكارما حقيرة. |
söylemek hoşuma gitmiyor ama galiba Patrick ve Elia Berkeley'yi Arkady temizlemiş. | Open Subtitles | أكره أن أقول ذلك، لكن يبدو تولى أركادي من باتريك وإيليا بيركلي. |
Bunu söylemek hiç hoşuma gitmiyor, ancak kızınız Isabella öldürüldü, Bayan Contreras. | Open Subtitles | أكره أن أقول لك هذا لكن... ابنتك ايزابيلا قد قُتلَت يا سيدة كونتريراس. |