Binada yaşıyor ve insanlara yanımda olmaları iyi diyorum sonra ölüyorum ve herkes cenazeme kravatla ve eşarpla falan geliyor. | Open Subtitles | و أخبر الجميع أنه لا بأس من الاقتراب منّى و التحدّث معى و بعدها أموت ثم يأتى الجميع إلى جنازتى |
Öyleyse burada kalıp sonra da öleceğim. Bilen birisini bul! | Open Subtitles | إذن , سأبقى هنا و أموت أعثرى على شخص يعرف |
Balta girmemiş bir ormanda, Allah'ın belası bir yılan gibi ölmeme izin verme | Open Subtitles | خذنى إلى الملكات واقتلنى. لا تتركنى أموت فى غابة مثل حيّة ٍ لعينةٍ. |
Kimbilir, belki ben önce ölürüm. Bunu ancak Tanrı bilir. | Open Subtitles | من يعلم ، ربما أموت أنا أولاً إنها إرادة الله |
Ben öldüğümde ana para sana kalacak. O zaman istediğini yapabilirsin. | Open Subtitles | حين أموت سيذهب رأس المال لكِ كما ترغبين، حتى ذاك الوقت.. |
Rüya görecek olsam ya da mezara girsem, tek isteğim babamı Ölmeden görebilmek. | Open Subtitles | كما لو أن أحلم أو في قبري أتمنى الرؤية أبي قبل أن أموت |
ölüyordum. Ve o ilacı hızlıca hazırlayıp almazsam apartmandan canlı çıkamayacaktım. | TED | لقد شعرت انني أموت حينها .. وان لم اقم بخلط هذه المادة بسرعة لن أغادر تلك الغرفة حية |
- Hayır, bırakın, burada çölün ortasında, yıldızların altında, yaşadığım gibi öleyim. | Open Subtitles | كلا ، دعوني أموت حيث عشت هنا في الصحراء المفتوحة تحت ضوء النجوم |
Annemle babamı iflas ettirdim. ölene kadar borç içinde olacağım. | Open Subtitles | و ربما تسببت بإفلاس والداي و سأظل مديناً حتى أموت |
Çünkü ben ölüyorum ve sen, bana kararını söylemeden ölmeme izin veremezsin. | Open Subtitles | أحتضر، ولا يحقّ لكِ تركي أموت دون أن أعرف ما هو قرارك |
O günden sonra, ne zaman koridorda bir ses duysam ölüyorum sandım. | Open Subtitles | ، منذ ذلك اليوم ، كنت أسمع ضجة في الرواق . اعتقدت أنني سوف أموت |
Kesinlike değersiz bir şey için mi öleceğim? Hayat genelde çok adil davranır. | Open Subtitles | أنا سوف أموت بسبب شخص غير موجود في الحياة والحياة عادة أجمل بكثير. |
Ucu açık ayakkabıları lazım amına koyim senin! Hiçbir şey yapmamış olarak öleceğim. | Open Subtitles | تحتاج إلى حذائها المفتوح عند الأصابع أنا سوف أموت وأنا لم أحقق شيئًا |
Benim teşekkür etme yolum, çimlerde ölmeme izin vermediğin için. | Open Subtitles | طريقتي في التعبير عن شكري على عدم تركي أموت بالحديقة |
Sana söylemeyip ölebilirim, veya söylerim ama yine de ölürüm. | Open Subtitles | يمكنني ألا أخبرك و أموت أو أخبرك و أموت أيضاً |
Pekala, bu, ben öldüğümde bir kişinin daha öleceği anlamına geliyor. | Open Subtitles | حسنآ, على ما يبدوا أن هناك شخصآ سيموت عندما أموت. |
Şimdi, Ölmeden önce yapmak istediğim şeylerin listesini yaptım ve sende bana yardım edeceksin çünkü bu senin hatan. | Open Subtitles | لقد صنعت قائمة بالأشياء التي أريد القيام بها قبل أن أموت و يجب عليك مساعدتي لأن هذا كله خطأك |
Her akşam, ölüyordum... ve her akşam, tekrar doğuyordum. | Open Subtitles | كل مساء كنت أموت وكل مساء .. كنت أولد من جديد |
Bana biraz merhamet edin de bir başıma öleyim. | Open Subtitles | أليس فى قلبك بعض الشفقة علىّ لتتركنى أموت فى سلام ؟ |
Ancak eve gidip eşofman altımı giymeli ve ölene kadar nefesimi tutmaya çalışmalıyım. | Open Subtitles | لكني مضطرة للذهاب إلى البيت واضع علي سروالي وأحاول وأكتم نفسي حتى أموت |
Düşebilirim, ama ölmem, bunun için içimdeki gerçek ben ilerler ve onlar için hayatımdan vazgeçtiğim dostlarımla yaşamaya devam eder. | TED | فإنني قد أسقط ، لكنني لن أموت ، وماهو حقيقيٌ بداخلي سيبقى ويعيش مع رفاقي الذين ضحيت بحياتي من أجلهم. |
Bak, ne yarın ne de bir başka gün yangında ölmeyeceğim, tamam mı? | Open Subtitles | انظر, لن أموت فى الحريق غداً ولا فى أى يوم آخر, هل فهمت؟ |
Öldüğüm zaman... Bali'ye geri gelecek misin? Yakılırken görmek için? | Open Subtitles | عندما أموت ستعودين لبالى لزيارة زوجتى كريمشن أنها ليس سيئة |
Senin gibi bir canavarla bir gün daha geçirmektense ölmeyi yeğlerim! | Open Subtitles | أفضل أن أموت على أن أقضي يوم أخر مع وحش مثلك |
beni ölüme terkedebilir ve sonra özgür bir adam olurdun | Open Subtitles | كان بإمكانك تركي أموت عندها سكتون حراً بمغادرة هذا المكان |
Tamam, ben de senden hoşlanıyorum ve ölmemi istemediğini biliyorum. | Open Subtitles | حسناً؟ وأنا مثلكَ أيضاً وأعلم بأنك لا تريدني أن أموت |