Beni hapse attıracak bir şey için değil, değil mi? | Open Subtitles | لكنه ليس أمرا سأدخل السجن من أجله ، صحيح ؟ |
Kişisel bir şey değil. Toplantıdan çıkan karar, güvenliğimiz için. | Open Subtitles | هذا ليس أمرا شخصيا، من أجل الأمن، قرر المجلس ذلك |
Birkaç yıl önce, gerçekten çok cesurca birşey yaptım ya da bazıları için gerçekten salakça. | TED | منذ بضع سنوات، قمت بعمل شجاع بالفعل، مع أن البعض قد يعتبره أمرا غبيا حقا. |
Bu durum alttan alta sizi şu an ve gelecek hakkında aynı şeyler hissetmeye yönlendiriyorsa bu da tasarruf yapmanızı kolaylaştıracaktır. | TED | إن كان ذلك دفعك إلى التّفكير فيهما بنفس الشّكل، هذا سيجعل الادّخار أمرا أسهل. |
Adamlarımın Cenevre Sözleşmesi dahilinde savaş esiri olarak korunacaklarına dair imzalı bir emir istiyorum. | Open Subtitles | أريد أمرا موقعا ينص على أن يتم منح رجالي الحماية المكفولة لأسرى الحرب حسب إتفاقية جنيف |
Karmaşık bir şeydi, ben de olduğundan daha basitmiş gibi davranmak istemiyorum. | TED | كان أمرا معقدا، و لا أدعي أنه كان أبسط مما كان عليه. |
Kesin bir emri çiğnedi. Neden? | Open Subtitles | أنت تعلمين ما الذي أتحدّث عنه لقد عصى أمرا مباشرا, لماذا؟ |
WK: Bana göre biz Arap dünyasında çok önemli bir şeyi keşfettik, İnsanların önem verdiğini, insanların bu değişimi ciddiye aldığını. | TED | و خ: أعتقد أننا اكتشفنا أمرا في غاية الأھمية في العالم العربي، وھو أن الناس يھتمون بھذا التحول العظيم، |
Ben olsam sürekli dişimde bir şey kalmış gibi hissederdim. | Open Subtitles | كنت سأشعر ان هناك أمرا عالقا بين أسناني بشكل دائم |
Ben de bitirdim ve büyük bir şey daha yaptım. | Open Subtitles | في قلبي لذا, انهيت الأمر, و بعدها فعلت أمرا كبيرا |
Ona bir şey söylemedim, ama büyük bir şeyin olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | لم أخبره بشيء لكنه عرف أن أمرا عظيما يحدث إنه كذلك |
Ve bu benim için çok üzücüydü, çünkü yıllardır hiç birşey öğrenmediğimin farkına vardım. | TED | و كان ذلك أمرا محزنا بالنسبة لي، لأنّني أدركت أنّني وطوال تلك السنوات العديدة لم أتعّلم. |
Heyecanlısın. Bu harika birşey. | Open Subtitles | اعترف بالأمر تشعر بالإثارة سيكون أمرا رائعا |
Heyecanlısın. Bu harika birşey. | Open Subtitles | اعترف بالأمر تشعر بالإثارة سيكون أمرا رائعا |
Size akıllılığın, nerelerde uyumlu olmayan ama daha iyi şeyler yaptığını örneklendireceğim. | TED | سوف أعطيك بعض الأمثلة التي فيها التفكير المنطقي يجعل أمرا غير منتظماً، ولكنه أفضل. |
Tabii, düşüncesi bile hoş değil, ama reddedecek konumda değilim. Resmi şeyler sonuçta. | Open Subtitles | لم اكن احب الفكرة ولم استطع ان ارفض, كان أمرا رسميا |
Sana son defa ikinci kez emir veriyorum. | Open Subtitles | هذه هى المرة الأخيرة التى أصدر فيها أمرا مرتين |
Sana bir emir verdim asker! | Open Subtitles | تلك هي تلك تانغو8 أعطيتك أمرا مباشرا أيها الجندي |
Ama medikal sınavı çok başka bir şeydi. | TED | ولكن امتحاني الطبي كان أمرا مختلفا كلياً. |
Ancak aynı fikirde değilse bir emri çiğner. | Open Subtitles | ..سأترجل و أقول أن السبب الوحيد الذي جعله يعصي أمرا لأنه لم يوافق عليه |
Ve insan doğası hakkında temel bir şeyi anlamayı umuyoruz. | TED | نحن نأمل أن نفهم أمرا جوهريّا حول طبيعتنا البشريّة. |
Ve, bu insanlar için sürekli ve çok ihtiyaç duydukları bir iş bulmak olağanüstü zor bir durum. | TED | وبالنسبة لهؤلاء الأشخاص إيجاد عمل هم في أمس الحاجة إليه يعابر أمرا بالغ الصعوبة. |
Böylece gazeteci olarak bunun üstünde çalışmaya başladım ve tuhaf bir şeylerin döndüğünü sezdim. | TED | لذلك كصحفي بدأت في دراسة هذا الأمر، ولاحظت أن أمرا غاية في الغرابة كان يحدث. |
Onlara saldırmaları emredilmişti Onların görevi bu emre uymaktı. | Open Subtitles | لقد صدر لهم أمرا بالهجوم كان واجبهم أن ينفذو الأمر |
Haberi çocuklara vermenin en zor kısmı da hallolmuş olacak. | Open Subtitles | و أصعب جزء إيصال الخبر إلى الطلاب سيكون أمرا منتهيا |